Zarif Başbakan Bierlein’den dostça karşılama

Birol Kılıç/Analiz/Viyana

Avusturya  geçici hükümetinin Başbakanı olarak görev yapan Brigitte Bierlein Viyana’da görev yapan kırka yakın önemli yabancı basın mensubu temsilcisini özel bir davetiye ile Başbakanlık’ta kabul etti.

Avrupa Birliği, Yakın Doğu, Rusya Ukrayna , Türkiye ve Avusturya iç siyaseti başta olmak üzere ilkokullarda türban davasının Avusturya Anayasa Mahkemesine gelmesi alanındaki  son gelişmeler hakkında ki sorulara „of the record“ olmak üzere kısa ve öz cevap  veren Başbakan Bierlein’ın heyecanlı olduğu gözlemlendi.

 

Avusturya’da  ilk kadın Anayasa Mahkemesi Başkanlığı görevini sürdürürken ÖVP(Kurz)-FPÖ(Strache)  hükümetinin IBIZA Strache skandal videosu ile düşmesinden sonra Cumhurbaşkanı Van der Bellen’in “ Ülkeniz hizmet için sizi bekliyor sayın Anayasa Başkanımız”  teklifini alması üzerine 29 Eylül 2019’da yeni genel seçimler sonrası oluşacak hükümete kadar 3 Haziran 2019 tarihinde, üzerine alan Başbakan Brigitte Bierlein şu anda en çok sevilen kadın siyasetçi olarak tarihe geçmiş durumda.

3 Haziran 2019 tarihinde hükümet üyelerini daha çok tecrübeli bürokratlardan kurduğunu ifade eden yetmiş yaşında dinç ve genç görünüşü ile dikkat çeken Başbakan Bierlein, “ Geçici hükümet geçicidir. Bizim hedefimiz Avusturya halkının oylarıyla seçilecek Avusturya Parlamentosu üyeleri ve partileri arasından çıkacak hükümet kurulana kadar sakin ve objektif olarak hükümet ve devlet işlerini yürütüp yeni hükümete görevimizi fazla ön plan çıkmadan teslim etmektir.” dedi.

Hukuk eğitimini 22 yaşında en kısa sürede bitirerek Doktor unvanını alan Başbakan Bierlein bir kadın olarak Avusturya’nın en genç savcı, hâkim ve en üst Yüksek Mahkemeleri’nde ki görevlerinden sonra Avusturya Anayasası Başkan Yardımcı üyeliğine 2013 yılında seçildi.  2018 yılında  ise Anayasa Mahkemesi Başkanlığına seçilen Başbakan Bierlein olağanüstü zarafeti, inceliği sade ve öz bakımlılığı, dinamik feminin görünüşüyle dikkat çekerken kendine güveni, samimi ve sıcak güler yüzü ve içtenliği ile  tüm basın temsilcilerinin sempatisini kazanmasının yanında kendine has kişiliği ve özellikle yaşına uygun birçok incelikler ile dolu moda anlayışıyla herkesi adeta büyüledi.

Başbakan Bierlein ile yaklaşık bir buçuk saat süren soru ve cevaplarda özellikle bir sorumuza verdiği samimi cevaptan sonra ayaküstü vedalaşırken kendisini İstanbul’a  “ Güçlü ve örnek Kadınlar” konusunun da ele alınacağı  Uluslararası bir konferansa şeref konuğu olarak  davet ederken gösterdiği ilgi bizleri mutlu etti. Kendilerinin Türkiye’ye gösterdiği bu samimi ilginin modern Türkiye’nin kadınlarına gösterdiği saygı ve meraktan olduğunu düşünüyorum.

Başbakan Bierlein daha sonra kırka yakın basın mensubuna tek tek veda ettikten sonra özellikle Avusturya Başbakanlığı tarihini anlatan bir tarihçi ile tüm önemli Başbakanlık odalarının gezilerek, anlatımlarla Avusturya’yı anlamanın önemli olduğunun altını çizdi.

Protestan ve Yahudiler Başbakanlık’da Maria Therese ile niye anı resmi çektirmezler ? 

