Avrupa Konseyi’nden kınama: Avusturya yolsuzlukla mücadelede sınıfta kaldı!

Viyana. Avusturya yolsuzlukla mücadelede sınıfta kaldı! Geçtiğimiz altı yıl içinde beş hükümet yolsuzluk suçlamasıyla düşürüldü. ÖVP-FPÖ koalisyon hükümeti döneminde FPÖ ile başlayan yolsuzluk skandalı, yakın zamanda eski Başbakan Sebastian Kurz ve ÖVP çevresini saran yolsuzluk suçlamalarıyla devam etti. Soruşturmalar sırasında ortaya çıkan medya-siyaset-anket şirketleri arasındaki yolsuzluk sarmalında, birçok üst düzey ÖVP’li bakan istifa etti. Son raddede Başbakan Sebastian Kurz da istifasının ardından siyaseti tamamen bıraktı.

Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu’nun (GRECO) çarşamba günü yayınladığı bir raporda, „Yürütmenin en üst kademelerini ilgilendiren bir dizi skandalın, halkın siyasi makam sahiplerine olan güvenini önemli ölçüde sarstığı“ belirtildi. GRECO, Avusturya’ya “hükümet ve kolluk kuvvetleri nezdinde yolsuzluğa karşı stratejisini geliştirmelidir” çağrısında bulundu. Ayrıca GRECO’nun „Avusturya eski Başbakanı (Sebastian Kurz) ile ilgili devam eden yolsuzluk soruşturmaları, siyasetçiler, anket şirketleri ve medya arasındaki şüpheli bağlantıları ortaya çıkardığı için ülkedeki basın özgürlüğüne ilişkin şüpheleri arttırdı“ ifadeleri dikkat çekti.

Bakanlar ve devlet sekreterleri için ikincil istihdam, mali çıkarlar ve açıklama yükümlülüklerine ilişkin belirli gereklilikler bulunduğuna dikkat çekilen raporda, “Denetim, danışma ve kovuşturma sisteminin önemli ölçüde güçlendirilmesi gerekmektedir“ denildi. Ayrıca, genel sekreterlerin ve kabine personelinin faaliyetlerinin daha şeffaf hale getirilmesinin bir zorunluluk olduğuna vurgu yapıldı.

Lobicilerle bağlantılar ifşa edilmeli

Avrupa Konseyi organı, „Bilgiye erişim konusunda ayrı bir yasanın kabul edilmesi açık bir soru olarak kalmaya devam ediyor“ eleştirisinde bulunarak, lobicilerle yapılan temasların yasal zemine oturtulması ve ifşa edilmesinin iyileştirilmesi gerektiğini kaydetti. Ayrıca, Ekonomi ve Yolsuzluk Savcılığının (WKStA) kamu yararının yüksek olduğu durumlarda raporlama yükümlülüklerine tabi olduğu da özellikle belirtildi.

Kolluk kuvvetlerinde yolsuzluğun önlenmesinin özellikle üst düzey kamu görevlilerini hedef almasının da çok önemli olduğunu vurgulayan GRECO’nun raporunda yer alan „Avusturya’da küçük çaplı yolsuzluklar polis teşkilatında bir sorun gibi görünmüyor“ ifadeleri ise dikkat çekti. Bununla birlikte, „poliste siyasallaşma konusunda (özellikle üst düzey atamalarda) ciddi endişeler“ olduğu defalarca belirtildi. Üst düzey kolluk kuvveti pozisyonları için ilgili seçim ve atama prosedürlerinde şeffaflığın artırılması ve gereksiz etkilerden kaçınılması gerektiği özellikle vurgulandı.

GRECO ayrıca „acil eylem gerektiren öncelikli bir konudur“ notuyla muhbirlerin korunması alanında daha fazla çaba gösterilmesi çağrısında bulundu. Şubat ayı başında Ulusal Konsey, muhbirleri daha iyi korumak amacıyla yeni bir yasal düzenlemeyi kabul etti. AB gerekliliklerine dayanan bu düzenleme, kamu sektöründe ve en az 50 çalışanı olan her şirkette iç ve dış ihbar hatlarının kurulmasını öngörüyor.

„Avusturya için bir kötü rapor daha“

SPÖ Adalet Sözcüsü Selma Yıldırım yaptığı açıklamada, „Avusturya’nın yolsuzluk konusunda kötü bir karne aldığı bir sonraki uluslararası rapor“ diyerek yolsuzlukla mücadelede daha fazla hız ve hükümetten „iyileştirmeler için gerçek irade“ talep etti.

Hayata geçirilmeyi bekleyen bir dizi reform var

Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Stratejisi’nin (NAKS) 2018’den bu yana yürürlükte olduğuna ve Şeffaflık Yasası, Ceza Kanunu Reformu, Lobicilik Yasası gibi çok sayıda önemli reformun halen daha geliştirilmeyi beklediğine dikkat çekilen raporda, „Çıkar çatışmalarının önlenmesi ve yönetilmesi Avusturya’da özellikle dikkat edilmesi gereken bir konudur.“ denildi. (yenivatan.at)