Avusturya’da tekrar tekrar: Türkiye’den gelen insanları insanlıktan çıkarmayı amaçlayan haberler
Türkische Allgemeine, "Immer wieder in Österreich: Berichte mit dem Ziel der Entmenschlichung von Menschen aus der Türkei“ (Avusturya'da tekrar tekrar: Türkiye'den gelen insanları insanlıktan çıkarmayı amaçlayan haberler) başlığıyla kısa adı TKG olan Avusturya Türk Kültür Cemiyeti’nin basın bildirisini haber şeklinde abonelerine Almanca dilinde geçti. Yayınlanan haberin girişini hızlı bir şekilde Türkçe diline çevirdik. Devamı Türkische Alllgemeine’de Almanca okunabilir. (Bağlantı linki aşağıda)
“Bu tür kışkırtıcı haberler Türkiye’den gelen insanların Avusturya’da kötü muamele görmesine ve ayrımcılığa uğramasına neden oluyor!”
Türkische Allgemeine, Viyana
VİYANA. Avusturya Türk Kültür Cemiyeti (TKG), Viyana’da bir Avusturya-Türk vatandaşının gayrimeşru çocuğunu doğumdan sonra öldürdüğü bir suç olayının, bu suç olayı kisvesi altında tüm Türk ailelerine, kadınlarına mal etmek ve Türk toplumunu bir norm, kültür, töre, namus kuralı, töre cinayeti veya gelenek olarak mahkum etmek ve insanlıktan çıkarmak amaçlı olduğunu bir basın bildirisiyle iddia ederek uyardı.
TKG uzun basın bildirisinde şu ifadelere yer verdi: “Amaç, Avusturya’daki Türkiye göçmenlerini daha fazla önyargıya maruz bırakmak, aşağılamak, iş piyasasında memur seviyesine kadar düşürmek veya toplumda zaten fark edilen kötü muameleyi çoğaltarak buna maruz bırakmaktır. Kimse kızmasın. Tarihe not düşmek zorundayız. Bu tür haberler ve kışkırtmalar buna yol açmakta veya bunu pekiştirmektedir. Bu Avusturya’da birlikte yaşama vurulmuş sorumsuzca bir tokattır. Bu tür kışkırtıcı haberlerin Türkiye’den gelen insanların Avusturya’da kötü muamele görmesine ve ayrımcılığa uğramasına yol açmasının uzun vadede kime yararı vardır? Düşünmek lazım.“
Bu “kültürel ırkçılığın” veya “ırksız ırkçılığın” (neo-ırkçılık) iyi bilinen bir yöntemidir ve Avusturya’da tarihten ders alınmalı ve tekrarlanmamalıdır. Özellikle de partiler, ırkçı örgütler ve Türk toplumunda az veya çok vergilerinden oluşan kamu fonlarından ya da alışveriş ve müşterisi olduğu ticari kuruluşlardan reklam alan ve buna rağmen Avusturya’da nefreti, ajitasyonu ve birlikte yaşamayı teşvik etmeyen, aksine çamura sürükleyen bazı medya tarafından. Hepsi değil.
Bu sadece Avusturya’daki Türk tarafındaki gerici, faşizan ve ırkçı hareketleri güçlendiriyor. Bunlar çoğunluk değil 400 binden fazla Türkiye göçmeni arasında. Ama bir kazan kazan durumu gerici ve faşist ruhlar arasında var. Buna dikkat çekmek zorundayız. Bu kadar vahşi bir şeyin Türk kültürel değerleri, gelenekleri, görenekleri, normları ve kökeni ne olursa olsun Türk toplum anlayışı ile hiçbir ilgisi yoktur. Tıpkı öz kızına yıllarca evinin mahzeninde tecavüz ederek dünya çapında manşetlere çıkan Amstettenli otokton yerli Avusturyalı Fritzl’in Avusturya’nın kültürel değerleri, namus anlayışı, gelenekleri, görenekleri ve normlarıyla hiçbir ilgisi olmadığı gibi. Avusturya’da yaşayan Türkiye göçmenlerinin büyük çoğunluğu huzur içinde yaşamakta ve her alanda entegre olmuş durumdadır. Onlar bilim insanları, doktorlar, profesyoneller ve her alandan kadınlar, gastronomi, sanatçılar, işçiler, seçilmiş temsilciler, parlamento üyeleri, bölge meclis üyeleri, taksi şoförleri, hizmetliler ve çok sayıda holding sahibi. Göçmen nüfusu giderek daha fazla çeşitlilik göstererek artıyor. Eğer medyanın, doğru ya da yanlış, yurt dışı rejimleriyle propagandacıları ya da onların Avusturya’daki demokratik olmayan ve anayasaya aykırı olarak algıladıkları uzantıları ile sorunları varsa, bu doğrudan gazetecilikle, siyasetle uğraşanlarla ilgilidir ve direkt onların adlarını vererek uğraşsınlar, ama onlara kızarak kalkıp Avusturya gibi 9 milyonluk bir ülkede yaklaşık 400.000 (dört yüz bin) Türkiyeli ve diğer kökenlerden gelen farklı bir nüfusla değil”.
TKG’ye göre bu, Avusturya’da tarihten ders alınması gereken ve tekrarlanmaması gereken “kültürel ırkçılık” veya “ırksız ırkçılık” (neo-ırkçılık) olarak bilinen bir yöntemdir.
Uzun ve dikkat çekici Almanca dilinde yayın yapan TÜRKISCHE ALLGEMEINE haberinin devamı burada: