ATİB Başkanı Fatih Karadaş ajanlık iddialarını reddetti!

Doğan Haber Ajansı’nın, Kurier, Die Presse, Krone, Der Standard ve APA`nın verdiği habere göre Avusturya Yeşiller Partisi Güvenlik Sözcüsü Peter Pilz, „Türkiye’nin Avusturya’da MİT koordineli 200 kişilik muhbir ekibinin olduğunu“ iddia etmişti.

Avusturya Yeşiller Partisi Milletvekili ve Güvenlik Sözcüsü Peter Pilz, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir basın toplantısında, başta ATİB olmak üzere Avusturya’daki çeşitli Türk organizasyonları aracılığı ile Avusturya’daki Erdoğan ve AKP muhaliflerinin rapor edilerek Ankara’ya ihbar edildiğini ileri sürdü. Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT), asıl amacının dışına çıkarak Erdoğan ve AKP için çalışan bir servise dönüştüğü iddialarında bulunan Pilz, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından gönderilen ve Gülen Hareketi’nin muhtemel takipçilerinin Türk yetkililerine bildirilmesi direktiflerini içeren bir yazışmayı delil olarak sunarak Avusturya’nın ivedilikle harekete geçmesi gerektiğini ifade etti. Özellikle ATİB faaliyetleri üzerine odaklanan Pilz’in bir diğer iddiası ise ATİB’in Avusturya İslam Yasası’na aykırı olarak yurt dışından finansman sağladığı şeklindeydi.

Avusturya Yeşiller Partisi Milletvekili ve Güvenlik Sözcüsü Peter Pilz basın toplantısı düzenleyerek “MİT (Milli İstihbarat Teşkilatı) ile ATIB (T.C Diyanet işleri Başkanlığı’na bağlı olan Avusturya Türk İslam Birliği), UETD (Avrupa-Türk Demokratlar Birliği), MUSIAD Austria (Müstakil İşadamları ve Sanayiciler Derneği Avusturya) gibi kuruluşlar aracılığı ile Avusturya’da yaşayan AKP muhaliflerini rapor edip merkeze bildiriyorlar. Hükümet her yıl düzenli olarak 20 ila 30 Milyon Euro bütçeyle bu oluşuma destek veriyor. MİT, Avusturya’da 200 ajan barındırıyor. Cumhurbaşkanlığıyla bağlantılı olarak çalışan bu casuslar, buradaki muhalifleri direkt olarak Ankara’ya bildiriyorlar” iddialarında bulunmuştu.

İddiaların odağında bulunan ATİB Başkanı Fatih Mehmet Karadaş, Kurier Gazetesi’ne verdiği röportajda Peter Pilz’in iddialarının tamamen asılsız olduğunu söyledi. Röportörün “Ajan mısınız?” şeklindeki sorusunu “Gizli servisten olsaydım, gizli çalışırdım.” diyerek yanıtlayan Karadaş, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca gönderilen yazıdaki talimatlara uyulup uyulmadığı sorusuna ise şöyle cevap verdi:

“Kesinlikle hayır! Bireylerin özel yaşamlarına ilişkin tahkikatlar yapmadık, yapmayız da. Ama konu din kisvesiyle gerçekleştirilen ve 246 masum insanın öldürüldüğü darbe girişiminden sorumlu bir terör hareketi ise yanlış bir din öğretisi ile Gülen tarafından etki altına alınan, istismar edilen, radikalleştirilen Türk kökenli vatandaşları tetkik etmek bizim görevimizdir. Tartışmasızdır ki Gülen Hareketi, IŞİD ve/veya PKK gibi terör örgütleri ile eş değerdir. Bu nedenle vatandaşlarımızı ve Avusturya halkını korumak adına tetkikler yapmamız ve rapor hazırlamamız bizim için tamamen meşrudur. Ama tahkik değil, bu farklı bir şey.”

Avusturya’da imamların kimseyi ihbar etmediğini ve zaten böyle bir şeye de müsamaha göstermeyeceklerini ifade eden Karadaş, buradaki aktiviteleri açıklayan bir rapor hazırladıklarını ancak bunun tamamen kamuya ve medyaya açık, herkes tarafından erişilebilir, gizli olmayan bilgilerden oluştuğunu, Diyanet İşleri’nin talebinin ise Gülen Hareketi’nin dini çerçevede değerlendirilmesi ile sınırlandırılmış olduğunu ve bunun casuslukla ilgisinin bulunmadığını vurguladı.

