Avusturya Yahudi Cemaati’nden eski Cumhurbaşkanı Fischer’e sert tepki
Avusturya resmi olarak Yahudi Din Topluluğunu ve Cemaatini temsil eden kısa adı IKG olan Avusturya İsrail Kültür Topluluğu Genel Sekreteri Benjamin Nägele, “Presse” gazetesine verdiği demeçte, Avusturya'nın eski cumhurbaşkanı Heinz Fischer'in Gazze talebine sert tepki gösterdi
VİYANA. IKG Genel Sekreteri Benjamin Nägele eski Cumhurbaşkanı Heinz Fischer’e: “En eski antisemitik formüllerden birini kullanıyor. Sadece öldürülen Yahudilerin dostu” olduğunu gösteren bu açıklamalarının “cehalet açısından daha kötüsü olamaz” dedi.
Eski Avusturya Cumhurbaşkanı Heinz Fischer Yeni Vatan Gazetesinin dün haber verdiği gibi , Avusturya federal hükümetinden İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki tutumuna karşı tavır almasını istedi ve „Holokost, insanlara bu şekilde davranmayı haklı çıkarmaz. Netanyahu’nun eylemleri, antisemitizmi yani Yahudi düşmanlığını azaltmak yerine artırmakta ve güçlendirmektedir. Buna bir son verilmelidir“ dedi.
Eski Avusturya Cumhurbaşkanı Fischer, APA’ya verdiği röportajda, “Başbakan Netanyahu’nun, aşırı sağcı, Siyonizm’i ön plana çıkaran hükümet üyeleriyle oluşturduğu sözde savaş kabinesiyle Gazze Şeridi’ndeki halka karşı savaş açmasını öfkeyle izlediğini” söyledi. Fischer, Ukrayna’da olduğu gibi bu konuda da “görmezden gelinmemesi” gerektiğini vurguladı. Fischer, “Bu konuda çok ciddiyim” vurgusuyla dikkat çekti. Federal Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen’in selefi, savaş suçu şüphesi bulunan eylemler karşısında “sessiz kalınmaması” gerektiğini söyledi. ÖVP, SPÖ ve NEOS’tan oluşan Avusturya üçlü koalisyon hükümetine yönelik olarak, “Bu nedenle Avusturya hükümetinden de bu konuları dikkatle takip etmesini ve ardından tavır almasını bekliyorum. Bunun en güçlü nedeni, Netanyahu’nun eylemlerinin “antisemitizmi yani Yahudi düşmanlığını azaltmak yerine artırması ve güçlendirmesidir. Buna bir son verilmelidir.”
Eski Federal Cumhurbaşkanı Heinz Fischer, APA’ya verdiği röportajda, Yahudi Cemaati Genel Sekreteri Benjamin Nägele’yi kızdırdı. 86 yaşındaki Fischer’i “antisemitik ifadeler” kullanmakla suçladı.
APA Haber ajansına göre Fischer, “Başbakan Netanyahu’nun, aşırı sağcı, Siyonizm’i ön plana çıkaran hükümet üyeleriyle oluşturduğu sözde savaş kabinesiyle Gazze Şeridi’ndeki halka karşı savaş yürüttüğünü görmekten öfke duyduğunu” söyledi.
IKG Genel Sekreteri Nägele, “Presse” gazetesinin sorusuna yaptığı açıklamada şöyle yanıt verdi: “Ne yazık ki eski Avusturya Federal Cumhurbaşkan Heinz Fischer, sadece öldürülen Yahudilerin dostu olduğunu gösteriyor. Anma günlerinde yasını uyarıcı bir şekilde sergiliyor. Ancak yaşayan Yahudiler söz konusu olduğunda, onlara savunmasız bir şekilde kaçırılmalarına, tecavüze uğramalarına ve öldürülmelerine izin veriyor.”
Nägele: “Siyonizm, kendi kaderini tayin hakkıdır”
APA’ya göre eski Avusturya 86 yaşındaki Cumhurbaşkanı Fischer, İsrail ordusunun savaş suçu işlediğinden şüphelenildiğini ve Avusturya’nın bu konuda “sessiz kalmaması” gerektiğini söyledi. Ayrıca Netanyahu’nun eylemlerinin “antisemitizmi azaltmak yerine artırdığını ve güçlendirdiğini” belirterek : “Ve buna bir son verilmelidir,” dedi
„Cahillik açısından eşsizdir“
IKG Genel Sekreteri Nägele, “ Eski Cumhurbaşkanı Fischer, Hamas’ın soykırım niteliğinde bir katliam, on binlerce roket ve 251 rehinenin kaçırılmasıyla savaşı başlattığını ve bugüne kadar 59 kişinin elinde olduğunu gizliyor“ dedi ve ekledi : “Fischer’in, Avusturya’da artan antisemitizmden İsrail devletinin sorumlu olduğu yönündeki suçlaması, cahillik açısından eşsizdir. Böylece, en eski antisemitik formüllerden birini kullanmaktadır. Bu arada, Siyonizm, Yahudilerin kendi kaderini tayin etme hakkından başka bir şey değildir. Fischer’in bunu aşırılık olarak damgalamaya çalışması, kendisi aleyhine ve lehine konuşmaktadır.”
“Aşırılıkçıları cesaretlendiriyor”
Viyana’daki İsrail Büyükelçiliği de Fischer’in eleştirisini sert bir şekilde reddetti. Büyükelçiliğin basın departmanı STANDARD gazetesine yaptığı açıklamada, “Holokost’u, antisemitizmi mücadele etmek için değil, Yahudi devletine ahlak dersi vermek için kullanmak utanç vericidir (…) Bu tür açıklamalar aşırılıkçıları cesaretlendirir, barışı değil. İsrail’in soykırımcı bir terör örgütüne karşı aldığı savunma önlemlerini savaş suçlarıyla eşdeğer görmek (…) sadece son derece yanlış değil, aynı zamanda ahlaki olarak da kınanacak bir tutumdur.” denildi.
Fischer, APA’ya verdiği röportajda, İsrail’e de Ukrayna’ya olduğu gibi “görmezden gelinmemesi” gerektiğini vurgulamıştı. Fischer, “Başbakan Netanyahu’nun, aşırı sağcı, Siyonizm’i ön plana çıkaran hükümet üyeleriyle oluşturduğu sözde savaş kabinesiyle Gazze Şeridi’ndeki halka karşı savaş yürütmesini öfkeyle izlediğini” belirtti.
İsrail Büyükelçiliği açıklamasında, “Başkan Fischer insan haklarından bahsediyor, ancak en temel olanı atlıyor: egemen bir ulusun vatandaşlarını toplu katliam, tecavüz, kaçırma ve rastgele roket saldırılarından koruma hakkı. İsrail’in savaşı Gazze halkına değil, bir terör örgütü olan Hamas’a yöneliktir” diye savunarak Hamas’ın sistematik olarak savaş suçları işlediğini ve kendi halkını kalkan olarak kullandığını belirtti.
Fetih planı
Fischer, medya haberlerine göre İsrail güvenlik kabinesinin Pazartesi günü Gazze Şeridi’nin “fethi” ve kalıcı işgalini öngören bir planı kabul etmesinin ardından konuştu. Eski SPÖ politikacısı ve Cumhurbaşkanı, bu adımın “engellenmesi” gerektiğini vurguladı, çünkü bunun antisemitizmi güçlendireceğini söyledi. Yahudi halkının 20. yüzyılda çektiği acılar ve Holokost’un acısı takdir ediliyor. Ancak tüm bunlar, şu anda orada insanlara, kadınlara ve çocuklara yapılan muameleyi haklı çıkarmaz.” dedi.
İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki tutumu uluslararası alanda orantısız olarak eleştiriliyor. Başbakan Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant, savaşın başlangıcında Gazze Şeridi sakinlerini kamuoyuna “insan hayvanlar” olarak nitelendirmiş ve kıyı şeridinin tamamen kapatılmasını savunmuştu. İkili, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (ICC) yargılanacak.
Federal hükümet, Fischer’in açıklamalarına Çarşamba günü zaten yanıt vermişti. Federal Şansölye Christian Stocker (ÖVP), Şansölye Yardımcısı Andreas Babler (SPÖ) ve Dışişleri Bakanı Beate Meinl-Reisinger (Neos), hükümetin bugüne kadarki “net tutumunu” vurguladılar. Fischer’in halefi olan Federal Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen, STANDARD’ın Salı günü yaptığı soruyu yanıtlamak istemedi: Dış politika konularında federal hükümetle doğrudan görüş alışverişinde bulunduğunu belirtti.
Ancak eski Ulusal Konsey Başkanı Wolfgang Sobotka açıklama yaptı. Sobotka, Fischer’e gönderdiği bir mesajda, onun “faillerle kurbanları tersine çevirdiğini” belirterek “Yahudileri antisemitizmin ortaya çıkmasından sorumlu tutmak, tarihsel olarak yanlış olmakla kalmayıp, son derece sorumsuzca bir tutumdur.” dedi.
Kaynaklar:
https://www.yenivatan.at/eski-cumhurbaskani-fischer-netanyahunun-tutumuna-oefkelendi/
