DSI´nin Avusturya istihbarat raporunda Türkiye iktidarı Avusturya´da casusluk adı altında nasıl geçti?

Rapora göre  yabancı devletler Avusturya'daki casusluk faaliyetlerini genişletiyor. Bunlardan biri Türkiye iktidarının yanında Rusya, Çin ve İran.

VİYANA. Türkiye’de MİT’in benzeri olan  ama sadece ülke içinden sorumlu olan  „Avusturya Federal Anayasayı Koruma ve Milli Güvenlik Teşkilatı DSI yaptığı açıklamada, “ Avusturya’da aşırılık yanlıları yükselişte. Yabancı devletler Avusturya’daki casusluk faaliyetlerini genişletiyor. İslamcı gruplardan gelen tehlike hala yüksek“ dedi.  DSI’nin bugün yaptığı basın toplantısında, Avusturya İçişleri Bakanı  ÖVP’li Gerhard Karner  ve DSI Müdürü Omar Haijawi-Pirchner 2022 teşkilat raporunu sundu.

Raporda Türkiye’de iktidarın Rusya, Çin ve İran ile Avusturya’da casusluk yapan dört ülke olarak yazması dikkat çekti. Almanca raporda casusluk başlığı altında şunlar yazdığı görüldü.

Casusluk listesinde Türkiye sanki düşman ülke olarak geçiyor

DSI raporunda Avusturya ile ilgili şu ifadeler dikkat çekti : „Yabancı güçlerin istihbarat ve gizli servis faaliyetleri için bir merkez olarak hizmet vermeye“ devam edecektir . Bu bağlamda Avusturya üzerindeki etkinin daha da artacağını öngörüyor. İran, Türkiye, Çin ve hepsinden önemlisi Rusya açıkça baş aktör ülke ve iktidarlar.  Rusya, Avrupa çapında diplomatların sınır dışı edilmesiyle zayıfladı. Bu nedenle, gelecekte giderek daha fazla „resmi olmayan kılıfla“ insanı Avusturya’da çalıştıracaklar:  Bu, istihbarat servisi personelinin Avusturya’da diplomasinin koruyucu pelerini altında aktif olmayacağı anlamına geliyor.“

DSN’nin Müdürü bir Müslüman baba ve Hristiyan annenin evladı

Ön adı Ömer olan DSN ’nin Müdürü Omar Haijawi-Pirchner´in  babası Müslüman Mısır asıllı ve annesi Avusturyalı. DSN’nin müdürünün kendisinin Hristiyan olduğu ve ÖVP’ye yakın olduğu  Avusturya basınında yazıldı ve çizildi… (yenivatan.at., APA)

Öte yandan Krone gazetesinin de aşırıcılık ve terörizm, siber saldırılar ya da casusluk tehlikelerine karşı DSN tarafından hazırlanan bu rapora geniş çapta yer vermesi dikkat çekti. “Üç ana akım- Devlet Koruma Başkanı endişeli: Aşırıcılık artıyor” başlığıyla kaleme alınan haberin ayrıntıları ise şöyle:

“Avusturya’da aşırıcılık yükselişte. Bu durum cuma günü anayasanın korunmasına ilişkin 2022 raporunun sunumunda vurgulandı. Rapora göre mevcut krizler bu durumu körüklüyor. Rapor, yeni Devlet Koruma ve İstihbarat Müdürlüğü (DSN) tarafından hazırlanan ilk rapor olma özelliğini taşıyor. Rapor İçişleri Bakanı Gerhard Karner (ÖVP) ve DSN Başkanı Omar Haijawi-Pirchner tarafından sunuldu.

2022 yılına özellikle Ukrayna’daki savaş ve zorlu enerji durumu ya da yüksek enflasyon gibi krizler- raporun da vurguladığı gibi güvenlik durumunu etkileyebilecek çoklu krizler ve zorluklar- damgasını vurmuştur. Dolayısıyla aşırıcılık ve terörizm, siber saldırılar ya da casusluk tehlikeleri artmaktadır.

Aşırı sağcılık, İslamcılık ve devlet düşmanlığı

Karner’e göre tehlikeler başlıca üç akımdan kaynaklanıyor: aşırı sağcılık, devlet karşıtı bağlantılar ve İslamcı aşırıcılık. Rapora göre, neo-Nazi çevresi ya da Yeni Sağ olarak adlandırılan Kimlikçiler gibi gruplar son dönemde korona önlemlerine karşı düzenlenen gösterilerde dikkatleri üzerlerine çekti.

Sanal alandaki ilgili faaliyetler de, örneğin „Corona-Querfront“ web sitesi kurularak yoğunlaştırılmıştır. Rapora göre bu önlemlerin amacı, olağan izleyici kitlesinin çok ötesinde bir kabul yaratmak.

Yabancı düşmanlığı hala yaygın

Örneğin, komplo ideologları veya aşırı sağcı devlet direnişçileriyle işbirliği aranmaktadır. Sonuncusu da kısmen pandemi önlemlerine karşı protestolardan ortaya çıkmıştır. Pandemi önlemlerinin sona ermesinin ardından enflasyon eleştirisi yeni bir odak noktası olarak belirlendi. Bununla birlikte, iltica ya da yabancı düşmanı açıklama kalıplarının da bu tür hareketlerin merkezi bir bileşeni olmaya devam ettiği belirtildi.

Sağcı olay yerinde bulunan silahlar

Karner’e göre, Holokost’un önemsizleştirilmesi de mitinglerde kaydedildi. Ayrıca şiddet potansiyelinin de belirginleştiğini söyledi. Bakan, sağcı çevrelerde bulunan çok sayıda silaha atıfta bulundu. 2022 yılında bu alanda 660’tan fazla kişi rapor edilmiş, 100’den fazla evde arama yapılmış ve 37 kişi tutuklanmıştı.

Suriye’deki iç savaştan geri dönenler

Radikal İslamcıların yarattığı tehdit yüksek olmaya devam ediyor. Suriye’deki iç savaş bölgesinden geri dönenler ve yakında hapisten çıkacak olanlar burada rol oynamaya devam ediyor. Omar Haijawi-Pirchner, sahnenin şu anda daha az görünür olduğunu, „ancak bu nedenle daha az tehlikeli olmadığını“ vurguladı. Radikalleşme genellikle internet üzerinden gerçekleşiyor ve bireyler ya da daha küçük gruplar tarafından gerçekleştiriliyor.

İklim protestoları da gündemde

Raporda iklim protestolarına da değiniliyor. Bakan Karner, „Elbette radikal iklim aktivistleri de Devlet Güvenlik Servisi tarafından gözlem altında. Örneğin yeni yıl konserinin engellenmesinin mümkün olduğunu söyledi. Aşırı sol gruplar bu hareketi kendi amaçları doğrultusunda kullanmaya çalışacaktır. Bununla birlikte, çevrenin korunmasını savunan kişilerin anayasa karşıtı olarak sınıflandırılmaması gerektiğini belirtti.” (Kronen Zeitung) (yenivatan.at)

 

Geniş bilgiler

https://www.dsn.gv.at/

https://www.dsn.gv.at/news.aspx?id=4F39697A70562F6D4C76513D

Kaynak 

https://www.krone.at/3005427

Relevante Artikel

Back to top button
Fonds Soziales Wien
Cookie Consent mit Real Cookie Banner