Avrupa’nın yüz yıllık ve otuz yıllık savaşları olmak üzere tarihinin yazıldığı Avusturya Başbakanlığın`da odalarını bir saat dolaşırken verilen bilgilerin detayları yanında korkmadan bir başbakanlık memuru tarihçi tarafından eleştirel ama hakikate sadık kalınarak anlatılması dikkat çekti.  Maria Therese yağlı boya  altında anlattığı toplu bilgiler tarih içinde sanki saklanmak isteyen gerçeklerin su üstüne çıkarılıp yazılması idi. Maria Therese’nin Avusturya’da şu anda eğitim alanında  reformların aslında anası olduğunun altını çizen tarihçi, „Maria Therese farklı bir mezhebden olan Protestan Hiristiyanların düşmanı olarak onların okuma yazma öğrenip Katolik Hiristiyanlara rakip olmasını uzun yıllar engelledi. Kendisi ayrıca açık bir antisemit yani Yahudi  düşmanı idi. O yüzden Başbakanlığa bu gün gelen bilinçli Protestan ve Yahudiler kesinlike Maria Theresia‘ nın bu resmi altında fotoğraf çektirmezler.“ dedi.  Metternich ve Maria Therese anlatımları Avusturya’yı anlamak için aslında bir zorunluluk olsa gerek.

Avusturya Başbakanlığın’da karşılaştığım Türkiye’den satın alınmış halı 

Bizim „Orient und Okzident: Begegnungen und Wahrnehmungen aus fünf Jahrhunderten“ ( Doğu ve Batı: 500 yıllık karşılaşma ve algılama“ (I) adlı 800 sayfalık eserimizi Avusturya Bilim Akademesi önderliğinde 24 Bilim İnsanı ile yayınlamamız boşuna değilmiş.   Bu anlamda bir karşılaşma Avusturya Başbakanlığı’nda bir Türk halısı ile oldu.  1988 yılından bu yana girip çıktığım Avusturya Başbakanlığı’nda ki  bu halı 2000 yıllarında eskisini korumak amacı aynısı olacak şekilde tedarik edilmiş.  Şu anda Avusturya Başbakanlığı’nın Basın konferanslarının yapıldığı ünlü salonda  bulunan bu büyük halının Iran’dan değil niye Türkiye’den yüzbinlerce Avro verilerek alınmasının hikayesi ise dikkat çekici idi.

„Diplomatische Akademie“ İstanbul’da ilk kuruluşunun sonunun nedeni:  Gulâmperestlik, İç oğlancılık, Eşcinsellik

Şu anda „Diplomatische Akademie“  diye bilinen ünlü Akademi’nin  MariaTherese  tarafından aslında 1754 yıllarında Viyana’da  değil ilk başta İstanbul’da kurulmuş olduğunu ayrıca öğrendik.
Elçiye zeval olmaz. Duyduklarımızı saydamlık gereği yazacağız.

Hiç bir yerde okumamış ve duymamıştım.

İstanbul niye ve İstanbul’dan bu kaçış niye ? „K. k. Akademie für Orientalische Sprache“ diye kurulan bu Akademi´nin adından anlaşılacağı üzere Avusturya Macaristan Imparatorluğu’nun özellikle Maria Theresia  zamanında ihtiyaç olan ve bir dünya gücü olan Osmanlı’ya karşı başta Türkçe, Osmanlıca, Fars ve Arap dillerini anlayan diplomat, memur ve casusların yetiştirilmesi.

Başbakanlıkta tarihçi Maria Theresia resminin altında sözünü esirgemeden Uluslarası ünlü basin mensupları önünde anlatıyor;

Maria Therese bir Yahudi düşmanı olarak artık Osmanlı’dan devşirdikleri Yahudi diplomatları ve memurları istemiyormuş.

Yunan asıllıları ise Ortodoks Hiristiyan oldukları için istemiyor.

Protestanları ise hiç istemiyor. Elinden gelse bir bardak su vermiyecek.

Kendi tebası am özellikle Katolik Hiristiyan asıllı vatandaşları arasından çıkan genç parlak erkek çocukları Türkçe ve Osmanlıca öğrenerek yetişsin ve devlete hizmet amaçlı diplomat, memur ve casus olarak çalışsın fikri onun dönenimin fikri.

Bu dilleri ve kültürü en iyi öğrenecekleri yer  ise Osmanlı‘ nın o zaman  Konstantiniye diye bilinen başkenti İstanbul.

Maria Therese akıllı ve Osmanlı ile ilişkilerini zaten 1683 Viyana bozgunundan sonra Osmanlı’nın duraklama devrine girmesi ile iyi tutmuş.

O zaman görüyorlarmış 1683 Viyana bozgunundan sonra Osmanlı’nın gerek ekonomik, eğitim gerek bilim alanında Avusturya Macaristan oldukça  gerisinde kaldığını.

Avusturya Macaristan İmparatorluğu Viyana’dan ensesinde yüzyıllarca boza pişiren Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşe geçeceğini iyi hesaplayan Maria Therese ekibi batacak gemiye mal bulmuş mağribi  gibi saldırmak yerine Osmanlı’nın dilini ve kültürünü iyi anlayacak ekipler yetiştirerek bu amaca diplomasi ile ulaşacağına inanmış. Boşuna değil dünyada bir “ Viyana Diplomasisi“ ekolü var.

