Trump, Müslüman New York belediye başkan adayını tutuklamakla tehdit etti

NEW YORK. ABD Demokrat Partisi’nin New York belediye başkanlığı ön seçimlerini kazanan Müslüman sosyal demokrat aday Zohran Mamdani, Başkan Donald Trump’ın ve partisi Cumhuriyetçilerin çirkin iftiralarına hedef oldu. Karşısındaki aday ise New York’un şu anda dolandırıcılıklar, torpiller ve görevi kötüye kullanmak iddialarıyla anılan ve Türkiye’nin tanıdığı bir isim olan Eric Adams.

Cumhuriyetçi Amerikan başkanı Trump, 33 yaşındaki  Müslüman ve sosyal demokrat olan Zohran Mamdani’yi olmadığı halde  komünist olarak nitelendirerek, 2025 Kasım ayında belediye başkanı seçilmesi halinde milyonlarca insanın yaşadığı New York metropolünde yasadışı göçmenlerin tutuklanmasına karşı çıkacağına dair sözünü tutmaması halinde tutuklanacağı uyarısında bulundu. Medya haberlerine göre Trump, “O zaman onu tutuklamalıyız” dedi.

New York doğumlu başkan, Mamdani’nin kendisinin de ABD’de yasadışı olarak bulunduğuna dair söylentileri de gündeme getirdi. 33 yaşındaki Mamdani, Trump’ı korkutmakla suçlayarak X platformunda “Bu sindirmeyi kabul etmeyeceğiz” diye karşılık verdi. Mamdani, 4 Kasım’da New York belediye başkanlığına seçilmesi halinde, Trump yönetiminin yürüttüğü geçerli belgeleri olmayan göçmenlerin toplu sınır dışı edilmesini durduracağına söz vermişti.

Trump, Çarşamba günü Truth Social platformunda yaptığı bir paylaşımda, Mamdani’nin adını anmadan bu konuyu tekrar gündeme getirdi. “Bu komünist delinin New York’u mahvetmesine izin vermeyeceğim” dedi. Trump, New York’u kurtaracağını ve yeniden “harika” hale getireceğini yazdı. Mamdani, New York eyaletinde milletvekili ve Demokratların seçim adaylığı için yarışa büyük bir outsider olarak başlamıştı. 33 yaşındaki Mamdani, artık yeni bir siyasi yıldız olarak görülüyor. Ancak sol görüşleri nedeniyle kendi partisinde de tartışmalı bir isim.PARA YATIRIMIKişisel yatırım hizmetinizVarlık yönetimi yeniden düşünülmüş. Froots ile sağlam bir yatırım stratejisi ve kişisel danışmanlık hizmetinden yararlanabilirsiniz. Yaklaşımımız hakkında daha fazla bilgiyi çevrimiçi olarak veya Viyana’daki ofisimizde edinebilirsiniz. Sermaye yatırımları risk içerir.

https://x.com/ZohranKMamdani/status/1940139061433241860

Seçim sonucu belirsiz

Kendisini demokratik sosyalist olarak tanımlayan Mamdani, Uganda’da doğdu ve Hindistanlı ebeveynleriyle birlikte çocukken ABD’ye geldi ve burada vatandaşlığa kabul edildi. Annesi yönetmen, babası profesör. 24 Haziran’daki ön seçimlerin ardından kendini galip ilan etmişti, sonuç Salı günü onaylandı.

Seçim komisyonuna göre, 33 yaşındaki Mamdani, eski New York Valisi Andrew Cuomo’nun yaklaşık yüzde 12 puan önünde yer aldı.

Liberal Doğu Kıyısı metropolünde, demokratik ön seçimlerin galibi genellikle yeni belediye başkanı olarak neredeyse kesin kabul edilir. Ancak, görevdeki Eric Adams bu yıl bağımsız aday olarak yarıştığı için, başlangıç durumu o kadar net olmayabilir. Trump’a yakınlığı nedeniyle Adams, birçok New Yorklu’nun gözünden düştü.

Transseksüel sporcular

ABD hükümeti ile yapılan bir anlaşma kapsamında, Pennsylvania Üniversitesi transseksüel sporcuları kadın spor takımlarından çıkarmayı kabul etti. ABD hükümeti Salı günü (yerel saat) yaptığı açıklamada, bu anlaşma ile, eskiden erkek olarak doğan ve hormon tedavisi gördükten sonra kadın olarak yarışmaya başlayan yüzücü Lia Thomas etrafında kopan tartışmaların yol açtığı federal bir sivil haklar davasının çözüldüğünü duyurdu.

