Diyanet sendikasından “din tüccarlığı” uyarısı: Her sakallıyı hoca diye dinlemeyin!

"Tedbirli olmak zorundayız, 15 Temmuz sürecinde en çok din kullanıldı" sözleriyle dikkat çeken Türk Diyanet Vakıf- Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, televizyon kanallarında ve sosyal medyada 'hoca' sıfatıyla, hoca olmayan ve din eğitimi almamış kişilerin din hakkında konuşmalarına tepki gösterdi.

ANKARA- Türk Diyanet Vakıf- Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, televizyon programlarında ve sosyal medyada ‚hoca‘ sıfatıyla dini programa katılanlar hakkında dikkatli olunması uyarısında bulunarak, “15 Temmuz’a kadar olan sürede en çok kullanılan alan din alanıydı.“ sözleriyle din tüccarlığı konusuna vurgu yaptı. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, Kuran ve sünnete göre, doğru dini anlatmakla mükellef olduğunun altını çizen Ünal, “Televizyonda ve sosyal medyada ‘falanca hoca, filanca hoca’ sıfatıyla ne anlattığı belli olmayanlar, insanların samimi din duygularını kullanarak taraftar topluyorlar.” sözleriyle tepkisini dile getirdi.

“Tedbirli olmak gibi bir zorunluluğumuz var“

ANKA’ya açıklama yapan Ünal, televizyon kanallarındaki dini programların, Diyanet ve RTÜK tarafından denetlenmesini ve programlarla Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan bir din görevlisinin ilgilenmesini istedi. Ünal, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 140 bin çalışanı olduğunu ve bunun 70-80 bininin din görevlisi olduğunu belirterek, “Bununla ilgilenecek yeterli sayıda görevlimiz var. Ulusal veya yerel bir kanalda bir din programı yapılacaksa, eğer yerel bir kanalsa, o ilde il, ilçe müftüsüne müracaat edip o kaynağı alabilir. Ulusalsa, Diyanet işleri merkez teşkilatıyla iletişime geçip oradaki ilahiyatçılarla o kaynağı temin edebilirler” diye konuştu.

Dini programların, Diyanet İşleri Başkanlığı ile ortaklaşa yapılması gerektiğini vurgulayan Ünal, “Diyanet İşleri Başkanlığı, Kuran ve sünnete göre, doğru dini anlatmakla mükelleftir. Tedbirli olmak gibi bir zorunluluğumuz var.” dedi.

Relevante Artikel

Back to top button
Cookie Consent mit Real Cookie Banner