Karadaş, dini bir vazife üstlenmiş olmasına karşın Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP’nin çıkarları doğrultusunda hareket ettiği yönündeki söylemler için ise “İddialar olabilir, oldukları sürece de doğrulukları sorgulanır. Ben ilahiyatçıyım, politikacı değil. Gerçekleri konuşuyorum, tehlikeleri dini bir bakış açısıyla analiz ediyorum.” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı ile doğal olarak manevi bir bağlarının olduğunu söyleyen ve Türkiye’nin bölgedeki radikalleşmemiş tek Müslüman ülke olduğuna dikkat çeken Karadaş, ATİB bünyesindeki imamların yüksekokul mezunu olduklarını hatırlatarak, Salzburg ataşesinin imamlara verdiği Türk gençlerine milli ve manevi değerlerin aktarılması talimatının nasyonalist bir yaklaşım olmadığını ve bunun siyasetle ilgisinin bulunmadığını belirtti. ATİB’in din ve politika işlerinin tamamen ayrıldığı bir oluşum olduğuna dair şüphelerin yersiz olduğunu söyleyen Karadaş, İbrahim Olgun’un İGGÖ (Avusturya İslam Cemiyeti) başkanlığının kendileri tarafından düzenlendiği savı için şunları söyledi: “Yeni İGGÖ Başkanı Avusturyalı, selefinin aksine iyi Almanca konuşabiliyor, ilahiyatçı ve çoğunluk tarafından seçildi. ATİB’den geliyor olmasının ne sakıncası var?”

Yeşiller politikacısı Pilz’in, ATİB’in Avusturya İslamYasası’na aykırı olarak yurt dışından finansman sağladığı iddiasına ise Karadaş şöyle cevap verdi: “ATİB, üyelerimizin desteği ile kendi kendini finanse eden bağımsız bir kurumdur. Pilz’in, maliye tarafından fark edilmeden bu parayı nasıl aldığımızı açıklaması gerekir.”

Karadaş, tutucu bir dini yaklaşıma sahip olduğu değerlendirmelerini ise “Tutucu olsaydım, kızımı bir Hristiyan lisesine göndermez ve başörtüsü takmasını zorunlu kılardım.” diyerek yanıtladı.

 

Haberler nasıl verilmişti?

 

Yeşiller-Peter Pilz: „MİT koordineli 200 kişi AKP muhaliflerini takip ediyor“

Doğan Haber Ajansı’nın verdiği habere göre Avusturya Yeşiller Partisi Güvenlik Sözcüsü Peter Pilz, „Türkiye’nin Avusturya’da MİT koordineli 200 kişilik muhbir ekibinin olduğunu“ iddia etti.

Ellerinde delillerin bulunduğunu iddia eden Pilz, bu ekibin muhalifleri Ankara’ya raporladığını söyledi. ATIB Başkanı ve Türkiye Diyanet Başkanlığı temsilcisi Viyana Büyükelçiliği Ataşesi Fatih Karadaş Kurier Gazetesi`ne verdiği mülakatta iddiaları red etti.

Avusturya Yeşiller Partisi Milletvekili ve Güvenlik Sözcüsü Peter Pilz basın toplantısı düzenleyerek “MİT (Milli İstihbarat Teşkilatı) ile ATIB (T.C Diyanet işleri Başkanlığı’na bağlı olan Avusturya Türk İslam Birliği), UETD (Avrupa-Türk Demokratlar Birliği), MUSIAD Austria (Müstakil İşadamları ve Sanayiciler Derneği Avusturya) gibi kuruluşlar aracılığı ile Avusturya’da yaşayan AKP muhaliflerini rapor edip merkeze bildiriyorlar. Hükümet her yıl düzenli olarak 20 ila 30 Milyon Euro bütçeyle bu oluşuma destek veriyor. MİT, Avusturya’da 200 ajan barındırıyor. Cumhurbaşkanlığıyla bağlantılı olarak çalışan bu casuslar, buradaki muhalifleri direkt olarak Ankara’ya bildiriyorlar” iddialarında bulundu.

“İŞLEMLERE DERHAL BAŞLANACAKTIR”

Konuyla ilgili konuşan Avusturya İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Karl-Heinz Grundböck de „Bize ulaşan deliller doğrultusunda kanuni işlemlere derhal başlanacaktır,“ dedi.

Pilz’in düzenlediği basın toplantısıyla iddiaları gündeme taşımasından sonra ülke medyasında ATIB Başkan M. Fatih Karadaş’ın Ankara’ya dönmeye hazırladığını iddia edildi. ATIB resmi internet sayfasından ise Almanca bir duyuru yapılarak Pilz’in iddiaları reddedildi.

İddiaların odağında bulunan ve referandum için „evet“ kampanyası yürütmekte olan UETD ve MUSIAD’dan henüz bir açıklama gelmedi.  (DHA)

https://www.youtube.com/watch?v=QHIYxrQo60I&feature=youtu.be

kurier.at/politik/inland/als-theologe-sage-ich-die-wahrheit/246.208.440