Aşağı Avusturya’da „radikal İslam kanun“ tartışması büyüdü
Kısa adı NÖ Aşağı Avusturya ÖVP FPÖ Eyaleti iktidarı SPÖ desteğiyle "radikal İslam’a karşı yasa" diye bir paketi kabul ettikten sonra, IGGÖ'nün sert eleştirisine üst üste Aşağı Avusturya Eyaleti hükümeti temsilcilerinden cevap geldi.
ST.PÖLTEN. NÖ Eyaleti „radikal İslam’a karşı yasa“ diye bir paketi kabul etti! Aşağı Avusturya Eyalet Meclisi, Çarşamba günkü oturumunda „radikal İslam’a karşı bir yasa“ başlıklı bir yasa paketini kabul etti. ÖVP, FPÖ ve SPÖ partileri, yasa paketini oy çokluğuyla kabul etti. İlgili haberi Yeni Vatan Gazetesi okuyucularına 30 Nisan 2025 tarihinde duyurdu.
Bugün 2 Mayıs 2025 tarihinde sabah 8’de, kısa adı IGGÖ olan Avusturya İslam Cemiyeti, bu yasayı eleştiren bir APA OTS yayınlamasından sonra Aşağı Avusturya’da bu yasayı ön ayak olan iktidardaki ÖVP ve FPÖ’nün liderleri, IGGÖ’nün adını vermeden cevap niteliğinde iki basın bildirisiyle IGGÖ’nün eleştirilerine cevap verdi.
IGGÖ basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı, “ IGGÖ, genellemeler ve sembolik politikalar konusunda uyarıyor. Aşağı Avusturya’nın “Radikal İslam Eylem Planı”na sert eleştiriler. Avusturya İslam Cemaati (IGGÖ), Aşağı Avusturya Eyalet Meclisi tarafından kabul edilen “Radikal İslam Eylem Planı”nı sert bir şekilde eleştiriyor. Yasa paketi, “radikal İslamcı”, “saygısız” veya “entegrasyon istemeyen” gibi genel nitelemeler ve hukuken tanımlanmamış terimler kullanıyor. Bu belirsizlik, keyfi yorumlara tehlikeli bir alan açıyor. IGGÖ Başkanı Ümit Vural, “Bu, hukuk devleti için bir gerilemedir” uyarısında bulunuyor.“ ( Basın açıklamasının tamamı aşağıda)
Aşağı Avusturya’nın seçilmiş Eyalet Başkanı ÖVP’dem Mikl-Leitner IGGÖ´nün açıklamasında sonra aynı APA OTS kanalından yaptığı açıklamada,“ LH Mikl-Leitner: Radikal İslam’a karşı eylem planımız, entegrasyonu reddedenlere karşı sert önlemler alınması için örnek teşkil ediyor. Çocukları dini-ideolojik etkilerden korumak için kız çocuklarına başörtüsü yasağı bir an önce getirilmelidir.“ dedi. (Basın açıklamasının tamamı aşağıda)
Aşağı Avusturya’nın seçilmiş hükümetin iktidar ortağı ve Vali Yardımcısı FPÖ NÖ lideri, „FPÖ-Landbauer: Siyasi İslam, özgürlüğümüzü ve güvenliğimizi tehdit eden ideolojik bir patlayıcıdır. NÖ Landtag, “Radikal İslam Eylem Planı”na ilişkin yasa değişikliğini kabul etti. Bu, siyasi İslam’la mücadelede atılan ilk adımdır. Vatanımıza sızmayı durdurmak ve halkımızı korumak için daha fazlası yapılmalıdır. Bu bomba sadece etkisiz hale getirilmemeli, tamamen ortadan kaldırılmalıdır. Aşağı Avusturya’da görmezden gelme ve yanlış hoşgörü politikasına son veriyoruz.“ dedi. (Basın açıklamasının tamamı aşağıda)
En son APA OTS üzerinden yayınlanan basın bildirilerini yorumsuz okuyucularımızın Türkçeye çevrilmiş şekilde dikkatine sunuyoruz.