Eğitim Bakanı Linda McMahon, bunun ABD’deki “kadınlar ve kızlar için büyük bir zafer” olduğunu söyledi. ABD Eğitim Bakanlığı, üniversitenin davayı çözmek için bir anlaşma yaptığını duyurdu. Anlaşma, üniversitenin tüm eğitim programlarında cinsiyete dayalı ayrımcılığı yasaklayan federal yasa Title IX’e uymayı taahhüt ediyor. Davaya, bakanlığın sivil haklar bürosu tarafından yürütülen bir soruşturma öncülük etmişti. Soruşturma sonucunda, üniversitenin Thomas’ın 2021/22 sezonunda kadınlar yarışmalarına katılmasına izin vererek Title IX’u ihlal ettiği tespit edilmişti.

Zaferin ardından kitlesel protestolar

Anlaşma şartlarına göre, üniversite Thomas’ın katılımından etkilenen sporcuların tüm bireysel yüzme rekorlarını ve unvanlarını iade edecek. Üniversite ayrıca, davadan etkilenen her yüzücüye “kişiselleştirilmiş bir özür mektubu” gönderecek. Ayrıca, “erkeklerin kadın spor programlarında yarışmasına izin vermediğini” veya Penn Athletics’in kadınlara ayrılmış tesislerini, örneğin soyunma odalarını kullanmasına izin vermediğini belirten bir kamuoyu açıklaması yayınlamak zorunda.

20 yaşına kadar erkek olarak yaşayan Thomas, 2022’de ABD üniversite şampiyonasını kazanmıştı. Uzun süre erkek olarak yüzme yarışmalarına katılmıştı. 2018’de Thomas transseksüel olduğunu açıkladı ve hormon tedavisine başladı. 2021’den itibaren Thomas kadınlar kategorisinde yarışmaya başladı ve bu karar büyük tepki çekti. Thomas üniversite şampiyonluğunu kazandığında büyük protestolar yaşandı. Florida Valisi Ron DeSantis, ABD Üniversite Sporları Birliği NCAA’yı kadın sporunu yok etmekle suçladı.

Haziran 2022’de Dünya Yüzme Federasyonu, transseksüel sporcuların yarışmalara ancak erkek ergenliği geçirmemiş ve cinsiyet değiştirme ameliyatını 12 yaşından önce geçirmiş olmaları halinde katılabileceklerine karar verdi. 2024’te Uluslararası Spor Mahkemesi bu kararı onadı.

“Güvensizlik ortamı”

ABD Başkanı Donald Trump ve hükümetinin araştırma politikasında yaptığı duyurular ve aldığı önlemler, örneğin bütçe kesintileri, kadro iptalleri ve uluslararası değişim programlarına getirilen kısıtlamalar, son aylarda büyük yankı uyandırdı. ASCINA (Austrian Scientists and Scholars in North America) derneği başkanı Alexandra Lieben, Viyana’da yaptığı açıklamada, bu önlemlerin “güvensizlik ortamı” yaratmaya devam ettiğini söyledi. Viyana ziyareti sırasında APA’ya verdiği demeçte belirtti.

Kaliforniya Üniversitesi Los Angeles (UCLA) sosyolog ve siyaset bilimci, ASCINA derneği üyeleriyle yakın temas halindedir: “Bir yandan ABD’deki araştırmacılar, hükümet kurumlarının finansmanının nasıl devam edeceğini bekliyor. Fon kesintileriyle ilgili kararlar alındı ya da ertelendi.”

Kesintiler

Öte yandan, çeşitli bakanlıklar, kurumlar ve destek kuruluşları, örneğin ülkenin en önemli araştırma destekçisi olan Ulusal Sağlık Enstitüleri (NIH) tarafından yapılan kesintiler, somut olarak nerelerde tasarruf yapıldığını gösterdi. Beklenildiği gibi, bu kesintilerden en çok etkilenen alanlar iklim konuları, virüs araştırmaları, kadın ve çeşitlilik konuları oldu. “Menopoz araştırmaları yapanlar bile şu anda araştırma kesintilerinden endişe duyuyor.”

