AİHM, Doğu Perinçek'e verilen cezayı haksız buldu!

Agos Gazetesi ilgili haberi, „Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Daire’nin verdiği karar nihaidir ve taraflar için bağlayıcıdır. Dava sonucunda İsviçre’nin ceza yasasını değiştirmesi gerekecek “ sözleri ile okuyucularına duyurdu.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Daire’de yeniden görülen ‚Perincek-İsviçre‘ davasında mahkeme, 7’ye karşı 10 oyla İsviçre’nin kararının ifade özgürlüğünü ihlal ettiğine hükmetti. AİHM 2’inci Daire de 2013 yılında benzer bir karar vermiş ve İsviçre kararı Büyük Daire’ye taşımıştı.  Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 1915 olaylarını ‘soykırım’ değil, ‘katliam’ olarak tanımlayan Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’e ceza veren İsviçre’yi haksız buldu. . Türk Dışişleri Bakanlğı ise haberi, „Tarihin ve hukukun siyasi amaçlarla istismarına gereken cevabı vermesi bakımından önemli bir dönüm noktası“ olarak nitelediği kararı memnuniyetle karşıladığını açıkladığı öğrenildi. İsviçre yerel mahkemelerinde Perinçek’e ilk davayı açarak süreci başlatan İsviçre-Ermenistan Derneği’nin AİHM Büyük Daire’nin kararına tepki gösterdi ve bir basın toplantısı düzenledi. Davaya müdahil olan Ermenistan ise ‘soykırım’ tezi üzerinden AİHM’yi ikna etmeye çalışmıştı.

AİHM’nin 28 Ocak’ta Strasbourg’da tarafları dinlediği duruşmaya Perinçek ve İsviçre’nin dışında Türkiye ve Ermenistan da müdahil olarak katılmıştı. Perinçek, İsviçre’nin iddia ettiği gibi Ermenistan halkına yönelik ırkçı ifadeler kullanmadığını, 1915 yılında bir katliamın yaşandığını; fakat bunun soykırım olmadığını düşündüğünü söylemişti. Davaya müdahil olan Ermenistan ise ‘soykırım’ tezi üzerinden AİHM’yi ikna etmeye çalışmıştı.

Ermeni Cemaati’nin yayın organı Agos’un haberine göre iki avukat açıklamasında, „Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin, Doğu Perinçek ile İsviçre arasındaki davaya müdahil olan Ermenistan hükümeti adına sunduğumuz argümanları onaylamış olmasından dolayı mutluluk duyuyoruz. Karar, Ermenistan için bir zaferdir.AİHM, şiddete çağrı yapmadığı ve ırkçı nefret yaymadığı takdirde ifade özgürlüğünün kısıtlanmaması gerektiğine hükmetti. Bu sebeple, Perinçek, İsviçre yetkilileri tarafından yargılanmamalı zira kendisinin Türkçe dilinde yaptığı çığırtkanlığın, İsviçre’deki toplumsal bütünlüğe ve etnik kimlikler arası ilişkilere bir etkisi bulunmuyor“ dedi.

AİHM, 2013′ün Aralık ayında, Doğu Perinçek’in İsviçre aleyhine 2008′de yaptığı başvuruyu karara bağlamış ve Perinçek’i haklı bulmuştu. Doğu Perinçek, 2005 yılında, Ermeni soykırım iddialarının inkarını yasaklayan İsviçre’de, ‘Soykırım uluslararası yalan’ demesi üzerine Lozan Mahkemesi tarafından ‘ırkçı ayrımcılıktan’ suçlu bulunmuştu. Perinçek, kararı 2008 yılında AİHM’ye taşımıştı.AGOS Gazetesi’nin verdiği haber göre AİHM Büyük Daire’nin ‚Perinçek-İsviçre‘ davasında verdiği karar ifade özgürlüğünün sınırları ve nefret söylemi konularında önemli bir emsal oluşturacak. Strasbourg’da görülen bugünkü duruşmada, davaya müdahil olan Ermenistan’ı, Ermenistan Başsavcısı Gevorg Kostanyan ve Avustralyalı avukat Geoffrey Robertson temsil etti. Ermenistan’ın hukuk ekibinde bulunan ünlü avukat Amal Alamuddin Clooney, duruşmaya katılmadı.

Mahkemeye eşi Şule Perinçek, Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan’la gelen Doğu Perinçek karar sonrası açıklamalarda bulundu. Anadolu Ajansı’nın haberine göre, Perinçek şöyle konuştu: „Avrupa’da düşünce hürriyeti uğruna yüzyıllarca büyük mücadeleler verildi. Başka bir karar da zaten hiçbir zaman beklenemezdi. Galile’nin dediği gibi Dünya, Güneş’in etrafında ve kendi etrafında dönüyor. Biz de o büyük özgürlükçülerden aldığımız cesaretle, milletimizin özgürlük tarihine dayanarak Dünya’nın döndüğünü söylüyorduk.“

Agos Gazetesi haberi nasıl verdi ?

Türkiye´de Ermeni Cemaati´nin sesi olarak bilinen Türkçe dilinde yayınlanan ciddi Agos Gazetesi’nin Fatih Gökhan Diler imzalı haberin tek taraflı yayıncılık yapmamak adına aşağıda okuyucularımızın dikkatine sunuyoruz

Nasıl başladı?

Doğu Perinçek, 2005 yılında İsviçre’de katıldığı konferanslarda, 1915 ve sonraki yıllarda Ermeni halkına yönelik soykırım suçu işlendiğini inkâr edip Ermeni Soykırımı’nın „uluslararası bir yalan” olduğunu söylemişti. İsviçre-Ermenistan Derneği ise Doğu Perinçek hakkında suç duyurusunda bulunmuş, İsviçre mahkemeleri de Perinçek’in beyanatlarının ırkçı eğilimler içerdiğini ve tarihe ilişkin tartışmalara katkıda bulunmadığını tespit ederek kendisini suçlu bulmuştu.

Doğu Perinçek ise Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifade özgürlüğünü tanımlayan 10’uncu maddesine dayanarak davayı AİHM’ye taşımıştı. AİHM 2’inci Daire davaya ilişkin 17 Aralık 2013’te verdiği kararda, oy çokluğuyla, 10’uncu maddenin İsviçre mahkemeleri tarafından ihlal edildiğine hükmetmişti.

Gerekçeler nelerdi?

AİHM 2’inci Daire, kendisine yapılan başvurunun, Ermeni halkını hedef alan eylemlerin gerçek olup olmadığına veya hukuken soykırım olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceğine ilişkin olmadığını açıkladı.

2’inci Daire’nin karar metninde, ‘soykırım’ ayrıntılı bir şekilde tanımlanarak, bunun hukuki bir kavram olduğuna dikkat çekiliyor. Karara gerekçe olarak 1915 olaylarının hukuki tanımıyla ilgili akademik camiada genel bir uzlaşma olmadığı belirtilmişti. Mahkemenin kararına göre, bu ‘hararetli tartışma’da Perinçek kendi görüşünü dile getirerek ifade özgürlüğü hakkını kullanmış oluyor.

İtirazlar neler?

Uluslararası Soykırım Araştırmacıları Birliği, bir açık mektupla, Ermeni Soykırımı’na ilişkin akademik camiada herhangi bir tartışmanın olmadığını ve alınan kararın ifade özgürlüğüne değil, inkârcılığa hizmet ettiğini ifade etti.

Holokost-Ermeni Soykırımı karşılaştırması

AİHM 2’inci Daire’nin Perinçek-İsviçre davasında açıkladığı gerekçeli kararda, soykırımın inkâr edilmesiyle nefret ve düşmanlığın kışkırtılması arasındaki yapısal ilişkiye vurgu yapılıyor. Soykırım inkârı, doğrudan doğruya ayrımcı bir davranış olarak kabul ediliyor. AİHM, bu görüşe paralel olarak, kararında “Holokost’un inkârı bugün antisemitizm düşüncesinin birincil taşıyıcısıdır” hükmüne yer verse de, Perinçek’in konuşmasının “Ermeni halkına karşı nefret oluşturacak nitelikte” olmadığı sonucuna vardı. Mahkemeye göre, “1915’te meydana gelen trajik olayların” soykırım olduğunu inkâr etmek, Holokost’un soykırım olduğunu inkâr etmek kadar büyük sonuçlar doğurmayacaktır.

Karar bağlayıcı

Büyük Daire’nin verdiği karar nihaidir ve taraflar için bağlayıcıdır. Dava sonucunda İsviçre’nin ceza yasasını değiştirmesi gerekecek.

Yurt dışı yasağı kaldırıldı

Ermenistan ve Türkiye’nin de müdahil olduğu davanın ilk duruşması için Doğu Perinçek hakkındaki yurt dışı çıkış yasağı İstanbul 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kaldırılmıştı.

İHD ve Hafıza Merkezi: „İnkar Türkiye’de nefret yayıyor“

İHD ve Hafıza Merkezi müdahil olarak mahkemeye verdikleri metinde, Perinçek’in açıklamasının sadece İsviçre’deki Ermenilere etkisini hesaba katarak karar aldığını belirterek, Perinçek’in beyanatlarının Türkiye’de nefret söylemini yaydığını belirtti. İki müdahil sivil toplum örgütü, ifade özgürlüğünü ele alan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10’uncu maddesinde mağdurların etkilenmesi unsuru göz ardı edildiğini ifade edip Doğu Perinçek’in Talat Paşa Komitesi’yle beraber faaliyetlerini görüşlerine ekleyerek, Perinçek’in yaptıklarının doğrudan Türkiye’deki Ermenilere karşı ayrımcılığa yönelik olduğunu söyledi.