Aşağı Avusturya Eyalet Başkanı VPNÖ Başkanı Mikl Leitner açıklaması
LH Mikl-Leitner: Radikal İslam’a karşı eylem planımız, entegrasyonu reddedenlere karşı sert önlemler alınması için örnek teşkil ediyor.
Çocukları dini-ideolojik etkilerden korumak için kız çocuklarına başörtüsü yasağı bir an önce getirilmelidir.
St. Pölten (OTS) –Radikal İslam’a karşı eylem planının Aşağı Avusturya Eyalet Meclisi’nde kabul edilmesi vesilesiyle, VPNÖ lideri ve Eyalet Başkanı Johanna Mikl-Leitner, “Radikal İslam’a karşı eylem planımızla, İslamcı bataklıkları kurutmak için eyalet olarak tüm yasal imkânları kullanıyoruz. Entegrasyonu reddedenleri durdurmak için sıkı önlemler alıyoruz. Federal hükümet de bizim örneğimizi takip etmeli ve 14 yaşına kadar kız çocukları için başörtüsü yasağı getirerek net bir tavır sergilemelidir. Çocukları dini-ideolojik etkilerden korumak için anayasaya uygun bir çözüm bulunması gerekiyor. Bu, anaokullarında ve okullarda entegrasyonun başarılı olabilmesi için çok önemlidir.” dedi.
Eyalet Başkanı Mikl-Leitner. sözlerine şöyle devam etti : “Villach’ta yaşanan üzücü bıçaklı saldırı veya Viyana’da Taylor Swift konserlerine yönelik engellenen saldırı gösterdi ki, tek bir radikalleşmiş kişi bile korkunç eylemler gerçekleştirebilir. Yanlış anlaşılan hoşgörü dönemi sona erdi, Aşağı Avusturya’da entegrasyonu reddedenlere karşı zaten katı olan tutumumuzu daha da sertleştiriyoruz. Çünkü vatandaşlarımızın etkinliklere veya konserlere giderken endişelenmelerini istemiyorum. Bir anne olarak, çocuklarımızın bu kadar özgür ve güvenli bir ülkede büyümesini kişisel bir mesele olarak görüyorum. Radikal İslam’a karşı eylem planımızla birçok alanda harekete geçiyoruz. Radikalleşmeye karşı başarılı bir mücadele için entegrasyon, anaokulundan itibaren çok önemli bir anahtar rol oynuyor. Entegrasyon, ancak herkes ülkemizin değerleri, gelenekleri ve görenekleriyle ilgilenirse başarılı olabilir.”
Mikl-Leitner, “Radikal eğilimlere karşı sıfır tolerans bizim sloganımız, entegrasyonu reddedenlere karşı sıkı yaptırımlar bizim reçetemiz. Anaokulunda işbirliği yükümlülüğünü ihlal eden ebeveynlere caydırıcı olması amacıyla 2.500 avroya kadar para cezası veya altı haftaya kadar hapis cezası verilecek.“ dedikten sonra sözlerini şöyle bitirdi: “ Böylelikle entegrasyonu reddedenlerin çocuklarını korumak ve onlara Aşağı Avusturya’ya entegre olmaları için adil bir şans vermek istiyoruz. Ülkemizde gelecekte de uyumlu bir şekilde birlikte yaşamanın devam etmesi bizim için çok önemli”
FPÖ Basın açıklaması
FPÖ-Landbauer: Siyasi İslam, özgürlüğümüzü ve güvenliğimizi tehdit eden ideolojik bir patlayıcıdır.
NÖ Landtag, “Radikal İslam Eylem Planı”na ilişkin yasa değişikliğini kabul etti.
St. Pölten (OTS) – FPÖ Eyalet Parti Başkanı ve Vali Yardımcısı Udo Landbauer, bugün kabul edilen radikal İslam’a karşı eylem planı yasa paketine ilişkin açıklamalarda bulundu. Lanbauer, “Bu, siyasi İslam’la mücadelede atılan ilk adımdır. Vatanımıza sızmayı durdurmak ve halkımızı korumak için daha fazlası yapılmalıdır. Bu bomba sadece etkisiz hale getirilmemeli, tamamen ortadan kaldırılmalıdır. Aşağı Avusturya’da görmezden gelme ve yanlış hoşgörü politikasına son veriyoruz. Vatanımızı hor gören ve yaşam tarzımızı yok etmeye çalışanların burada yeri yoktur ve bunun sonuçlarına katlanmak zorundadır” dedi.
