TKG’den “Ramazan popülizmi, din bezirganlığı ve ikiyüzlülüğe son verin” çağrısı!

Avusturya'da Ramazan ayında Favoriten sokaklarına Londra ve Frankfurt'takilere benzer Ramazan süslemeleri yerleştirilmesi için başlatılan kampanya gündem oldu. Konuya dair bir basın açıklaması yayınlayan "Avusturya Türk Kültür Cemiyeti’nin (TKG Think Tank), “Viyana'nın seküler çeşitliliğine ve yaşamına saygı gösterilmelidir! Hiç kimseye özel, ayrıcalıklı bir muamele yok! (Metnin Almanca aslında geçen “Für niemanden bitte eine Extrawurst” deyimi “Hiç kimseye özel, ayrıcalıklı bir muamele yok” anlamında kullanılıyor)” ifadeleri dikkat çekti.

Viyana. Viyana Favoriten’in Ramazan süslemeleri ile donatılması tartışmalarına kısa adı TKG olan Avusturya Türk KÜLTÜR Cemiyeti, tartışmaların Türk toplumu ve Müslümanlar aleyhine alevlenmesine karşı  APA üzerinden Almanca bir basın bildirisi yayınlayarak katıldı.

Türkiye’den göçmenlerden oluşan bazı grupların, Ramazan ayında Favoriten sokaklarına Ramazan süslemeleri yerleştirilmesi talebinde bulunurken kullandıkları „Bu sadece şehrin çeşitliliğini kutlamakla ilgili değil, aynı zamanda hoşgörü ve uyumu teşvik etmekle de ilgili. Etnik veya dini aidiyeti ne olursa olsun herkesin Viyana’da hoş karşılandığını hissetmesi önemlidir“ ifadelerine karşı ÖVP ve FPÖ (Viyana) başta olmak üzere pek çok kesim bu talebi doğru bulmadıklarını açıkladı.

Avusturya’nın önde gelen düşünce kuruluşlarından Avusturya Türk Kültür Cemiyeti (TKG), kısa sürede Avusturya gündeminde geniş yer tutan ve pek çok çevreden tepki toplayan konuya dair bir basın açıklaması yayınladı.

Avusturya Türk Kültür Cemiyeti’nin (TKG) basın açıklaması şöyle:

“Bugün 7 Mart 2024 ve Ramazan 11 Mart’ta başlayıp 9 Nisan’da sona eriyor. Türkiye ve dünyadan tüm Müslümanlara ve Avusturya’daki tüm üyelerimize (TKG) huzurlu ve güzel bir Ramazan diliyor ve şimdiden “Selam olsun 2024 Ramazan’ına” diyoruz.

Bazı üyelerimizden Viyana Favoriten’deki Ramazan dekorasyonu ile ilgili bazı sorular aldığımız için genel görüşümüzü bildirmek isteriz.

“Viyana’nın seküler çeşitliliğine saygı gösterilmelidir! Hiç kimseye özel, ayrıcalıklı bir muamele yok! (Metnin Almanca aslında geçen “Für niemanden bitte eine Extrawurst” deyimi “Hiç kimseye özel, ayrıcalıklı bir muamele yok” anlamında kullanılıyor)”

Avusturya Türk Kültür Cemiyeti (TKG) olarak, ülkesi, inancı, ten rengi veya dili ne olursa olsun özellikle göçmenlerin sayısıyla nüfusu iki milyona ulaşan seküler  ve dinleri, mezhepleri, dilleri ve renklilikleriyle daha fazla çeşitliliğe ve  farklılıklara  sahip güzel yeni vatanımız Viyana’mızda, dini sembollerin ortak yaşama alanlarında görünür kılınmaması fikrini savunmaktadır.

„Bu fikrin savunulmasında temel yaklaşım oldukça basittir“

Viyana’da Ramazan orucunu inananlar için güzel ve iyi bulan çeşitli inançlar olduğu gibi, aynı zamanda İslam’ın diğer inançları veya mezhepleri (Ramazan orucunu tutmayan Müslümanlar’da var) ve ateistler, agnostikler veya deistler için de Ramazan orucunun dini bir önemi yoktur ve bu insanların çoğu dinler üzerinden yani doğmalar üzerinden entegrasyon ve iletişim istemiyorlar.  Dinler hangisi olursa olsun doğmatiktir.  Saygı duyuyoruz ama ortak yaşam alanlarımızda dini semboller istemiyoruz. Bizim için etik, ahlaki ve Avusturya’nın sağlam anayasal değerleri özellikle bu zor zamanda sizin için daha önemlidir. Dinimiz özelimizdir. Herkesin dini kendine.

