ANADOLU’DA TÜRK’ÜN DAMGASI : KOÇ BAŞLARI TUNCELİ İLİNDE

Güneydoğu'nun Türk Yurdu olduğunu kanıtlayan 3 bin yıllık koç başları. Tarihteki ilk ve en eski koç-koyun başlı mezar taşları Tunceli’de.

Doç. Dr. Mustafa Aksoy
Marmara Üniversitesi

Ocak 2012 ve Temmuz 2013’de yazdığımız iki makalede Tunceli’deki halı ve kilimlerdeki damgalar ile balbal, koç, koyun mezar taşları hakkında yapmış olduğum araştırmalardan hareketle Tunceli merkezinde Dersim coğrafyasını kuşatacak şekilde bir etnografya müzesinin açılması teklifinde bulunmuştur.

Tunceli âdete bir açık hava etnografya müzesini çağrıştırmaktadır. Örneğin en otantik mezarları, halı-kilim örneklerini Tunceli merkeziyle ilçelerindeki yerleşim yerlerinde görmek mümkündür.

Bu bağlamda Türkiye’deki en otantik halı, kilim, koç-koyun başlı ve insan üsluplu (balbal) mezar taşlarını Tunceli’de görmek mümkündür. Mesela ilk koç-koyun başlı mezar taşları Hakasya’da son koç-koyun başlı mezar taşları ise Tunceli’dedir.

Türk kilimlerindeki en yaygın damga örneği de koç boynuzu ya da koç başı olarak bilinen damgadır.
Yapmış olduğum araştırmalardaki bilgilerin öneminden dolayı devrin başbakanı’na yazdığım makaleleri de ekleyerek Tunceli’ye bir müze yapılması gerektiğini posta yoluyla sunmuştum.

Sayın Başbakan 23 Kasım 2014’de Tunceli’ye yaptığı ziyarette, Tuncelilere müze müjdesi vermişti. Bu müjde belki yazılarım sayesinde oldu, belki de hiç gönderdiğim dosya okunmamış olabilir. Fakat bir akademisyen olarak, Tunceli için düşündüğüm fikrin müjdesini almaktan en azından Tuncelililer kadar mutlu olmuştum.

Kahramanlar

Tunceli’den aldığım son haberlere göre, müze açılışında son aşamaya gelindiğini öğrendim. Umarım kısa zamanda açılışı da yapılır. Bu güne kadar yazılan tarih kitaplarında Ruslar’ın Tunceli’yi işgal etmek üzere Pülümür’ün Kırmızı Köprü (Kızıl Köprü) civarına kadar geldikleri ve Tunceli halkının kahramanca mücadelesi sonucu püskürtüldüğü konusuna yer verilmemiştir.

 

Umarım bu haber vasıtasıyla en azından bu yıl (2017) yeniden yazılmaya başlanacak lise tarih ders kitaplarında Tunceli halkının Ruslara karşı yaptıkları mücadele yerini alır.

Kitap Tarihin Sessiz Dili Damgalar

Bu eser 2014 yılında Türkçe ve İngilizce olarak basıldı. 14 ülke ve 10 özerk cumhuriyette saha araştırmaları yapılarak, 18 yılda hazırlanan kitapta, en çok kullanılan 208 damganın çizimi yapılarak, damgalar dizini oluşturulmuş ve araştırma alanından 579 fotoğraf kullanılmıştır.

Etnografya Eserlerinin Önemi

Geleneğin önemli temsilcileri olan etnografya eserlerinden mezar taşları ve halı-kilimler adeta sosyal bilim araştırmalarında en yalın ve en önemli kaynakları meydana getirirler. Çünkü onların yapıcıları halktır. Halk kültürü ise en ez etkileşim sonucu ortaya çıkar. Ayrıca halkın geleneği, kültürel dokunun en sık dokunduğu alan olmakla beraber, son derece muhafazakâr bir yapıya da sahiptir. Bundan dolayı, bir kültürün en muhafazakâr ve kalıcı unsurlarını doğum, evlilik, ölüm, mezar taşları gibi etnografya eserlerinde görmek mümkündür.

Tarihteki ilk ve en eski koç-koyun başlı mezar taşları geleneğin önemli temsilcileri olan etnografya eserlerinden mezar taşları ve halı-kilimler adeta sosyal bilim araştırmalarında en yalın ve en önemli kaynakları meydana getirirler. Çünkü onların yapıcıları halktır. Halk kültürü ise en ez etkileşim sonucu ortaya çıkar. Ayrıca halkın geleneği, kültürel dokunun en sık dokunduğu alan olmakla beraber, son derece muhafazakâr bir yapıya da sahiptir. Bundan dolayı bir kültürün en muhafazakâr ve kalıcı unsurlarını doğum, evlilik, ölüm, mezar taşları gibi etnografya eserlerinde görmek mümkündür.

Koç-koyun başlı mezar taşlarının ilk örnekleri 1722’de, D. G. Messerschmidt ve F. I. Strahlenberg tarafından Minusinsk bölgesinde 5 tane bulunmuş ve bunlar tarihi M. Ö. 1000 olarak ifade edilmiştir. Sonraki çalışmalarda Hakasya’nın başka yerlerinde çok sayıda koç-koyun başlı mezar taşları bulunmuş olup, bunlardan iki tanesi Barnaul diğerleri ise Abakan ve Minusinsk müzesindedir.

Strahlenberg, koç-koyun başlı mezar taşlarının Minusinsk Tatarlarının kültü olduğunu ifade eder. Çin kaynaklarında da koç, koyun, at ve insan heykellerinin eski Türklere ait olduğu belirtilir.
Doç. Dr. Mustafa Aksoy
Marmara Üniversitesi

Relevante Artikel

Back to top button
Fonds Soziales Wien
Cookie Consent mit Real Cookie Banner