ANKARA. İçişleri Bakanlığı’na bağlı Göç İdaresi sponsorluğunda düzenlenen „Yabancı Damat Türk Gelin“ programına sosyal medyada büyük tepki gösterildi. Programın afişinde „Göçmenler hakkında değil göçmenlerle konuşmak için her hafta bir araya geliyoruz.“ ifadeleri yer aldı. İçişleri Bakanlığı’nın desteklediği ve sığınmacıların Türkiye’ye yerleşmesine yönelik yeni bir proje olan ‚Türk gelin yabancı damat‘ projesi tepki çekti. Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ da projeyi eleştiren bir paylaşımda bulundu.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, projeye de İçişleri Bakanlığına da tepki gösterdi. Özdağ sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: „İçişleri Bakanlığı’nın desteklediği projeye bakın. Akıl tutulması diyeceğim ama tutulacak bir akılda yok ortada. Kızlarımıza yabancı damat arayacağınıza oğullarımıza iş bulacak ortam yaratın ki kızlarımıza evlenme teklif edebilsinler.“
Analiz
Birol Kılıç, 10.06.2023, Analiz/Gözlem
Viyana´dan basit sorular!
Bu çok masum gözüken proje bu masum mudur?
Türkiye Cumhuriyet’i ve binlerce yıldır yerleşik yerli halkına kısa sürede nasıl bir demografik operasyon çekiliyor?
Acaba aynı şeytani operasyonlar Avusturya’da veya başka bir AB ülkesinde çekilecek mi daha doğrusu çekilebilir mi?
Viyana’da yaşayan otuz yıldan bu yana yaşayan Avusturya vatandaşı bir Türk yayınevi sahibi olarak cevabımız çok basittir: Hayır çekilemez.
Avusturya’da ne iktidar böyle bir saçma kampanya başlatır ne de muhalefet bunu siyaseten iktidarın burnundan getirmekten kaçınmaz. Peki Türkiye ve halkına bunlar küstahça niye reva görülüyor ?
Hiç bir AB ülkesinin böyle bir kampanyası yok.
Olmadı, Olamazda…
Ukrayna ve Rusya’da hiç yoktur. Olmadı. Olamazda…
Peki, niye Türkiye’de var ?
Avrupa Birliği’nde veya Arap ülkelerinde sığınmacılara böyle bir kampanya olmaması ama Türkiye’de olması uzun vadeli demografik ve ahlaki facianın büyüklüğünü göstermesinin yanında, Türkiye ve yerli halkına masum gi bi gözüken bir kampanya ile nasıl bir operasyon çekildiğinin göstermesi açısından önemlidir. Bu
Görünen aslında çökülen ve boğulan Türkiye’nin sorunları buzdağının sadece su üzerinde kalan kısmıdır.
Yazıktır, günahtır…Ayıptır!
Türkiye’de bu sığınmacılar ile Türk kız ve kadınlarını bir yerlerde sözde evlendirmek adı altında tanıştırma özünde ahlaksızca zor durumda kaldırılmış işsiz güçsüz yerli halkın kız ve kadınlarını sığınmacılara pazarlamaktır, kırıştırmaktır ve peşkeş çekmek diye anlaşılıyor. Dikkat! Bu kampanyanın iktidarın İçişleri Bakanlığı üzerinden olması keder vericidir…
Türkiye’ye sınırlardan kaçak olarak gelen çoğunun gerçek bir mülteci hakkı olmayan ipini koparmış elinde parası olan veya olmayan sığınmacılara fakirleştirilmiş yerli Türk kız ve kadınlarını evlendirmek adı altında böyle evlerde devlet eli tanıştırmak „kadın pazarcılarının“ eline bile düşmesine neden olacaktır. Dikkat. Afganistan’da resmen sığınmacılar gelmeden Türk erkek çocuğu ve kadınlar adı altında cep telefon ve bilgisayarlarından aramalar yaptığı haberleri hale gündemini korumaktadır.
Bu kampanyanın arkasında kimin, kimlerin olduğunu ve kimlerden bu kampanya için para alındığı derhal açıklanmalıdır. Bu kampanya fikri Avrupa Birliği sığınmacı fonları ise amaç nedir ?Yoksa bu kampanya Arap ülkelerinden biri tarafından mı fonlanmaktadır.
Bu projenin arkasında olan ön planda Türkiye’de kurulmuş ve yerli Türkler’in çalıştırıldığı dernekler ne kadar saydam? Bu dernekler, “ Farklı kültürel kimliklere sahip insanların bir arada uyum içinde yaşaması için projeler geliştiren bir sivil toplum girişimidir. Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Federasyonu’nun programıdır.“ diye resmi sitelerinde saydamlık gereği niye hangi Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Federasyo’nun bu projelerin arkasında olduğunu adını yazarak kamuoyunu saydam bir şekilde bilgilendirmezler ? Bu sözde Uluslararası Sivil Toplum Federasyonu´nun arkasında hangi ülkeler, hangi şirketler ve kişiler vardır?
Demokrasinin temeli olan „sandık ve sınır namustur“ diyerek oy kullanmaya giden yerli Türk vatandaşların sandıkta oy kullanmasına olan güven azalttırılmış ve herkesi şüphe içine sokulmuştur.
Türkiye´de herkes adeta kimin elinin kimin cebinde olmadığı demokrasilerden ve hukuk devletinden uzak bir Afganistanlaştırma ve Suriyeleştirme yörüngesine girmesini endişe, korku, çaresizlik ve derin bir mutsuzluk içinde bir Netflix filmini gibi izler gibi adeta uyuşturulmuş ve korkutulmuş bir şekilde niye izlemektedir ?
14.Mayıs ve 28. Mayıs seçimlerinden yüz binlerce sığınmacıya, yerli halkın geleceğini demokratik olarak seçerken haksızca Türk vatandaşlığı verilerek Ankara iktidarını seçtirdikleri iddiaları ve videoları ortada durmaktadır.
Bu tür projeler, resmen yolsuzluk, rüşvet ve çökmekler ile hukuksuz bir batak devlet getirilen Türkiye’nin yerli mal, kız ve kadınlarının sığınmacılara demografik yapıyı uzun vade içten bozmak amacı ile adeta peşkeş çekilmesi projesidir ve özünde şeytanca bir siyasetin olağan hale getirilmesidir iddiaları yanlış mıdır ?
Tekrar soruyoruz. Hiç bir AB ülkesinde böyle bir kampanyası niye yoktur?
Siz mesela hiç , “ Alman gelin, sığınmacı yabancı damat“ veya „Avusturyalı gelin, sığınmacı yabancı damat „ kampanyası duydunuz mu ? Hem de Alman veya Avusturya İçişleri Bakanlığı eli ile.
Ukrayna ve Rusya’da böyle bir kampanya yoktur. Niye Türkiye’de var ?
Hatta savaş içinde açlık çeken Ukrayna’da ne yurtiçinde ne de yurt dışında mesela AB ülkelerinde kimsesiz kalmış Ukrayna kız ve kadınlarına karşı böyle bir kadınlara karşı hakaret olacak bir uygulama yoktur. Arap ülkelerinde yoktur ama şimdi Türkiye’de vardır. Akla bile gelmez.
Derhal bu akla ziyan kampanya Türkiye’de durdurulmalıdır. ( Viyana, 10.06.2023, yenivatan.at)