Hürriyet Gazetesi haberin şu tarafını okuyucularına duyurdu

DAVANIN ÖZÜ DÜŞÜNCE VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ

Perinçek savunmasında, Osmanlı Devleti’nin Ermenileri toptan yok etmek amacıyla hareket etmediğini belirterek, „I. Dünya Savaşı’nda karşılıklı olarak ölümler ve zorla göç olmuştur. Ermenilerin acılarını her zaman paylaştım. Ermenilerin kültürümüze katkılarını vurguladım. Ermeni probleminde büyük devletleri sorumlu tutuyorum“ ifadelerini kullanmıştı. Oturumda söz alan ve Perinçek adına konuşan avukat Mehmet Cengiz, davanın özünün düşünce ve ifade özgürlüğü olduğunu söylemişti. Cengiz, „Perinçek hakkında ırkçılık ve nefret suçu açısından açılmış bir dava yoktur. Irkçı söylem ve nefret suçu bu davanın konusu değildir“ diye konuşmuştu. Avukat Cengiz, Perinçek’in trajik 1915 Olayları’ndaki katliamları ve sürgünleri reddetmediğine dikkat çekerek, müvekkilinin olayların hukuki bakımdan soykırım olarak kabul edilemeyeceğini savunduğunu ve kaynağının tamamen hukuki olduğunu belirtmişti.

Ermenistan´nın avukatları ne dedi ?

Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Doğu Perinçek lehine verdiği kararı konuşurken bir açıklama da davada Ermenistan’ın avukatlığını yapan Amal Clooney ve Geoffrey Robertson’dan geldi. İki isim davada karar Perinçek lehine çıksa da asıl kazananın kendileri olduğunu iddia ettiler. İki avukat Perinçek hakkında ise „Perinçek, o çok istediği kahramanlık mevkisine oturmaması gereken bir provokatördür. Mahkemenin, kendisinin talep ettiği 120 bin euro tazminatı reddettiğini ve kişisel adli harcamaları da dahil ona hiçbir ödenek aktarmadığını belirtiriz.“ ifadelerini kullandı.

PERİNÇEK’E „PROVOKATÖR“ SUÇLAMASI

„Karar, aynı zamanda Ermenilerin haklarının ve haysiyetlerinin Avrupa yasalarınca itibar edilip korunacağını gösteriyor. Bu haklara, Osmanlı Türklerinin, ulusun nüfusunun yarısından fazlasını imha etmesiyle oluşan toplumsal kimliğin tanınması da giriyor. (Paragraf 227)“ diyen iki avukat Türkiye ve Perinçek’i şöyle hedef aldı:

Mahkemenin ifade özgürlüğünün önemiyle ilgili verdiği kararların, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde ifade özgürlüğüyle ilgili en kötü sicile sahip ülke olan Türkiye için önemli sonuçları olacak. Türkiye bundan böyle Hrant Dink gibi, Ermeni Soykırımı’yla ilgili gerçekleri yazarken TCK’nın 301’inci maddesindeki ‚Türklüğü aşağılamaktan‘ yargılanmasını meşru gösteremeyecek. Bu yargılamalar, Perinçek davasında yorumlandığı şekilde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifade özgürlüğünü garanti altına alan 10’uncu maddesine tamamen aykırıdır. Türkiye’yi 301’inci maddeyi kaldırmaya ve bu maddeye dayanarak yürütülen hastalıklı yargılamaları sonlandırmaya çağırıyoruz.

Perinçek, o çok istediği kahramanlık mevkisine oturmaması gereken bir provokatördür. Mahkemenin, kendisinin talep ettiği 120 bin euro tazminatı reddettiğini ve kişisel adli harcamaları da dahil ona hiçbir ödenek aktarmadığını belirtiriz.“

NE OLMUŞTU

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek Strazburg’da AİHM Büyük Daire’de görülen “Ermeni soykırımı“temyiz davasını kazandı. Karar bugün sabah saatlerinde görülen duruşmada açıklandı. Kararla „Ermeni soykırımını iddiaları“nı reddetmek suç olmaktan çıktı. Karar, Avrupa’da „Ermeni soykırımı iddiaları“nı kesin olarak tanıyan ülkelere darbe oldu. Zira AİHM’in verdiği bu nihai karar, 42 Avrupa Konseyi üyesi devleti doğrudan, diğer devletleri ise uluslararası hukuk açısından bağlıyor. Böylece „Ermeni soykırım iddiaları“, „Yahudi soykırımı“ gibi bilimsel kesinlikle değerlendirilemeyecek. Perinçek“Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır“ dediği için yargılanmıştı. İsviçre’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. maddesinde yer alan ifade özgürlüğünü ihlal ettiğinin vurgulandığı karar, 7’ye karşı 10 oyla verildi. Ayrıca 1915 olaylarının Yahudi soykırımıyla benzetilmeyeceğine vurgu yapıldı.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in İsviçre’de 2005 yılında verdiği konferanslarda, “Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır” demesi üzerine bu ülke yargısınca ‘ırkçı ayrımcılık’ gerekçesiyle cezaya çarptırılmıştı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ise ‘ifade özgürlüğü’ vurgusu yaparak İsviçre’yi haksız bulmuştu. Bunun ardından İsviçre Hükümeti’nin talebi üzerine temyiz süreci başlamıştı. Duruşmada Ermenistan tarafının avukatlığını George Clooney’nin eşi Amal Alamuddin Clooney üstlenmişti.

Relevante Artikel

Back to top button
Fonds Soziales Wien
Cookie Consent mit Real Cookie Banner