
Macaristan´dan vize verilen kişilere Türkiye’ye dönüşte ‚elçiliğe gelin‘ talebi
MACARİSTAN BÜYÜKELÇİSİ TWITTER’DAN YANIT VERDİ
ANKARA.Avrupa ülkeleriyle yaşanan Schengen vizesinde krizi büyütecek bir gelişme yaşandı. Macaristan Büyükelçiliği, Macaristan’a gitmek için 8 günlük Schengen vizesi alan bir Türkiye vatandaşının pasaportunun arasına ‚uyarı notu‘ koydu. Türkiye’ye dönüşünde Macaristan Ankara Büyükelçiliği Konsolosluk Bölümü’ne pasaportla gelinmesi istendi. Macaristan’nın Ankara Büyükelçisi „Üçte birinin bize yalan söylemediğini teyit edebildik“ dedi.

Yaz sezonunun gelmesiyle birlikte Türkiye’den çeşitli nedenlerle Avrupa’ya Schengen vizesi almak için gitmek isteyenler başvuru merkezleri önünde uzun kuyruklar oluşturuyor. Avrupa Birliği üyesi ülkeler son dönemde Türkiye vatandaşlarının vize başvurusunu farklı gerekçelerle reddediyor. Bu haliyle Schengen vizesi krizi her geçen gün daha da derinleşiyor.
Avrupa ülkeleriyle yaşanan Schengen vizesinde kriz devam ederken, krizi büyütecek bir uygulama daha ortaya çıktı.

T24’ün haberine göre, Macaristan Büyükelçiliği, Macaristan’a gitmek için Schengen vizesine başvuran Türk vatandaşının vize başvurusunu kabul etti ancak sadece 8 günlük vize verdi.
Büyükelçilik, pasaportun arasına bir uyarı notu da koydu. Notta, Türkiye’ye döndüğünde bir hafta içinde Macaristan Ankara Büyükelçiliği Konsolosluk Bölümü’ne gelinmesi talep edildi.
Uyarı notunda, “Macaristan Ankara Büyükelçiliği Konsolosluk Bölümü verilen vizenin usulüne uygun kullanıldığının incelenmesi için, Schengen Bölgesi’nden Türkiye’ye döndükten sonra bir hafta içinde pasaportunuzu konsolosluğumuza getirmenizi talep eder” ifadeleri yer aldı.
Macaristan Büyükelçisi Viktor Matis, Schengen vizesi alan bir Türk vatandaşının pasaportuna “uyarı notu” koyulmasına ilişkin açıklama yaptı. Matis, „Konsolosluğa dürüst davranmayan kişilere bu kağıt parçasını veriyoruz“ dedi.
Avrupa ülkeleriyle yaşanan Schengen vizesinde krizi büyütecek bir gelişme yaşandı.
T24’ten Asya Tekyaşar’ın haberine göre, Macaristan Büyükelçiliği, Macaristan’a gitmek için Schengen vizesine başvuran Türk vatandaşının vize başvurusunu kabul etti ancak sadece 8 günlük vize verdi.
Büyükelçilik, pasaportun arasına bir uyarı notu da koydu. Notta, Türkiye’ye döndüğünde bir hafta içinde Macaristan Ankara Büyükelçiliği Konsolosluk Bölümü’ne gelinmesi talep edildi.
Macaristan Büyükelçisi Viktor Matis ise yaşanan gelişmeler üzerine sosyal medya hesabından açıklama yaptı.
MACARİSTAN BÜYÜKELÇİSİ MATİS‘ TWITTER’DEN YANIT VERDİ
Öte yandan haberin ardından Macaristan Büyükelçisi Viktor Matis Twitter’dan Türkçe uzun bir açıklama yaptı.
“İmla hataları“ için özür dileyen Matis, “Konsolos, birinin aslında Almanya’ya, Fransa’ya, yani Macaristan yerine herhangi başka bir ülkeye veya başka bir nedenle gitmek istediğini, yani bize kesinlikle yalan söylediğini tespit ediyorsa, kesinlikle ret vermesi lazım. Konsolos şüpheliyse, ancak visa shopping konusunda emin değilse, bizde bu kağıt parçası veriliyor” ifadelerini kullandı.
Matis’in açıklamasının tamamı şöyle:
“Bir haber cikti. @t24comtr haberini @ugurses sayfasinda daha fazla kisi okuyor diye buradan cevap veriyorum. Buyurun, haberi bi‘ okuyunuz. Okuduysaniz ve cesitli sayfalardaki yorumlari da gördüyseniz, ilk önce bu konuda bana (yani sahsima) ve aile mensuplarima güzel dileklerini iletenlere tesekkür ederim ilgileri icin.
Digerlerine konuyu acmak isterim. Vize konularinda konsoloslarimiz kötü niyetli degil. Macaristan Türkiye’yi zaten AB ve vize konularinda elinden gelene kadar destekliyor. Vize serbestisinin en kuvvetli destekcisiyiz, yarin da bu konuyu görüsmek icin üst bir makama gidecegim. Malumunuz vize konusunda Schengen ülkelerine randevu bulmak ve vize almak bugünlerde zor. Baska ülkeye gitmek isteyenlerden „Macarlar bizi sever, onlardan vize alayim“ ve „Ben Macaristan’a gidecegim gibi yapip vizemi alacagim, baska yere gidecegim“ diyenler maalesef fazlasiyla var. Bunun adi „visa shopping“. Bu, gitmek istediginiz Schengen ülkesinden degil, daha kolay alabileceginizi düsündügünüz ülkeden vize almak anlamina gelmektedir. Ancak Schengen kurallari sert ve net. Visa shopping yapmak isteyen tespit ediliyorsa, konsolosun ret vermesi cezai sorumlulugudur.
