„Kardeşim, daha düne kadar İzlanda’da bizi öldürmeleri bile suç değildi“

Milli takımımızı İzlanda'ya girerken havalimanında saatlerce beklettiler, mikrofon uzatıyormuş gibi tuvalet fırçası uzattılar. Sayın hükümetimiz bu terbiyesizliği cevapsız bırakmadı, Oslo büyükelçiliğimiz aracılığıyla İzlanda'ya nota verildi.

İyi de…
Niye direkt olarak İzlanda büyükelçiliğimiz aracılığıyla nota verilmedi de, tee Norveç büyükelçiliğimiz aracılığıyla nota verildi?

Sene 1627…
12’si kadırga 15 parçalık filosuyla Manş Denizi’ni kateden Murat Reis, Danimarka ve Norveç kıyılarını talan ettikten sonra, kutuplara doğru yelken açtı, karşısına yemyeşil bir ada çıktı, İzlanda, derhal demirledi.

Murat Reis, aslında korsandı.
Aslında Türk değildi, Hollandalı’ydı.
Asıl ismi Jan Janszoon van Haarlem’di.
O zamanlar resmi izinle korsanlık yapılıyordu, mesela İngiltere devletinden ferman çıkartırsan, İngiliz gemilerine dokunmamak şartıyla, sadece İngiltere’nin düşmanlarına saldırmak koşuluyla korsanlık yapmana izin veriliyordu.
İngiltere ve Hollanda devletleri bu resmi korsanlık faaliyetlerini yasaklayınca, Hollandalı Jan Janszoon şak diye müslüman oldu, Cezayir beylerbeyinin himayesine girdi, Osmanlı denizcisi oldu.
Murat Reis olmadan önce Jan Jansz, John Barber, captain John, little John, Caid Morato isimlerini kullanmıştı.

İzlanda’nın altından girdi, üstünden çıktı.
26 gün orada kaldı.
400 civarında esir aldı, bazılarını fidye karşılığında İzlanda’ya iade etti, bazılarını köle olarak Akdeniz limanlarında sattı.
Sarışın kızları ganimet aldı, hareme mareme hediye etti.

İzlanda bizimle böyle tanıştı!

İzlanda’nın bizimle böyle tanıştığını nereden biliyoruz… Esir alınan ve fidyeyle serbest bırakılanlar arasında Olaf Eigilssson isimli bir papaz vardı, yaşananları kitap haline getirdi, oradan biliyoruz.

Murat Reis’ten sonra Ali Biçin Reis daldı İzlanda’ya.
800 civarında esir aldı, sattı.
Ali Biçin Reis de aslında Türk değildi, Venedikli’ydi.
Asıl ismi Piccinnino’ydu.

İzlandalılar bizi öylesine sevdiler ki (!) aradan dört asır geçmesine rağmen “Tyrkjaranid” diye bir kavram var hâlâ İzlanda’da… “İnsan çalan Türk” anlamına geliyor!

Ve, bu travmatik hadiseden hemen sonra “bize özel” bir kanun hazırladılar.
İzlanda topraklarında Türk öldürmeyi suç olmaktan çıkardılar!

Evet, Türk öldürmeyi serbest bıraktılar.

Taa ki 1970’e kadar…
1970 yılında bu kanunu iptal ettiler.

Ama…
Türkiye’yle asla direkt diplomatik ilişki kurmadılar!

Türkiye İzlanda’ya bir şey söyleyecekse, Oslo büyükelçimiz aracılığıyla söylüyor.
İzlanda Türkiye’ye bir şey söyleyecekse, Kopenhag büyükelçisi aracılığıyla söylüyor.

Yani anca, Danimarka ve Norveç üzerinden konuşabiliyoruz!

İzlanda’da büyükelçimiz olmadığı için, soykırım rezaletlerinde olduğu gibi “büyükelçimizi geri çektik” falan diyemiyoruz!

E hal böyleyken, vay efendim tuvalet fırçası uzatılmış filan…
Kardeşim, daha düne kadar İzlanda’da bizi öldürmeleri bile suç değildi, tuvalet fırçasından mı rencide oldun?

Üstelik…
Matahmış gibi, Sierra Leone’ye büyükelçilik açtık diye övünürken, Ekvator Ginesi’ne büyükelçilik açtık diye gurur duyarken, Angola’ya büyükelçilik açtık diye onur duyarken… İzlanda’ya neden Oslo üzerinden nota verdiğimizi merak etmene gerek var mı?

