BERLİN, 16.10.2025-Avusturya eski Başbakanı Sebastian Kurz, Alman ARD kanalında Sandra Maischberger’in sunduğu programda yaptığı açıklamalarla yeniden tartışma konusu oldu. Der Standard gazetesinin haberine göre, Kurz programda kendisini Orta Doğu konusunda uzman bir figür gibi konumlandırdı; İsrail-Hamas çatışması, İran politikası ve ABD’nin bölgedeki rolü hakkında yorumlar yaptı.
Haberde, Kurz’un Donald Trump’a duyduğu hayranlığı açıkça dile getirdiği, Trump’ın dış politika yaklaşımını “cesur ve etkili” bulduğunu söylediği belirtiliyor. Bu açıklamalar, özellikle Avrupa’da Trump yönetiminin eleştirildiği dönemlerde yapılmış olması nedeniyle dikkat çekti.
Kurz’un programdaki tavrı, Der Standard yorumcusu Astrid Ebenführer tarafından “fanboy” olarak nitelendirildi. Gazete, Kurz’un geçmişte Trump ile olan yakın temaslarını ve ABD’deki bazı muhafazakâr çevrelerle kurduğu ilişkileri hatırlatarak, bu duruşun Avusturya’daki siyasi kariyerinden çok, uluslararası görünürlük arayışıyla ilgili olabileceğini vurguladı.
Programda ayrıca Kurz’un İsrail’in güvenlik politikalarını savunduğu, İran’a karşı sert tutum alınması gerektiğini söylediği ve Avrupa’nın bu konuda daha net pozisyon alması gerektiğini savunduğu aktarıldı.
Der Standard, bu çıkışın hem Almanya’da hem Avusturya’da kamuoyunda farklı tepkilerle karşılandığını belirtiyor. Bazı yorumcular, Kurz’un siyasi kariyerini uluslararası medya üzerinden yeniden inşa etmeye çalıştığını düşünürken; bazıları ise bu tür açıklamaların Avrupa’daki diplomatik dengelere zarar verebileceği görüşünde.
Aşağıda Der Standard’da Astrid Ebenführer tarafından yayınlanan Kurz ile ilgili dikkat çeken analizin Almanca metnini birebir dikkatlere sunuyoruz
Trump hayranı Sebastian Kurz, Maischberger’de Orta Doğu uzmanı rolünü oynuyor
Der Standard, Astrid Ebenführer, 16.10.2025
Eski Şansölye, “filtrelenmemiş” ABD Başkanı, Avrupa’nın “PR şovu”, önemsizleşen AB ve “her şeyin yolunda” olup olmayacağı sorusu hakkında konuştu.
Komedyen Michael Mittermeier, Çarşamba akşamı ARD’de Sandra Maischberger’in programında sert ifadelerle konuştu. Donald Trump’ın söylediklerini “saçmalık bingosu” olarak nitelendirdi; ABD Başkanının her hafta farklı fikirler ortaya attığını, “narsist dikkat bağımlısı” olduğunu ve tek amacının “berbat bir Nobel Barış Ödülü” kazanmak olduğunu söyledi. Mittermeier öfkeliydi: “Onu eleştirmek ve onunla dalga geçmek neredeyse yasak,” dedi. Trump’ın “ultra aşırı” olduğunu vurguladı. “Mizah ancak toplum çökmeye başladığında sansürlenir,” diyerek eleştirisini tamamladı.
Bu sözlerin ardından Maischberger, eski Avusturya Şansölyesi Sebastian Kurz ve Lüksemburg’un eski Dışişleri Bakanı Jean Asselborn’u konuk etti. Kurz, bir kez daha Trump’a duyduğu hayranlığı açıkça gösterdi. Asselborn “Trumpizm”in etkilerini ele alırken, Kurz sık sık “Avrupa’nın kibri”nden ve ABD’nin Orta Doğu’daki yüksek profesyonelliğinden söz etti. “Bu konuda gece gündüz çalışan çok sayıda insan tanıyorum,” diyen Kurz, Körfez ülkelerine sık seyahat ettiğini belirtti. Avrupalıların, Amerikalıların bir atılım yapmak üzere olduğu günlerde “PR şovu” düzenlediğini söyledi.
“Trump filtrelenmemiş,” diyen Kurz, ABD Başkanının çok iyi bir stratejiye sahip olduğunu savundu. Putin’e karşı izlenen stratejiyi doğru bulduğunu belirtti: “Amerikalılar, Ukrayna’yı destekleyerek Rusya’ya askeri baskı uyguluyor. Rus savaş makinesinin finansmanını kesmek için petrol fiyatlarını düşük tutmaya çalışıyorlar.” Kurz’a göre düşük petrol fiyatı, yaptırımlardan çok daha etkili.
Orta Doğu ve teknoloji patronları
Kurz, Avrupa Birliği’ni bu dönemde zayıf ve etkisiz buluyor. “AB uzun süredir Orta Doğu konusunda sağlam bir pozisyon almadı,” diyen Kurz, son haftalarda Avrupa’nın ne kadar önemsizleştiğinin açıkça görüldüğünü savundu.
Maischberger’de Kurz yalnızca Orta Doğu uzmanı olduğunu (“Zamanımın yarısını Orta Doğu’da geçiriyorum, Tel Aviv ve Abu Dabi’de bir şirket kurdum”) değil, teknoloji devlerine verdiği önemi de vurguladı. Programda Sigmar Gabriel’in şu sözleriyle konu açıldı: “Teknoloji patronları için Trump sadece kullanışlı bir aptal. Onlar için demokrasi kurumlarını yıkması ve iş yapmanın önündeki engelleri kaldırması gerekiyor. Ben onları Trump’tan çok daha tehlikeli buluyorum.”
Kurz bu konuda ne düşünüyor? ABD ekonomisinin Avrupa ve Euro bölgesinden çok daha hızlı büyüdüğünü belirtiyor. “Orada büyüme yalnızca yapay zeka ve teknoloji alanında gerçekleşiyor,” diyen Kurz, ABD hükümetinin bu büyümeyi desteklemek için her şeyi yapmasını akıllıca buluyor. “Çünkü bu, ABD’deki refahı güvence altına alıyor.” Avrupa’ya yönelik eleştirisini sürdürüyor: “Avrupa’da bu sektörleri engellemek için her şeyi yapmamız çok yazık. Bu, diğerlerinin bizi geride bırakmasına neden olacak.”
Kurz için ‘her şey yolunda’
Kurz, teknoloji devlerinin nasıl sınıflandırıldığını “çok açık” buluyor. Elon Musk örneğiyle açıklıyor: “Musk Demokratken ve elektrikli araba üretirken süperstardı. Trump’ı desteklediğinde birden şeytan oldu, ürünlerini boykot etmek en iyisiydi. Trump’la kavga ettiğinde tekrar kahraman oldu. Barıştığında yeniden kötü adam oldu.” Kurz: “Bir teknoloji devi Demokrat ise sorun yok, Cumhuriyetçi ise de sorun yok. Her şey yolunda.”
Peter Thiel’in ‘Antichrist’ pozisyonu da “her şey yolunda” mı, bilinmiyor. Maischberger bunu sormadı.
