Avusturya Cumhurbaşkanı’ndan siyasilere “saygı, ahlak ve vicdan” uyarısı!

Avusturya’nın son dönemde girdiği siyasi çıkmazlara ve çatışmalara dair bir açıklama yayınlayan Federal Devlet Başkanı Alexander Van der Bellen’in, siyasilere yönelik konuşmasında özellikle “saygı ve siyasi ahlak” vurgusu yapması dikkat çekti.

VİYANA-  Avusturya Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen’den siyasi çatışmalara yönelik bir açıklama geldi! Cumhurbaşkanının özellikle politikacılara yönelik “ Hukuk devletine ve kuvvetler ayrımına en başta saygı, siyasi ahlak ve vicdan” vurgusu en başta ÖVP Yeşiller hükümetine gözlerin çevrilesine neden oldu. Avusturya son birkaç yıldır yönetimde bulunan siyasilerin yolsuzlukları ve siyasi kavgaları ile çalkalanıyor. FPÖ ile başlayan “İbiza Skandalı”, ÖVP’li Maliye Bakanı Gernot Blümel’in “kumarhane soruşturması” ve son olarak Başbakan Sebastian Kurz hakkında U-Komitesinde “yalan beyanda bulunmak” suçlamasıyla başlatılan soruşturma gündemi günlerce meşgul etti.

Avusturya Federal Devlet Başkanı Alexander Van der Bellen, özellikle son haftalarda gittikçe tırmanan siyasi anlaşmazlıklar ve “saygı, ahlak ve hukukun üstünlüğünün temelleri” hakkındaki açık endişeleri nedeniyle bir konuşma yayınladı. Avusturyalılara seslendiği konuşmasını, „Ruh hali bozulduğunda ve duygular işin içine girdiğinde, genellikle derin bir nefes almak ve mesafe kazanmak doğrudur” ifadeleriyle başlatan Van der Bellen, “Anayasal devletimizin kurumlarının çalışmaları, kesintisiz ve barış içinde yürütülebilmelidir” telkininde bulundu.

“Barış içinde yaşamamızı garanti eden yasalarımız var”

Federal Cumhurbaşkanı, İbiza U-Komitesi’ni çevreleyen son olaylar ışığında Federal Anayasa’ya saygı duruşunda bulunarak, konuşmasında şu noktaya özellikle işaret etti: „Tanrıya şükür, hukukun üstünlüğüne dayalı liberal bir demokraside yaşıyoruz. Avusturya’da, ciddiye alınırsa, barış içinde ve saygılı bir şekilde birlikte yaşayabileceğimizi garanti eden yasalara sahip olduğumuza dikkat edin. Ve ciddiye alınmazlarsa, savunulmaları ve uygulanmaları gerekir.“

Van der Bellen ayrıca parlamento alt komitelerinin, bağımsız bir yargı sisteminin ve özgür medyanın önemini vurgulayarak, “Anayasal devletimizin kurumlarının çalışmaları, kesintisiz ve barış içinde yürütülebilmelidir. (…) Bu kurumları ciddiye almalıyız. Onlar, tabiri caizse, devletimizin bağışıklık sistemidir ve onun zayıflamasına izin vermemeliyiz.“ ifadelerini kullandı.

“Meclis soruşturma komitesiyle alay etmekten vazgeçin!”

Başbakan Sebastian Kurz, geçen pazar günü ‚Krone‘ röportajında, komitedeki seviyenin, siyasi yaşamında yaşadığı her şeyi alt üst edeceğini söylemişti. Daha spesifik söylemlerde bulunan Cumhurbaşkanı Van der Bellen, “Meclis soruşturma komitesiyle alay etmeye çalışmak gereksizdir. (…) Öte yandan, soruşturma komitesinde soru sorma hakkını kullananlar da diğer kişiyle ilgilenirken ve aynı zamanda ses tonlarında saygılı bir şekilde işlevlerini yerine getirmelidir.“ açıklamasıyla adeta Kurz’a cevap verdi. Devlet başkanı konuşmasını “Bayanlar ve baylar, özellikle politikacılar! Hepinizi kurumları ciddiye almaya çağırıyorum. Onlara saygınızı gösterin!” ifadeleriyle sürdürdü.

“Siyasi ahlak ve vicdan” vurgusu   

Federal Cumhurbaşkanı konuşmasını “masumiyet karinesi” de vurgu yaparak şu sözlerle sonlandırdı:

„Mahkûm edilmemiş bir kişi masum sayılmalıdır, (…) siyasetçiler de! Ama nihayetinde „siyasi ahlak“ var. Yemek yerken ayaklarınızı masaya koyarsanız kimse sizi tutuklamaz. Ama yapmasanız daha iyi olur, bu ahlakla ilgilidir. Hükümetten sorumlu herkesin ve muhalefetin „büyük görevlerle karşı karşıya olduğumuz“ için burada kendi vicdanını sorgulamasını istiyorum.“ (yenivatan.at)

Relevante Artikel

Back to top button
Cookie Consent mit Real Cookie Banner