Avusturya’nın korona ile mücadelesi: Sayıştay raporuna göre “tam bir fiyasko”

Viyana. Testler, aşılar, evden çalışma ve eğitim, kısa süreli çalışma, çok sayıda sokağa çıkma yasağı ve koronavirüsle az ya da çok ağır enfeksiyonlarla geçen 3 yılın sonunda, Sayıştay’ın hükümetin salgın yönetimine dair ortaya koyduğu rapor dikkat çekti.  

Avusturya Sayıştayı (RH) „Pandemiden kaynaklanan eylem önerileri“ üzerine yaklaşık 60 sayfalık bir rapor yayınladı. Federal hükümet, eyaletler ve belediyeler tarafından alınan tedbirler adım adım incelendi. Sonuçta, Avusturya hükümetinin 2022 sonuna kadar Covid-19 ile bağlantılı olarak 47,7 milyar avro harcadığı ortaya çıktı. Sayıştay’a göre gelecekteki krizler için manevra alanı sınırlı. Ülkenin borcu tahmini olarak 353,2 milyar avroya yükseldi. Bu rakam 2019’da hala 280,5 milyardı.

Raporda, olumlu bir şekilde vurgulanan ve çok hızlı bir şekilde uygulamaya konulan tedbirlerin de gerçekten ihtiyaç duyulan yerlere ulaşmadığı vurgulandı. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün yeniden yapılandırılmaması gibi, uzmanlaşmış birimlerin yetersiz personel istihdamı da eleştirildi. Ulusal bir odak noktasının hiçbir zaman var olmadığına dikkat çekilen raporda, Salgın Kanunu (1913’ten kalma) ve Ulusal Pandemi Planı (2006) da “güncelliğini yitirmiş” olarak nitelendirildi.

Enfekte sayısı ve hastane doluluğu oranı net değildi

Epidemiyolojik Raporlama Sistemi’nde de(EMS) tam bir “kaosun” hakim olduğu vurgulandı. Denetim raporunda, temaslıları yönetmesi gereken bölge yetkililerinin kendi bilgi işlem sistemlerine başvurulduğu ve bunun sonucunda iki raporlama hattının ortaya çıktığı belirtildi. Buna göre; enfekte kişilerin sayısı neredeyse her gün değişiyordu. Ayrıca hastanelerdeki yatak doluluğuna ilişkin bilgilerin yanı sıra mevcut koruyucu ekipman ve bunların depolanmasına ilişkin bir genel bakış ya da çözüm konusunda da yıkıcı bir tablo ortaya çıktı. Sayıştaya göre, sağlık sigortası şirketleri hangi muayenehanelerin kapatılıp hangilerinin kapatılmadığına dair hiçbir genel bakışa sahip değildi.

Fonlar hakkaniyetli dağıtılmadı

Denetim raporuna göre, korona yardımının zaman baskısı da kaosa yol açtı. Örneğin, zor durum fonundan üç bakanlık sorumluydu ve sanatçılar da üç fondan yardım aldı. Kısa süreli çalışmadan neredeyse hiç etkilenmeyen şirketler 500 milyon fazla para aldı. Halihazırda yetişkin olan ve çalışan çocukların yanı sıra yurtdışına taşınan ailelere de aile ödenekleri ödendi.

Şirketlere verilen 14.3 milyar avroluk sübvansiyon gibi ödenen yardımların yeterince kontrol edilmediği yönünde sert eleştiriler yapılırken, Sayıştay, gelecekteki olası salgınlara karşı çok daha hazırlıklı olunması konusunda hükümeti uyardı. (yenivatan.at)