Avusturya’nın Dönem Başkanlığında AB’yi neler bekliyor?

VİYANA (ANALİZ HABER) – Avusturya, 6 ay sürecek olan AB Konseyi Dönem Başkanlığını 1 Temmuz 2018 tarihi itibariyle resmen devraldı.

Avrupa’nın en geç siyasi lideri olan Sebastian Kurz’un önderliğindeki ÖVP ile Heinz-Christian Strache’nin başkanlığındaki aşırı sağcı FPÖ tarafından kurulan koalisyon hükümetiyle yönetilen Avusturya, 6 ay süresince AB Konsey Dönem Başkanlığını yürütecek.

Medyaya yansıyan haberlerde Başbakan Sebastian Kurz’un bu süreçte daha çok Avrupa ile ilgileneceği, Başbakan yardımcısı HC Strache’nin ise iç siyasete yoğunluk vermesi bekleniyor.

Fonds Soziales Wien

– Yasa dışı göç ve güvenlik konusu

2015 yılında Avrupa’da baş gösteren sığınmacı krizinin ardından Balkan Rotasının göçmenlere kapatılması fikrinin mimarı olan dönemin Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz’un Başbakanlığında AB Konseyi Dönem Başkanlığı görevini üstlenen Avusturya için öncelikli konuların başında AB’nin sınır güvenliği ve yasa dışı göçmen hareketliliği geliyor.

– “Avrupa’yı koru” sloganı

Akdeniz’de sığınmacılara yönelik kontrollerin arttırılmasını öneren Başbakan Kurz, Avrupa’nın “daha çok güvenliğe” ihtiyaç duyduğu düşüncesini destekliyor. Avusturya, bu siyasete bağlantılı olarak dönem başkanlığı için “Avrupa’yı koru” sloganını seçti. Avusturya’ya göre Avrupa’nın daha iyi korunabilmesi için AB dış sınır kontrollerinin daha fazla yoğunlaştırılması gerekiyor.

– Rusya ile ilişkiler ve Ukrayna krizi

Dönem başkanlığı süresince AB dış sınır güvenliği ve yasa dışı göç konularının yanında Rusya ile ilişkileri geliştirmek isteyen Avusturya’nın buna bağlantılı olarak Ukrayna krizine de öncelik vermesi bekleniyor.

Ukrayna krizi nedeniyle gerilen AB – Rusya ilişkileri beraberinde “casus diplomat” krizini ve yaptırım kararlarını getirmiş, birçok AB ülkesi Rus diplomatları sınır dışı kararı alırken, Avusturya bu konuda herhangi bir sınır dışı kararının alınmayacağını belirterek, konuyla alaka bir tasarrufa gitmemişti.

Her fırsatta Rusya ile ilişkilerin geliştirilmesini savunan Kurz, Haziran ayında Viyana’ya gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmenin ardından AB ve Rusya arasında kurulacak yoğun diyalogla ilişkilerin daha iyi bir seviyeye taşınacağına dikkati çekerek, özellikle Doğu Ukrayna’da olumlu gelişmeler kaydetmeyi umut ettiklerini, böylelikle Minsk anlaşmasının şartları yerine geleceğini, doğal olarak Rusya’ya yönelik yaptırımların da kalkacağını kaydetmişti.

– Türkiye karşıtı tutumun devam etmesi bekleniyor

Son yıllarda Türkiye karşıtlığı ile tanınan Başbakan Sebastian Kurz’un, AB Konseyi Dönem Başkanlığı süresince de bu tutumunu devam ettirmesi bekleniyor. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından antidemokratik bir yapının içine sürüklendiğini savunan ve her geçen gün AB değerlerinden biraz daha uzaklaştığını belirten Kurz, AB-Türkiye arasındaki üyelik müzakerelerinin sonlandırılmasını talep ediyor.

Avusturya’nın AB Konseyi Dönem Başkanlığını “kayıp” olarak değerlendiren Türkiye ise Avusturya’nın dönem başkanlığı süresince Türkiye’nin AB üyeliği için açılması gereken fasıllara ilişkin olumlu adımlar atılmayacağı kanaatini taşıyor.

Relevante Artikel

Back to top button