VİYANA.Avusturya hükümetinin 2026 yılı için öngördüğü emekli maaşı uyarlaması kamuoyunda ciddi tepkilere neden oldu. Düşük gelirli emeklilere yüzde 2,7 oranında artış yapılması planlanırken, 2500 Euro’nun üzerinde maaş alanlar için yalnızca sabit bir miktar artış öngörülüyor. Bu durum, uzun yıllar çalışmış ve yüksek prim ödemiş emekliler arasında adaletsizlik duygusu yarattı.
Emekliler Birliği temsilcileri, bu uygulamanın tekrar gündeme gelmesi halinde ülke genelinde on binlerce emeklinin sokaklara dökülebileceğini belirtiyor. Emekliler, yıllarca çalışarak hak ettikleri maaşların enflasyon karşısında erimesini kabul etmiyor. Özellikle yüksek prim ödeyenlerin daha düşük artış alması, sosyal güvenlik sisteminin temel ilkeleriyle çelişiyor. Bu sistemin mantığı, ne kadar katkı sağlarsan o kadar hak elde edersin üzerine kurulu. Ancak bu düzenleme, tam tersine, çok ödeyenin daha az aldığı bir tablo yaratıyor. Federal hükümet, gelecek yıl için emekli maaşlarının ayarlanması konusunda anlaşmaya vardı. Sadece 2.500 avroya kadar olan emekli maaşları enflasyonun tamamını telafi edecek, bunun üzerindeki maaşlar için ise 67,50 avroluk sabit bir tutar uygulanacak.
Muhalefet partileri de bu duruma tepki gösteriyor. FPÖ lideri, hükümetin mülteci politikalarına ayırdığı bütçeyi eleştirerek, refahı inşa edenlerin yerine mülteci harcamalarının tercih edilmesini adaletsiz buluyor. Emeklilerin sağlık sigortası katkılarındaki artışla zaten büyük bir yük taşıdığını, bu yeni düzenlemenin ise ek bir darbe olduğunu ifade ediyor.
SPÖ Burgenland temsilcileri, yıllarca inşaatta, sağlıkta, bakım hizmetlerinde çalışan insanların maaşlarının neden enflasyona göre tam olarak artırılmadığını sorguluyor. Bu insanların lüks bir yaşam talebi olmadığını, sadece alın terlerinin karşılığını istediklerini vurguluyorlar. ÖVP’nin önerdiği yüzde 2’lik artışın çok daha sert bir kesinti anlamına geleceği belirtiliyor.
Yeşiller Partisi ise düzenlemeyi sosyal adalet açısından olumlu buluyor. Düşük maaşlı emeklilere tam enflasyon artışı verilmesini ve üst maaşlara sabit miktar uygulanmasını savunuyor. Özellikle kadınların ağırlıkta olduğu düşük ve orta gelirli emekli gruplarının daha fazla kesintiye uğramasının önüne geçildiğini ifade ediyorlar.
Tartışmanın merkezinde, emeklilik sisteminin adil olup olmadığı sorusu yer alıyor. Emekliler, yıllarca çalışarak hak ettikleri maaşların siyasi tercihlere kurban edilmesini istemiyor. Hükümetin bu konuda nasıl bir yol izleyeceği, önümüzdeki aylarda daha netleşecek. Ancak görünen o ki, bu düzenleme sadece ekonomik değil, aynı zamanda toplumsal bir tepkiyi de beraberinde getiriyor.
