Akbelen talan ediliyor! Bizon Murat isyan etti: “İnsanıyla birlikte doğa kıyımı yapılıyor“

Muğla. Muğla’nın Milas ilçesinde bulunan Akbelen Ormanı’nda ağaç katliamına karşı başlayan direniş sürünüyor. İkizköy başta olmak üzere bölge halkının başlattığı direnişe, Türkiye’nin dört bir yanından yaşam savunucuları destek verdi. Destek için bölgeye giden isimlerden biri de efsane sokak müziği gruplarından Siya Siyabend’in kurucularından “Bizon Murat” lakaplı Murat Serhasi Toktaş oldu.

Limak Enerji ile İçtaş Enerji’nin (İbrahim Çeçen Holding) ortak termik santral yatırımı Yeniköy-Kemerköy Enerji tarafından işletilmekte olan maden sahası, doğal hayatla birlikte yeraltı su kaynaklarını da tehdit ediyor. Bunun kuraklık etkisi de düşünüldüğünde Milas ilçesi yanı, Türkiye’nin en turistik ilçesi Bodrum’un yaşadığı su sıkıntısını arttıracağı tartışılıyor.

TBMM Genel Kurulu’nda CHP’nin çağrısıyla Akbelen Ormanı’nın maden sahasını genişletmek amacıyla yok edilmesine ilişkin 8 Ağustos’taki olağanüstü toplantıda, Genel Görüşme açılması önergesi AKP-MHP’nin oy çokluğuyla reddedilmişti.

Köylüler, CHP’li TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca’nın eşliğinde AKP’li TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile görüşmelerine rağmen toplantıda, iktidardaki Cumhur İttifakı’nca „terörist“ suçlaması ardından „marjinal“ olarak suçlanmıştı. Yine de aralarında söz konusu maden sahası gerekçesiyle yakın geçmişte yok olmuş Işıkdere Köyü’nün eski sakinleri olan İkizköylüler, doğa savunucusu eylemciler ve meslek-sivil toplum örgütleri desteğinde protesto eyleminde.

Akbelen Ormanı’ndan geride kalmış zeytinlikleri ve verimli toprak örtüsünü koruma çabasına karşılık AKP Hükümeti’nin talimatıyla kolluk güçleri koruması altında özel maden şirketi ise çalışmasına devam ediyor.

Müziğiyle Akbelen için yakarıyor, isyanıyla millete sesleniyor: Vatana ihanet ediliyor

Sokak müziğinde efsanevi isimlerden birisi kabul edilmekte olan „Bizon Murat“ lakaplı Murat Toktaş, Akbelen Ormanı’nın kıyısında İkizköy sakinleriyle birlikte günlerdir nöbet eylemindeki doğa savunucularından birisi.

Son olarak yönetmen Kazım Kızıl’ın görüntüsünü paylaştığı üzere Akbelen için nöbet eyleminde bir başka müzisyen Burcu Demirok ile birlikte müziğiyle de durumu anlatmaya çalışan Bizon Murat, VOA Türkçe’ye konuştu.

Demokratik herhangi bir ülkede böylesi doğa katliamı söz konusu olduğunda askerlerce maden şirketine müdahale edileceğini kaydeden Bizon Murat, Akbelen’de ise halka manen ve bedenen adeta işkence edildiği görüşünde.

Müzisyen Murat Toktaş, „Böyle bir vatana ihanet suçunu yargılayacak mahkeme bile yok. Her fırsatta iman hakkında, Müslümanlık hakkında, vatan hakkında, millet hakkında naralar atan insanlar neredeler? Vatan dedikleri toprağa el koymuş bir şirket var. Ve kapitalize gebe kalmış bir siyaset var. Ve bunun karşısında sadece öğrenciler, çocuklar vicdan azabı çeken insanlar buradalar. Bu millet nerede arkadaşlar? Bu millet buraya bugün gelmeyecekse ne zaman gelecek? Ne zaman gelecek? Insan öldürürler gelmezsiniz. Hayvan öldürürler, gelmezsiniz. Ağaç keserler, gelmezsiniz. Köylüyü gasp ederler, gelmezsiniz. Bu ne biçim bir millet ya“ tepkisini gösterdi.

„Bu Türk Milleti ne zaman ayağa kalkacak? Uğruna ölünecek toprak bu topraklar“

Geçmişte tüberküloz rahatsızlığını güçlükle geride bırakarak sağlığına kavuşan Murat Toktaş, Akbelen’de yaşananlara birebir tanıklık ettikçe yeniden hastalandığını aktardı.

Özellikle kolluk güçlerince köylülere ve doğa savunucusu insanlara yapılan biber gazıyla sert müdahaleleri anımsatan Toktaş, „Adamlar ellerine geçirdiklerini öyle bir hınçla dövüyorlar, öyle bir hınçla yaralıyorlar ki. Yani ya böyle bu ne? Bu tarihe geçecek bir şey arkadaşlar ya. Kartellerin, troistlerin yaptığı şeyler içinde tarihe geçecek bir şey bu ya. Ya Kürt diye gidiyorsun, orada öldürüyorsun, dövüyorsun. Türk Mehmet’in toprağına burada çöküyorsun. Seni devlet diye başımıza koyduk. Başımıza ediyorsun. Türk milleti arkadaşım. Nerede nerede? Bu millet nerede ya? Böyle rezillik olur mu ya? Böyle rezillik olur mu ya? Bu rezillik bu ya“ diye isyan etti.

Akbelen Ormanı’nda dört yıldır kıyım yaşandığını ve buna karşı köylülerce direnç gösterilmeye çalışıldığını anımsatan Bizon Murat, „Ya ortada öylesine dehşet bir yıkım var. Öylesine anayasa tanımazlık, öylesine kanun tanıma, kendi koyduğu kanunu tanımıyor adam ya. Ya ortada var ya mantık, ahlak, hiçbir kırıntısı yok ya. Ya burada tuttukları askerleri güneşin ortasında cayır cayır yakarken askerlerle konuşunca ağlayanlar oluyor. Ağlayanları ayırıyorlar onlardan. Ya böyle bir şey var ya, görmedi bu cumhuriyet ya. Böylesini görmedin yani. Insana kıydıklarını gördü ama insanla beraber hepsine birden böyle bir kıyım görmedi yani. Gerçekten sinirlerim çok bozuk“ diye anlatırken göz yaşlarına hakim olamadı.

Jandarma komuta kademesine de zaman zaman seslendiklerini kaydeden Bizon Murat, „Komutan, vatan diye uğruna adam öldürmeyi, göze aldığın toprak bu toprak. ağaç, bu ağaç, o insanlar, bu insanlar ikilik katıp, riya katıp insanları böldüğünüz, kafalarını böldüğünüz ülke bu ülke. Bu nasıl bir psikolojik harp tekniğidir arkadaş? Her gün burayı çevirip buradaki bir avuç vicdanlı insanı kendi cehennemlerine gömüp bu cennetin ortasında cehennem yaratmak nasıl bir kafadır ya“ diye isyan etti.