Osmanlı’nın Balkanlar başta olmak üzere her yerinden gözü olan akıllı bir lider olan Maria Therese bu parlak, sarışın pırıl pırıl gençleri işte 1754 yıllarında İstanbul’da yollayarak  kendileri için Orient-Doğu olan Osmanlıca  dilini ve kültürünü öğrenmelerini istemiş.

Tabii evdeki hesap çarşıya uymamış.

Maria Therese „Knabe“ denen parlak ve çoğu tüysüz gençlerin  başta Osmanlı, Fars ve Arabça dillerini İstanbul’da öğrensin diye açtıkları okulu kapatıp çocukları Viyana şehrine apar topar getirip
„Yatılı okullara“ ( Internat) vermişler.

Niye diye sorulduğunda Avusturya Başbakanlığı’na bağlı tarihçi şunları söyledi:“ Şu anda anlatacaklarım aslında çok gizli ve sakıncalı. Çocuklar Osmanlı dilini ve kültürünü öğrenirken hesaba katılmayan o zaman Osmanlı saray çevrelerinde bir kültür olan  bu İç oğlancılık ve eşcinselliğin Avusturya Macaristan Imparatorluğu’nun içinden seçilmiş parlak, tüysüz sarışın çocuklara musallat olacakları. Neredeyse tüm çocukların hem dil hem kültür öğrenirken kendilerine göz diken o dönenim kişileri tarafından  İstanbul’da eşcinsellik yönünde suistimal edilmiş. Hepsini tekrar Viyana’ya getirilmesi ve K. k. Akademie für Orientalische Sprache“ nin Viyana’da açılmasına karar verilmiş. Kısaca bilindiği gibi bu Akademi ilk Viyana’da değil İstanbul’da kurulmuştur. İstanbul’da bu Avusturya Macaristan’da geleceğin diplomatları, bürokratları ve casusları dil ve kültür öğrenirken hemen hemen hepsi eşcinselliğin kurbanı olmuşlar. „

Kitapçılarda Osmanlı’nın renkli toplumsal hayatını bütün yönleriyle anlatan çok sayıda eser bulunuyor.

Örneğin Hilal İnalcık’ın Has-bağçede ‚ayş u Tarab (II) adlı kitabı dikkat çekici.

Başka bu konuda  okuduğum diğer haber şöyle, „Gazeteci Murat Bardakçı tarafından kaleme alınan ve İnkılap Yayınları’ndan çıkan Osmanlı’da Seks adlı kitap. İlk olarak 1987 yılında yayımlanan kitap bugüne kadar altı baskı yapmış. Bardakçı Osmanlı’da Seks kitabında Osmanlı toplumundaki cinsel yönelimleri ve usulleri anlatıyor. Kitapta, 1686 yılında Hamamcılar Kethüdası olan İsmail Ağa tarafından kaleme alınan Dellakname-i Dil Küşa yani Gönüller Açan Tellaklar Kitabı adlı uzunca bir metin yer alıyor. İstanbul’un ünlü hamamları ve bu hamamlarda “kulamparaya peştamal çözen nazenin oğlanları” anlatan İsmail Ağa’nın kitabı kaleme almasının sebebi ise yine bir hamam oğlanı imiş. Kılıç Ali Paşa Hamamı’nda “soyunurken” İsmail Ağa tarafından çok beğenilerek “iç oğlanı” yapılan Yemenici Bali Oğlan, “Bir kitap yazsan, içinde adımız geçse, tarihte hatırlansak” deyince İsmail Ağa, İstanbul’daki 2 bin 123 “parlak” tellaktan on birini seçerek anlatmaya başlamış. Tabii başta Yemenici Bali Oğlan. Kethüda’nın coşkulu üslûbunun katkısıyla, ortaya Osmanlı’nın en renkli eşcinsel metinlerinden biri çıkmış.“

Herhalde bu çocuklarda Hilal İnalcık’ın  kitabında anlattığı Osmanlı’da Has Bahçeleri kültürü ile karşılaşmışlar.

Başka birçok bilgileri not aldık.

Başka bir analizimizde tek tek onları da yazarız. (Birol Kılıç/Viyana/ 13.11.2019)

Kaynak:

(I)
http://neueweltverlag.at/buchpraesentation-orient-und-okzident-%e2%80%92-ein-traum-wird-wirklichkeit-pax-austriaca/

(II)
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/pazar/ors/2011/03/06/osmanlida_zevku_sefa

Relevante Artikel

Back to top button
Cookie Consent mit Real Cookie Banner