Konsolos, birinin aslinda Almanya’ya, Fransa’ya, yani Macaristan yerine herhangi baska bir ülkeye veya baska bir nedenle gitmek istedigini, yani bize kesinlikle yalan söyledigini tespit ediyorsa, kesinlikle ret vermesi lazim. Konsolos süpheliyse, ancak visa shopping konusunda emin degilse, bizde bu kagit parcasi veriliyor. Ancak herkese degil! 2024 senesinde bu kagit parcasini her 45. (kirkbesinci) basvurana verdik, vizesiyle beraber. Yani vizesini verdik, emin olamadigimizdan dolayi reddetmek istemedik. Bu kagidi alanlarin bu arada sadece ücte birinin bize yalan söylemedigini teyit edebildik. Yani bu kagidi alanlardan sadece her ücüncüsü aslinda Macaristan’a gidiyor.
Kisacasi: basvurusunu pek iyi yapamayana veya bir ihtimal bize tam dürüst olmamis kisilere vizelerini ve bu kagit parcasini veriyoruz. Yani bu insanlar vize almaktadir. Bu uygulamaya dahil olan kisilerin sadece 1/3’i bize dogruyu söyledi. Umarim kisa zaman icinde vize serbestisine varacagiz, ve bu tür konulardan, beklemeden, gereksiz mailyetlerden, belge toplamadan hep birlikte kurtulacagiz.
Sizden ricamiz bu: gercekten Macaristan’a gitmek isterseniz eger, sadece o halde bizde vize icin basvurunuz. Böylece herkese yeterli randevu olacak, bu kagitlardan kurtuluruz ve ret oranizimiz da ciddi bir sekilde düsecek. (Türkce karakterler kullanmadigim icin kusura bakmayiniz.) t24comtr bir konuda emin degilseniz, haber yapmaktan önce beni arayiniz, beni bulursunuz, detay vermeye hazirim. Ama sayenizde Ugur Gürses’in sayfasini buldum, tesekkür ederim.”
„AB ülkelerinin Türk vatandaşlarına Schengen vizesi rezaletlerine şaşırmamak gerekiyor!“
A.G adlı bu işin uzmanı, “Son zamanlarda Türk vatandaşlarına karşı yapılan Şengen vizesi sorunlarının nedeni nedir?“ sorusunu şöyle cevapladı:
„Türkiye’de Türk pasaportunu iktidar Türk basınında her gün yayınlanan haberlerde okunacağı gibi başta ne olduğu belirsiz sığınmacılara, ipini koparmış dünyanın her tarafından kaçıp Türkiye’ye gelen organize suç örgütleri mensuplarına ve parayı ver düdüğü çal gibi al Türk pasaportlarını dağıtması AB ülkelerinin temsilcileride Türkiye’de basını takip ettiği rapor edilip ona göre Şengen vizesi siyasetini ayarlıyorlar. Seçimlerde Türkiye’de yaşamamış Arap ülkeleri vatandaşlarının oy kullanmasını TV ve yazılı basında herkes okudu AB ülkeleri bilerek bunları neden ileri sürerek işi haklı veya haksız yukarı sürmekte. Bir de Türkiye’den AB ülkelerine son üç yılda korkunç bir yerli Türk vatandaşlarının mülteci olarak sığınmaları var. Kimse bundan bahsetmiyor. Türkiye’de kah ekonomik kah ise siyasi, hukuku ve demokrasi sorunu nedenlerle Türkiye’de yaşamak istemeyen şu anda on binlerce yerli Türk vatandaşı AB’de resmen Suriye ve Afganistan’dan gelen sığınmacılarla her yıl sayı bakımından ilk üçü paylaşmaktadır. Bu da AB içinde basında çarşaf çarşaf basında yayınlanıyor. Kısaca Türk vatandaşları Afgan ve Suriye sığınmacılarla aynı kategoride resmi ortaya çıkıyor. Bu da Schengen vizesi alıp kapağı AB’ye atanların mültecilik için başvuru yapma ihtimali arttırmakta ve sonunda AB ülkelerinin Türkiye’de elcilik ve konsolosluklarının tuhaf girişimlerde bulunmasına neden olmaktadır. Hiç bir iktidar kendi ülkesini ve vatandaşlarını bu kadar küçük düşürmez ve rezil etmez. Türkiye’de hukuk devleti yok edildiği için herkes Ali kıran baş kesen gibi yer altı mafyasının devleti ele geçirdiği hissindedir. Kimsenin adalete ve hukuk devletine inancı kalmamış olmasından kaynaklanan artı ekonomik olarak çökme ve toplumsal cehennem öncesi bir durum resmini çizen Türkiye ortamında AB ülkelerinin Türk vatandaşlarına Schengen vizesi rezaletlerine şaşırmamak gerekiyor! Schengen vizesi adı altında adeta cehennemden kaçanlara ekonomik vize mi veriyoruz diye görenlerin bu yaptıkları işin başlangıcı. Üzücü ama gerçek bu. Türkiye´de iktidar ve muhalefet bu duruma son vermelidir. Cennet gibi vatanı cehenneme çevirenler ortada. Kalkıp bunu eleştirilenleri utanmadan tehdit etmek, tutuklamak veya fiziki olarak saldırmak Türkiye’de moda olmamalı. İnsan hakları, basın ve fikir hürriyeti ve en başta hukuk devleti herkese lazım.„



