Almanya’da siyasi dengeler değişiyor: AfD ilk kez CDU/CSU’yu geride bıraktı
Almanya’da yapılan son kamuoyu yoklamaları, siyasi dengelerde dikkat çekici bir değişimi ortaya koydu. CDU lideri ve Başbakan Friedrich Merz, halk nezdindeki popülaritesini hızla kaybederken, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi ilk kez ülke genelinde CDU/CSU ittifakının önüne geçti.
BERLIN. INSA araştırma şirketi tarafından Bild gazetesi için yapılan ankette, AfD’nin oy oranı %26’ya yükselirken CDU/CSU’nun toplamı %24,5’e geriledi. SPD %14,5’te sabit kalırken, Yeşiller %11’e düştü. FDP %3,5 ve Sahra Wagenknecht’in yeni oluşumu BSW %4 ile baraj altında kaldı. Bu tablo, mevcut partiler arasında hiçbir geleneksel koalisyonun parlamenter çoğunluğu sağlayamayacağını gösteriyor.
Friedrich Merz’in kişisel popülaritesi de ciddi biçimde düşüşte. Aynı ankette Merz, liderler sıralamasında 14. sıradan 18. sıraya geriledi. Yalnızca Jens Spahn (CDU) ve Tino Chrupalla (AfD) daha düşük puanlara sahip. Merz’e yönelik memnuniyet oranı %26’da kalırken, %62’lik bir kesim kendisinden memnun olmadığını belirtti.
AfD’nin yükselişi özellikle Alice Weidel’in liderliğinde ivme kazanmış durumda. Weidel, liderler sıralamasında 10. sıraya yükselerek bugüne kadarki en yüksek bireysel puanını aldı. CSU lideri Markus Söder ve SPD’li Bärbel Bas da sıralamada yükseliş gösteren diğer isimler arasında.
Bu sonuçlar, Almanya’da olası koalisyon senaryolarını da karmaşıklaştırıyor. Ne CDU-SPD ittifakı (%39), ne de sol blok (%37) parlamenter çoğunluk sağlayabiliyor. Tek aritmetik olarak mümkün koalisyon, CDU ile AfD arasında görünüyor (%50,5). Ancak Friedrich Merz, AfD ile herhangi bir işbirliğini kesin bir dille reddetmiş durumda.
INSA Başkanı Hermann Binkert, Merz’in bu gidişatı tersine çevirmesi gerektiğini vurgularken, “Olaf Scholz bunu başaramadı. Şimdi sıra Merz’de” ifadelerini kullandı. Merz’in göç politikası üzerinden AfD’nin yükselişini durdurma stratejisi ise şu ana kadar etkili olamadı. Özellikle 2025’in ilk yarısında iltica başvurularında %43’lük bir düşüş yaşanmasına rağmen, halkın güveni Merz’e yönelmedi.
Bu tablo, Almanya’da merkez sağın zayıfladığı, aşırı sağın ise kurumsal eleştirilerden beslenerek güç kazandığı bir döneme işaret ediyor. Merz’in liderliği, hem CDU içinde hem de kamuoyunda sorgulanmaya başlanmış durumda.
