Süpermarket devinden hükümete “enflasyon” çağrısı

Viyana. Avusturya’yı sarsan enflasyon dalgası ekonomik çevreleri derinden sarsmaya devam ediyor. Süpermarket devi Spar da enflasyon krizinden payını aldı.

Federal hükümetin attığı adımlardan memnun kalmayan CEO Fritz Poppmeier, Başbakan Karl Nehammer’e (ÖVP) ve federal hükümete öfke dolu bir mektup yazdı. Mektubunda, „SPAR Österreichische Warenhandels-AG (‚SPAR‘) – Avusturya’nın en büyük işverenlerinden ve önde gelen gıda perakende şirketlerinden biri olarak – bu temel soruna çözüm bulmaya yardımcı olmak için kendisini sosyal bir yükümlülüğe sahip olarak görüyor“ ifadelerine yer veren Poppmeier, hükümete “enflasyonla mücadele” konusunda çeşitli öneriler de sundu. Şirketlerin enerji maliyeti sübvansiyonu ve ilgili yasada somut iyileştirmeler için çağrıda bulunan Poppmeier, aynı zamanda iyileştirme önerilerini de masaya koydu.

“CEO, sübvansiyon limitinden rahatsız”

Her şeyden önce, Poppmeier, sübvansiyon miktarındaki bir üst sınırdan ve kuruluşlardan ziyade şirketlere yönelik bir kısıtlama yapılmasından rahatsız olduğunu „İlk duyurularda, kompakt bir şekilde organize edilmiş şirket grupları (bizim durumumuzda birkaç büyük şirkette ticaret ve üretim) için şirket düzeyinde başvuru fırsatı olmaması ve şirket başına 400 bin Euro’luk üst finansman limiti nedeniyle büyük bir dezavantaj görüyoruz” ifadeleriyle ortaya koydu. Ayrıca, Yönetim Kurulu, şirketler adına enerji maliyetleri için 8 milyon avroluk bir sübvansiyona da karşı çıkıyor: „Bu 8 milyon Euro’luk limit bu nedenle keyfi bir hükümdür ve hiçbir şekilde direktife dahil edilmemelidir. Sonuçta, şirketler grubun ‚rastgele‘ örgütlenmesi nedeniyle daha yüksek bir sübvansiyondan dışlanıyor ve bu da rekabetin bozulmasına yol açıyor.“

Ayrıca Poppmeier, finansman süresinin en azından yıl sonuna kadar uzatılması çağrısında bulunuyor. „Fonlamanın Şubat’tan Eylül 2022’ye kadar sınırlandırılması bizim için tamamen anlaşılmaz. Sonrasında enerji maliyetleri yüksek kalacak ve başlangıçta UEZG’de finansmanın yıl sonuna kadar bu şekilde olması amaçlandı“ diyor. Ayrıca düzenlemenin 2023 için de geçerli olması gerekiyor” diye ekliyor.

„Başvurular çok karmaşık“

Üçüncüsü, öfkeli mektupta, finansman başvurusunun basitleştirilmesi çağrısında bulunuyor. „Başvuru için gerekli önceden bilinen veriler ve hesaplamalar karmaşıktır ve bazen kısa sürede elde edilmesi zor“ diyen Poppmeier’in önerisi ise şöyle: „Diğer AB ülkeleri burada çok daha pragmatik, örneğin, yüzde 30 veya daha fazla maliyet artışlarının sübvanse edildiği ve sübvansiyonun doğrudan bir aylık veya üç aylık vergi ödemelerinden (KÖSt, ayrıca LSt) düşülebildiği İtalya’ya bakın.“

„AWS’ye kayıt, Ekim ayının sonundan Kasım ayının ortasına kadar mümkün olacak, ardından şirket resmi başvuru teslimi için bir süre hakkında bilgi alacak. Raporlara göre, bu en geç 2022 Aralık ortasına kadar mümkün olmalı. “ ifadeleriyle Spar patronu kısa başvuru süresinden rahatsız olduğunu dile getiriyor. 30 Haziran 2023’e kadar olan başvuru döneminin çok daha mantıklı olduğunu, çünkü o zaman onaylanmış bir yıllık mali tablonun da mevcut olacağını ve çeşitli hesaplamaların daha kolay ve verimli bir şekilde yapılabileceğini vurguluyor. Ayrıca, her şirket, finansman hakkını da kanıtlayabilecek bir sübvansiyon almalıdır.

„AB’nin devlet yardımı seçeneklerinden faydalanılmalı”

„Ayrıca neden vergi dairesi aracılığıyla işlem yapılamadığını kendimize soruyoruz. Covid fonlamasında bile, fonlamanın özel hukuk fonlama sözleşmeleri yoluyla işlenmesi, yüksek düzeyde yasal belirsizliğe ve ayrıca işlemede dezavantaj ve verimsizliklere yol açtı“ diyerek dördüncü noktayı vurguluyor.

Son bir nokta olarak, şirketlerin enerji krizinden kaynaklanan zararları önceki kârlarla dengelemesine olanak tanıyacak „zararın geri alınması“ gibi eşlik eden vergi önlemlerinin lehinde konuşuyor. Poppmeier, „Ayrıca, vergi ödeyen şirketlere, enerji tasarrufunun ‚önemli ölçüde parasal olarak‘ ödüllendirilmesi ve herhangi bir önlem ve enerji tasarrufu önlemi almayan şirketlere sübvansiyon yapılmaması için teşvikler verilmesi mantıklı olacaktır“ diyor.

“Enerji krizi ve mevcut yasal durum nedeniyle, tüm ülke ekonomisi gibi, aile tarafından işletilen birçok tasarruf piyasası da tehdit altında. Olumsuz sonuçlar yalnızca etkilenen şirketler için değil, bir bütün olarak Avusturya ekonomisi ve yerel arz için de yıkıcı olacaktır“ diyen Poppmeier, bu nedenle hükümete „AB’nin devlet yardımı seçeneklerinden faydalanması ve böylece enerji krizinin sonuçlarını etkin bir şekilde yumuşatması“ çağrısında bulunuyor. (yenivatan.at)