
Müslümanlar şimdiden Viyana okullarındaki en büyük grup
Viyana'daki ilk ve orta dereceli okullarda Müslüman öğrencilerin oranı halihazırda yüzde 41,2, Katoliklerin oranı ise sadece yüzde 17,5'tir. Bu bilgiler, NEOS Viyana Belediye Başkan Yardımcısı ve Entegrasyon Sorumlusu Eyalet Bakanı Bettina Emmerling tarafından dağıtılan araştırma rapaorlarında verilmiştir.
VİYANA. Viyana’da özellikle Suriye, Afganistan sığınmacıların 2015 yılından itibaren Viyana’da çoğalmasıyla başlayan entegrasyon ve uyum problemlerinin toplumsal değişim sınıflarda Avusturya basını ve siyaseti tarafından büyüteçle gözlemleniyor.
Viyana’da Eğitimden ve Uyumdan sorumlu Belediye Meclis Üyesi ve Belediye Başkan Yardımcısı Bettina Emmerling’in (NEOS) son rakamları da bunu doğruluyor. Krone bu durumu okuyucularına şöyle duyurdu: “ Bir zamanlar duvarlarda haçların asılı olduğu yerlerde, çocukların zihinleri artık çeşitli dünya görüşlerini yansıtıyor. Yeni eğitim raporu, İslam inancına sahip çocukların yüzde 41.2 ile başkentin ilk ve orta dereceli okullarındaki en büyük grubu oluşturduğunu ve bu eğilimin arttığını gösteriyor. Bir önceki yıl bu oran yüzde 39.4 idi. Bu arada, Hıristiyan inancına mensup çocuklar – Roma Katolik, Ortodoks veya Protestan – birlikte yüzde 34,5’i oluşturmaktadır. Öğrencilerin neredeyse dörtte biri dindar değil.“
Krone’nin şu haberi Almanca olarak verilen haberi dikkatli bir şekilde okunması gerekiyor.
Dikkatinizi çekecek rakamlar
Toplamda ilk, orta, özel ve politeknik okullardan yaklaşık 112.600 öğrencinin verileri ankete dahil edilmiştir. Çocukların sadece yüzde 17.5’i Roma Katolik inancına mensupken, yüzde 14.5’i Ortodoks Kilisesi’ne mensuptur. Endişe verici bir şekilde, bir önceki yıl Katoliklerin oranı hala yüzde 21’di. Geri kalanı ise Budizm (yüzde 0,2), Musevilik (yüzde 0,1) ve diğer dini topluluklar (yüzde 0,9) gibi daha küçük gruplar arasında bölünmüştür.
Kağıt üzerinde ağırbaşlı görünen bu durum, sosyal gerçeklikte patlayıcı bir hal almakta ve siyasi cevaplar gerektirmektedir. Emmerling “zorunlu bir ortak ders, demokraside yaşam” ihtiyacından bahsetmektedir. Demokrasinin, değerlerin ve etiğin öğretilmesinin kökene ya da dini aidiyete göre değişmemesi gerektiğini açıkça belirtiyor.
Müslüman gençler önemli ölçüde daha dindar
Ve alarm zillerini çaldırması gereken bir başka gerçek daha var. Araştırmalar, Viyana’daki Müslüman gençlerin ortalama olarak çok daha dindar olmakla kalmayıp, aynı zamanda antisemitizm, LGBTIQ düşmanlığı veya toplumsal cinsiyet eşitliğinin reddi gibi aşağılayıcı tutumları giderek daha fazla benimsediklerini göstermektedir.
Viyana’daki okullar, eğitim ortamından çok daha fazlasını etkileyen radikal bir değişim yaşamaktadır. Bu değişim kimlik, bir arada yaşama ve hoşgörü ile söylenebileceklerin sınırları arasındaki gerilimle ilgili. Rakamlar gösteriyor ki Kültürel ve dini değişim ilerliyor. Buna verilecek siyasi yanıt tutarlı olmalıdır.