Landbauer, “Eylem planı, özgürlük, güvenlik ve barış içinde, İslamcı etkiden uzak yaşamak isteyen çocuklarımız, kadınlarımız ve ailelerimiz için bir koruma kalkanıdır. Sınıflarda ithal kültür savaşına ihtiyacımız yok” diye devam ettiği açıklamasında, „Yasa değişikliği ile ilk kez entegrasyonu reddedenlere karşı net sonuçlar alınacak. Aynı zamanda, yerli gelenek ve görenekler, Aşağı Avusturya’daki eğitim kurumlarında açıkça yerleştiriliyor ve sorgulanamaz hale getiriliyor. “Haç sınıfta kalacak. Çocuklarımız Aşağı Avusturya’da büyüyor, Afganistan’da değil. Bunu anlamayanların burada yeri yok. Bu konuda taviz verilemez” dedi.
„Hizmet hukukundaki sıkılaştırmalarla Avusturya’nın Aşağı Bavyera Eyaleti, siyasi İslam’ın yayılmasını durdurmak ve paralel toplumların oluşumunu engellemek için net kurallar koydu“ diyen Landbauer, “Burka Avusturya’ya ait değildir. Burka, bizim toplumumuzda yeri olmayan, kadınları aşağılayan bir imajı temsil ediyor. Sorunun kökeni kesinlikle sorumsuz hoşgörü politikası“ dedikten sonra, “ kontrolsüz kitlesel göç ve ideolojik çok kültürlülük hayalleri, bu ithal sorunların ülkemize girmesine neden oldu. Aşağı Avusturya’da sorunu fark ettik ve şimdi buna karşı harekete geçiyoruz.” dedi. Landbauer, federal hükümetten siyasi İslam’ın kısıtlayıcı bir şekilde yasaklanmasını talep ettiğini ve ancak bu şekilde İslamcı bataklığı kurutabiliriz.” dedi.
IGGÖ Basın açıklaması
IGGÖ, genellemeler ve sembolik politikalar konusunda uyarıyor.
Aşağı Avusturya’nın “Radikal İslam Eylem Planına. IGGÖ´den sert eleştiriler.
Viyana(OTS). Avusturya İslam Cemaati (IGGÖ), Aşağı Avusturya Eyalet Meclisi tarafından kabul edilen “Radikal İslam Eylem Planı”nı sert bir şekilde eleştirdi. Aşağı Avusturya’da ki yasa paketi, “radikal İslamcı”, “saygısız” veya “entegrasyon istemeyen” gibi genel nitelemeler ve hukuken tanımlanmamış terimler kullanıyor. Bu belirsizlik, keyfi yorumlara tehlikeli bir alan açıyor. IGGÖ Başkanı Ümit Vural bu konuda, “Bu, hukuk devleti için bir gerilemedir” uyarısında bulundu.
Önlemenin önemi konusunda fikir birliği olmasına rağmen, plan etkili ve hukuki temelli önlemler yerine sembolik politikalar üzerine odaklanıyor ve bu da temel haklar ve toplumsal uyumu tehlikeye atıyor. Anayasa ile korunan alanlara müdahale edilmesi, örneğin üyelik durumu belirsiz olanlara iş hukuku yaptırımları uygulanması veya anaokulu çocuklarının ebeveynlerine daha ağır cezalar verilmesi, özellikle sorunlu. Bu önlemler, özellikle sosyal açıdan dezavantajlı aileleri daha da zor durumda bırakacak. Somut bir neden olmaksızın alınan kamu hizmetlerinde peçe yasağı da eleştiriliyor ve 2017’den beri federal düzeyde genel bir örtünme yasağı yürürlükte olduğu için çifte standart oluşturuyor.