Haysiyetin korunması ve savunulması yoluyla hoşgörü ve uyum

Hoşgörü ve uyum talebi ya da bir kişinin Viyana’da hoş karşılanıp karşılanmayacağı, insan onurunun korunması gerektiği Avusturya Cumhuriyeti Anayasası’nın temelini oluşturur. Müslümanların çoğu, insan onuruna, insan haklarına ve dini inançlara saygı gösterilmeyen, baskı veya zulüm gören ülkelerden gelmektedir. Müslümanlar için en yüksek ahlaki tutum, diğer göçmenlere ve aynı zamanda kendi inancındaki diğer mezheplere karşı yeterli hoşgörünün gösterilmesi gereken insan onuru olmasıdır.  Hoşgörü sizden farklı azınlıklara saygı göstermek ve korumaktır. Bu konuda karneler zayıftır.

Özellikle din istismarına karşı korunmalı

Türkiye’den gelen insanların çoğunluğu için Avusturya’nın çeşitlilik içeren, liberal-demokratik, laik anayasal düzeni, korunması gereken bir değerler sistemi içindedir. Bunları korumalıyız. Çünkü bu değerler en fazla samimi ve içten müslümanları korumaktadır.  Özellikle de dini, siyaset ve ticaret için kötüye kullanan kişi veya kuruluşlara karşı ( Türkçe: Din Bezirganları) bu değerleri korumalıyız.

„En büyük ikiyüzlüler“ ve şantajcılar

Farklı din, mezhep, renk ve dillerden oluşan milletlerin limanı olmuş yani çeşitlilik içeren Avusturya’nın başkenti bir toplumu içinde yaşıyoruz ve ev sahibi yerli  toplumla veya diğer inançlara sahip insanlarla bir dizi ortak değerimiz var: Ahlak, Etik, Kadın Hakları, Çocuk Hakları, Çevre Koruma, Hayvan Refahı, Basın Özgürlüğü, Fikir Özgürlüğü, dini istismara karşı durma ve Avusturya Cumhuriyeti Anayasası. Dindarlık adı altında dini kullanarak siyaset ve ticaret yapanların Ramazan ayını kullanarak  Avusturya’nın yerli halkını ve başka dinden olan milletlerin göçmenlerini ne dinimize ne de Türk topluma düşman edilmesine müsade etmemeliyiz. Bu masum gibi gözüken provokatörce din bezirganlığı kokan ve dini değerler üzerinden siyaset yapan kişi, kurum ve kuruluşları Avusturya’da istemiyoruz. Onları direk destekleyen solcu, liberal veya başka kişi , kurum ve kuruluşların aslında hem Türk toplumunun hem de Müslümanların dostu olduğuna inanmıyoruz. Arkamızda çok fazla kötü örnekler var.

İslam inancı birçok etik ve ahlaki değer sunar ve öncelikle ikiyüzlülüğe (Munafiklik) ve de Allah’ın emri olan İslam inancının sömürülmesine karşıdır, bu nedenle her yıl Ramazan ayının kutlanması ve Favoriten sokaklarının hilal ile süslenmesi yönündeki ikiyüzlü ve  din bezirganlığı artı dinin siyasalleştirmek anlamına gelen taleplere son verilmelidir.

Kuran, Lokman Suresi, 33. ayet: „O halde ne dünya hayatı, ne de Allah adına ortaya çıkıp sizi aldatmak isteyen o yaman aldatıcı  münafık sizi  Allah diyerek aldatmasın.“

Kuran’ın çeşitli ayetlerinde İslam, çoğunluğun Müslüman olmadığı bir ülkede kalıcı olarak yaşamaları halinde Müslümanların bölgesel yasalara uyum sağlamalarını ve bunlara uymalarını ve diğer kültürlere, dinlere, gelenek ve göreneklere saygı göstermelerini talep etmektedir. Viyana giderek çeşitleniyor. Viyana’da sadece Müslümanlar yaşamıyor.  Bu manda bu çeşitliliğe saygı göstermeliyiz ve hoşgörü, uyum ve din özgürlüğü bahanesiyle toplumun sinir uçlarını kimse germemeli ve Müslümanlara karşı önyargıların oluşmasına izin vermemeliyiz.

Kimse Müslümanların Ramazan ayını özel alanlarında kutlamalarını yasaklamıyor Avusturya’da .

Müslümanlar Avusturya’da  hukuki alanda ve eğitim alanında başta olmak birçok hakka sahiptir.

En azından yükümlülüklerine saygı göstermeleri, yani inançlarını siyasallaştırmamaları, kötüye kullanmamaları ve Avusturya’nın tarihten bildiği ve şimdi yarım bilgili veya ikiyüzlüler tarafından şantaj yoluyla tekrar oyuna getirildiği gibi dini siyasete devamlı alet etmemeleri, kamuoyunu dinimizi siyasete alet ederek suistimal etmemeleri ve Türk toplumunu küçük düşürmemeleri ve her türü belalı kışkırtmalara yol açmamalarını istiyoruz. Arsızlıklara son verin. Lütfen artık yeter!”

TKG’nın yayınladığı Almanca basın bildirisi için  tıklayınız 

 

Avusturya Türk Kültür Cemiyeti’nin (TKG) Ramazan mesajı: TKG: „Grüß Gott, Ramadan 2024!“

Relevante Artikel

Back to top button
Cookie Consent mit Real Cookie Banner