Ayrıca, üniversiteler “sıradaki hedeflerinin kendileri olup olmadığını bilmedikleri için” çekiniyorlar: Lieben, kamuya ait California Üniversitesi (UC) sisteminde çalışıyor ve “burada durum giderek kızışıyor” diyor. UCLA’ya da uygulanan fon kesintilerine, Kaliforniya valisi ve üniversiteler de tepki gösterdi; üniversiteler toplu dava açtı: „Amerika’da her şey mahkemelerde halledildiğinden, bu uzun bir süreç. Her zaman bir yargıcın süreci durdurmasını ve üniversitenin son derece yargı kararı verilene kadar devam etmesini bekliyoruz.“

”Ülkede ifade özgürlüğü“

Boston’daki bir federal yargıç, ABD hükümetinin yabancı Harvard öğrencilerinin ülkeye girişini yasaklamasını engelledi. Lieben, “Bu da sadece beklemeye alındı” diyor. Aynı zamanda, UCLA gibi üniversiteler de, vize sürecinde olası gecikmeler nedeniyle, öğrencilerin veya doktora öğrencilerinin eğitimlerine her zamanki gibi sonbaharda başlamaları yerine, bir yıl ertelenmelerine izin vererek yardımcı olmaya çalıştı: “Bu daha önce hiç olmamıştı.”

Lieben’e göre, Harvard Üniversitesi’nin şu anda Trump yönetimi ile yürüttüğü müzakereler çok hassas bir dengede ilerliyor: Değerler, ilkeler ve bilimsel dürüstlük “satılmadan” önce hangi tavizler kabul edilebilir? „Diğer ABD üniversiteleri, Harvard’a ne olacağını, öngörülemez bir ABD yönetimi ile bir anlaşmaya varıp varmayacağını ve nasıl varacağını yakından takip ediyor. Risk çok büyük. ABD hükümetinin Harvard Üniversitesi’ni kampüsteki antisemitik olaylarda da sorumlu tutması, müzakereler üzerindeki baskıyı artıran bir boyut daha ekliyor ve bu da amaçlanan şey. “Sonuçta mesele, ülkedeki akademik özgürlük ve ifade özgürlüğü – üniversitelerden başlayan, ancak herkesi etkileyecek bir mücadele” diye açıkladı Lieben.

Trump ile hukuk mücadelesi

ABD televizyon kanalı CBS’nin ana şirketi Paramount, Trump ile bir röportaj nedeniyle yaşadığı hukuki anlaşmazlığı çözdü. Paramount, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, anlaşma kapsamında 16 milyon dolar (13,55 milyon euro) ödeyeceğini duyurdu. Bu para, Trump’ın gelecekteki başkanlık kütüphanesine aktarılacak ve doğrudan kendisine ödenmeyecek. Anlaşmada özür dilenmesi ise yer almıyor.

Trump, CBS’yi, o dönem Demokratların başkan yardımcısı ve başkan adayı olan Kamala Harris ile yaptığı röportajı, seçimleri kendi lehine etkilemek için manipülatif bir şekilde kurguladığını iddia etmişti. Ekim ayında CBS’yi bu nedenle 10 milyar dolarlık tazminat davası açmış, Şubat ayında tazminat talebini 20 milyar dolara çıkarmıştı. CBS, davayı tamamen asılsız olarak reddetmişti. Nisan ayında dava arabuluculuk sürecine girdi.

Vietnam ile anlaşma

Bu arada Trump, Vietnam ile bir ticaret anlaşması sağlandığını duyurdu. Anlaşmaya göre Vietnam, ABD’ye yapılan tüm ithalata yüzde 20 gümrük vergisi ödeyecek. ABD’de aktarılan ve başka yerlere nakledilen yükler için bu oran iki katına çıkarılacak. Ayrıca, Güneydoğu Asya ülkesi ABD’ye pazarında “tam erişim” hakkı verecek. Trump’a göre bu, “daha önce hiç yapılmamış” bir şey.

“Ürünlerimizi Vietnam’da SIFIR gümrük vergisi ile satabileceğiz” diye yazdı. Vietnam, böylece ABD’nin anlaşmaya vardığı ilk ülkelerden biri olacak. Washington daha önce Londra ile bir ticaret uzlaşmasına varmıştı. Diğer ülkeler ve Avrupa Birliği ile de müzakereler sürüyor. (APA, red, 2.7.2025)