
Avrupa Konseyi: “Türkiye zorunlu Sünni İslam dışında din dersine seçenek sunmak zorunda”
AK Bakanlar Komitesi, 11-13 Haziran’da aralarında Türkiye’nin de olduğu 22 ülkeye ilişkin kararlar aldı: Ankara’ya “AİHM kararlarına uyma” zorunluluğunu hatırlattı. Mahkemenin “din eğitimi” ve “askerlik hizmeti” konusundaki kararları uyarınca reformlar yapılmasını istedi.
Strazburg. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye’den Sünni İslam dışında dini veya felsefi inanışa sahip ebeveynlerin çocukları için uygun seçeneklere ihtiyaç duyulduğuna ilişkin kararın gereklerinin yerine getirilmesini istedi.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının uygulanmasının denetlenmesi amacıyla 11-13 Haziran günlerinde yapılan toplantıda aralarında Macaristan ve Türkiye’yi ilgilendiren davalara ilişkin geçici kararların da olduğu 22 ülkeyi ilgilendiren 42 karar aldı.
Komite Türkiye’yle ilgili kararlarında yetkililere, AİHM kararına uygun olarak askerliği reddeden “vicdani retçiler ve barış yanlıları [pasifistler]” için zorunlu askerlik hizmetine seçenekler sunulmasını talep etti.
Komite öte yandan Alevilerin ibadethaneleri olarak hizmet veren cemevlerinin de diğer ibadethanelerle eşit statüde devlet tarafından desteklenen ibadet mekânları olarak kabul edilmesi konusunda “İzzettin Doğan ve diğerleri” davasında gerekli adımların atıldığı kanaatiyle bu dosyanın kapatılmasına karar verdi.
Komite her devletin AİHM kararlarına uyma yükümlülüğünü vurguladı. Türkiye’de inanç özgürlüğü ve zorunlu askerlik ve din eğitimi konularında ilerleme çağrısında bulunarak Sünni İslam’a bağlı olmayan anne babaların çocuklarının “zorunlu din eğitiminin dışında kalmalarına uygun imkânlar sağlanması” gereğini ifade etti.
Vicdani ret reformları için adım atılmadı
Bakanlar Komitesi, toplantının ardından yaptığı açıklamada, “Mansur Yalçın ve diğerleri” davasındaki kararlarının kesinleşmesinden yıllar sonra, [Türkiye tarafından] başvuranları ve [onlarla] aynı durumdaki diğer kişileri korumak için gerekli hukuki reformları gerçekleştirmeye yönelik hiçbir somut adım atılmamasından duyduğu derin kaygıyı” ifade etti.
Komite, “başvuranlardan üçünün hala askerlikten kaçan kişiler olarak görülmesi, kovuşturma tehdidi ve ‘sivil ölüm’ anlamındaki pek çok kısıtlamayla karşı karşıya bırakılmalarının süre gitmesinden derin üzüntü duymakta [olduğunu]” açıkladı.
Zorunlu din dersi ve Aleviler
Bakanlar Komitesi, zorunlu din dersleri bahsinde, AİHM’in, 2008 “Zengin-Türkiye davası” ve 2014 “Mansur Yalçın ve Diğerleri – Türkiye” davasında aldığı kararlara göndermede bulundu. Komite, anne babaların kendi dini veya felsefi inançlarını açıklamalarını gerektiren prosedürün getirdiği çok sınırlı bir istisna dışında, Türkiye’de zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinin varlığının sürdürülmesini “derin üzüntüyle not ettiklerini” belirtti.
Komite Türkiye’ye “Mahkeme kararlarına uyma yükümlülüğünü” hatırlattı. Yetkilileri AİHM kararının yıl sonuna kadar uygulamaya sokulması doğrultusunda hangi önlemlerin alındığına ilişkin bilgi vermeye çağırdı.
Gelişmeler nasıl bu hale geldi?
Alevilerin zorunlu din dersleri ile ilgili başvurusunu lehte karar altına alan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını AKP hükümeti uygulamayınca Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi devreye girdi. Bugün başlayan ve 13 Haziran’a kadar sürecek olan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi toplantısında zorunlu din dersleri yeniden gündeme aldı ve yukarıda verilen kararları aldı.
Türkiye’de iç hukuk yollarının tükenmesi üzerine Cem Vakfı’nın “Hak eşitliği” ve “Zorunlu din dersleri” konusunda yaptığı başvurular Alevilerin lehine sonuçlanmıştı ancak AKP hükümetinin mahkeme kararını uygulamaması nedeniyle Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin gündemine tekrar girdi.
Cem Vakfı 2005 yılında 1905 kişi adına idare mahkemesine zorunlu din derslerinin kaldırılması talebiyle dava açmıştı. Ancak talep Ankara 10. İdare Mahkemesi’nce reddedildi. Bunun üzerine dava 2010’da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşındı. AİHM, 2014 yılında verdiği kararla Türkiye’yi haksız bulunarak, din dersinin zorunlu tutulamayacağına hükmetti.
Bu kararın ardından da Türkiye, din derslerini zorunlu olmaktan çıkarmadı, sadece içeriğine Alevilere ve diğer inançlara dair bazı bilgiler ekledi. Alevi kurumları ise bu bilgilerin Alevi inancıyla bağdaşmadığını belirterek itiraz etmişti.
Hükümet, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Aleviler lehine verdiği kararı uygulamadığı için zorunlu din dersleri Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin toplantılarında gündeme geliyor.
ADO, EYLÜL 2023’TE BİRLEŞMİŞ MİLLETLER’E BAŞVURDU
Eylül 2023’te Birleşmiş Milletlerin “Din ve İnanç ekseninde Nefret Söylemi ile mücadele” konulu çağrısına da Alevi Düşünce Ocağı Derneği (ADO) yanıt vererek bildirimde bulunmuştu.
Birleşmiş Milletler “Din ve İnanç Özgürlüklerinde hoşgörüsüzlükle Mücadele” çağrısına Doğan Bermek imzasıyla Alevi Düşünce Ocağı Derneği tarafından sunulan yanıtta, ilk ve orta dereceli okullarda “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi adı altında verilen din dersine dikkat çekilmişti. Yanıtta ayrıca Türkiye’de yaşayanların yaklaşık yüzde 70’nin Sünni Müslüman, yaklaşık yüzde 10-20’sinin Alevi, geri kalanının ise Hristiyan, Yahudi, Ezidi ve diğer azınlıklardan oluştuğu vurgulanmıştı. (AEK, PİRHA)