Ayrıca…

Türkiye-Yunanistan milli maçında, Paris’teki terör katliamında hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşu yapılırken, saygı duruşunu ıslıklayan, yuhalayan, ya Allah bismillah Allahuekber diye bağıran kimdi?

Rakip futbolcuyla tartışırken, işaret parmağını boğazına sürterek, senin gırtlağını keserim manasında hareket yapan, senin milli takımının kaptanı Emre Belözoğlu değil mi?

Gece kulübünde elalemin evli kadınına sarkıntılık yapan, kadının kocasına kafa atan, burnunu kıran, bilahare beline tabanca takıp, hastane basan, kafama sık filan diyen, senin milli takımının kaptanı değil mi?

Kafasına ampul şapkası takılarak miting kürsüsüne çıkarılan, milletvekili yapılan, stadyumlara ismi verilen, bilahare, terörist bu diye fellik fellik aranan, senin milli takımının kaptanı değil mi?

Alaçatı’da köfteci basan, tekme tokat kavga eden senin milli takımının teknik direktörü değil mi?

Ortadoğu alev alev yanarken, sporun kardeşliğini ön plana çıkarmak varken, yangına körükle giden, futbol sahasının ortasına Filistin bayrağı diken, senin milli takım oyuncun değil mi?

Türk vatandaşlığına geçip Atakan ismini alan Balili’nin kafasına şişe atılmadı mı? İsrail’e kaçmak zorunda kalmadı mı?

Türkiye’nin gururu Çarşı, senin ülkende, senin yandaş medyan tarafından terörist ilan edilmedi mi?

Gezi direnişçilerine “eyleminizi si.eyim, Ermenilere bıraktınız meydanı, Allah belanızı versin, vatan hainleri” diye ırkçı tweetler atan güreşçiye, milli takım kafilesinin bayrağı taşıtılmadı mı?

Ermeni açılımını futbol üzerinden yapmaya kalkıp, Türkiye’deki milli maça Azerbaycan bayrağıyla girmeyi yasaklayanlar kimdi?

Sporu siyasete alet etmek için, özellikle futbolu yandaşlaştırmak için, tribünleri politize etmek için, ne gerekiyorsa fazlası yapılmadı mı?

Gençlerimiz spor yapsın, zeki, çevik, ahlaklı olsunlar, maganda olmasınlar, ruh ve zihin sağlıkları yerinde olsun, sağlıklı düşünsünler, sporla eğlensinler diye… Dünyada, gençlerine spor bayramı armağan eden tek lider varken… Bursa’dan Rize’ye, Kayseri’den Antalya’ya, stadyumlardaki “Atatürk” ismi silinmedi mi?

“Kindar nesil” yetiştirmek isteyenler, 19 Mayıs’ı, Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı yasaklamadı mı?

2000 olimpiyatına, 2004 olimpiyatına, 2008 olimpiyatına, 2012 olimpiyatına, 2016 olimpiyatına, 2020 olimpiyatına aday olup, alamayan kim? Neden vermediler sizce?

Euro 2008’e, Euro 2012’ye, Euro 2016’ya, Euro 2020’ye, Euro 2024’e aday olup, alamayan kim? Niye vermiyorlar sizce?

Daha üç gün önce…
Konya’da, Fransa milli marşını ıslıklayanlar kimdi?

Dört yıl önce, gene Konya’da, gene İzlanda milli maçımız öncesinde…
Ankara’daki terör saldırısında hayatını kaybeden 109 insanımız için saygı duruşu yapılırken, kendi insanlarımız için yapılan saygı duruşu bile ıslıklanmadı mı?
Yandaş medya terör saldırısında ölen insanlarımızı “terör örgütüne yakın” ilan ettiği için, kendi insanlarımızın cenazesi, milli maçta yuhalanmadı mı?

Şimdi deniyor ki, İzlanda’da bize terbiyesizlik yapıldı falan…

Sportmenlikten nasibini almamış, kendi tarihinden haberi olmayan, kendisine bile saygısı olmayan bir millet, başkasından saygı bekleyebilir mi?

– Yılmaz Özdil-SÖZCÜ

Relevante Artikel

Back to top button
Cookie Consent mit Real Cookie Banner