Vural, “Eylem planı, Müslümanların dindarlığını genel olarak aşırılıkçılık şüphesi altında tutuyor ve güvensizlik ortamı yaratıyor” dedi. “Gerçek entegrasyon için diyalog, eğitim ve güven gerekir, kontrol ve siyasi aceleci kararlar değil.” dedi.
IGGÖ, güvenlik ve entegrasyon politikalarının açıkça ayrılmasını ve anayasal olarak güvence altına alınmış, farklılaştırılmış önlemler alınmasını talep ediyor. Vural, “Bu yasa korumak yerine bölüyor. Özellikle güvenlik ve entegrasyon politikalarının zorlu olduğu bu dönemde, hukukun üstünlüğüne dayalı titizlik ve eşit düzeyde bir politikaya ihtiyacımız var” diyerek sözlerini tamamladı.
VPNÖ, IGGÖ’nün radikal İslam’a karşı eylem planına yönelik eleştirisine yanıt verdi.
VPNÖ Aşağı Avusturya ÖVP basın açıklaması
VPNÖ Eyalet Genel Müdürü Zauner: “Radikal İslam’a karşı önlemleri reddedenler, barış içinde bir arada yaşamamızı tehlikeye atıyor.”
St. Pölten (OTS) – Avusturya İslamî İnanç Topluluğu (IGGÖ) tarafından radikal İslam’a karşı hazırlanan eylem planına yönelik eleştirilerin ardından, VPNÖ Eyalet Genel Müdürü Matthias Zauner şu net ifadeleri kullandı: “IGGÖ’nün yasa paketine karşı çıkması anlaşılmaz. Biz, değerlerimizi reddeden, özgürlüğümüzü tehdit eden ve şiddet tohumları eken radikal İslamcı akımlara karşı önlemler alıyoruz; yasalara saygılı ve dürüst davranan Müslümanlara karşı değil. IGGÖ’nün bu konuda genelleme yapması, yanlış bir gelişmedir. Çünkü Müslüman topluluk da bu aşırıcı eğilimlerden korunmalıdır. Bunu görmeyenler, toplumsal uyumu zedeler.”
Zauner, son aylarda yaşanan trajik olaylara dikkat çekerek, “Villach’ta yaşanan üzücü bıçaklı saldırı, bu tehdidin ne kadar gerçek olduğunu hepimize bir kez daha gösterdi. Ve şunu da ortaya koydu: Sadece ikna etmekle bir yere varamayız. Çünkü diyalog, eğitim ve entegrasyon başarısız olursa, entegrasyonu reddetme ve dini fanatizme karşı tutarlı ve net bir tavır sergilenmesi gerekir.” dedi.
IGGÖ’nün eleştirisine ilişkin Zauner sözlerine şöyle devam etti: “Aşağı Avusturya Halk Partisi VPNÖ, FPÖ ve SPÖ tarafından kabul edilen bu yasa paketine refleks olarak karşı çıkanlar, bu önlemlerin gerekliliğini kasten görmezden geliyor. Burada genel yargılardan söz edilmiyor; özgür toplumumuzu baltalayan radikal aşırılıklara karşı somut önlemler alınıyor. Bu, genelleme değil, parti sınırlarını aşan bir sorumluluktur. Biz, makul sıfır tolerans stratejimize yönelik eleştiriler değil, geniş bir dayanışma bekliyoruz.”
Zauner, hukukun üstünlüğüne yönelik bir gerileme olduğu iddiasını da reddederek sözlerini şöyle bitirdi: “Gerçek gerileme, yanlış anlaşılmış hoşgörü nedeniyle sorunları görmezden gelmeye devam etmek olur. Biz, Aşağı Avusturya’nın güvenliği ve toplumsal barışı için harekete geçiyoruz. Ve bu yoldan sapmayacağız.“Hedefimiz açık: Niederösterreich’in (NÖ Aşağı Avusturya’da) bugün ve gelecek nesiller için yaşanabilir bir yer olmaya devam etmesini istiyoruz. Radikal İslam bu konuda gerçek bir tehlike oluşturuyor. Bunu açıkça söylemeyenler, sorunun bir parçası haline geliyorlar.”
Kaynaklar
