Türkiye’deki “derin devlet” kavramı Avusturya gündeminde
Önceki hükümetin ortağı sağcı Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ) İbiza parlamento soruşturmasıyla ilgili raporu ilk hazırlayıp sunan parti oldu. FPÖ raporunda, iktidardaki Avusturya Halk Partisi (ÖVP) bünyesinde Avusturya'da bir “derin devlet” kurulduğu iddia etti. Böylece Türkiye kökenli bu kavram Viyana'da da düşündürücü şekilde dolaşıma girmiş oldu.
VİYANA – Başbakan Sebastian Kurz’un eski aşırı sağcı ortağı FPÖ, Avusturya parlamentosunda İbiza skandalıyla ilgili komisyon raporu ilk değerlendiren parti oldu ve iktidardaki ÖVP içinde bir “derin devlet” kurulduğunu ileri sürdü. FPÖ’ye göre bu derin devletin ipleri, Avusturya içişleri, adalet ve maliye bakanlıklarını da içeren bir ağ üzerinde yükseliyor.
Değerlendirmelerini kamuoyu ile paylaşan FPÖ Meclis Grubu Başkanı Christian Hafenecker, İbiza skandalı videosunun yayına girmesinden sonra ÖVP’nin özellikle İçişleri Bakanlığı’nı kendi partisinin denetimine almakta çok hevesli davrandığına dikkat çekti. Hafenecker, “derin devlet” sacayağının diğer iki ayağını Adalet ve Maliye Bakanlıklarının oluşturduğunu iddia etti.
FPÖ’lü politikacıya göre, yargıyla iyi bağlantılar, orada bir dava açılmasını sağlamak veya bir ev araması yapılmasının gündemde olup olmadığı talep etmek için kullanılabilecekti. Hafenecker, Josef Pröll ve Walter Rothenrsteiner gibi CASAG soruşturmasının tanınmış iki zanlısının Adalet Bakanlığı’nın önemli bir Daire’nin Başkanı Christian Pilnacek tarafından kabul edilmesinin, “sadece muz cumhuriyetlerinde mümkün olabilecek bir şey” sözleriyle değerlendirdi.
SACAYAĞININ ÜÇÜNCÜ AYAĞI
FPÖ Sözcüsü, derin devlet sacayağının üçüncü ayağının Avusturya Maliye Bakanlığı olduğunu ileri sürerken, “Para kimdeyse iktidar da ondadır” diye konuştu. Hafenecker, “Bu yüzden o zamanki genel sekreter ve sonraki dönemin ÖBAG Başkanı Thomas Schmid tarafından gücün devralınması planlandı. Bu üç sütunu ÖVP kalıcı bir biçimde garantiye aldı” derken, bu konudaki çeşitli cep telefonu mesajlaşmaların Araştırma Komisyonu sürecinde medya üzerinden kamuoyuna mal olduğunu hatırlattı.
Skandalın aydınlatılması sürecindeki Avusturya Araştırma Komisyonu soruşturmalarında, ÖVP tarafından atanan ÖVP’li Anayasa Mahkemesi Yargıcı Wolfgang Brandstetter’in yanı sıra ÖVP’ye yakın Pilnacek’in daire başkanlığı görevlerinden çekilmesi, ayrıca Johann Fuchs’un Başsavcılık Kurumu Başkanı olarak yetkilerinin elinden alınmasını ara zaferler olarak niteleyen Hafenecker, şu ifadeleri kullandı:
“ÖVP’in adamı Schmid’in ÖBAG yönetim kurulu üyeliğinin bitirilmesi ve hep böyle yüksek getirili işlerin insanı konumundaki bu ismin yetkisizleştirilmesi, Araştırma Komisyonu’nun ayrıntılı çalışmaları sonucu oldu. Bunlar kısmi başarılar, ama bu dern devlet ailenin şu anda bizlerin muhalefeti ile artık her şeyi yapamayacağını gösteren küçük işaretler..”
“KURZ SİSTEMİ” NASIL ÇALIŞIYOR?
“Araştırma Komisyonu’nun bir yıllık çalışması Kurz Sistemi (“System Kurz”) iddiasında bulundu. Burada eski ÖVP’ye ilişkin bir paradigma değişimi saptamak mümkün” diyen Hafenecker, “Kurz, ÖVP’yi bir Amerikan bağış sistemine yönlendirdi. Bir bağış yapısı kurdu. Buna karşılık devlete yakın şirketlerde denetim kurulu üyelikleri veya siyasi temsilcilikler yaratıldı. ÖVP hiçbir şeyi tesadüfe bırakmıyor” iddiasında bulundu.
Birçok açık soru bulunduğunu belirten Hafenecker diğer meclis gruplarıyla yeni bir Araştırma Komisyonu’nun nasıl oluşturulacağını konuşacaklarını, korona satın almaları ve Wirecard dolandırıcılık skandalının yanı sıra devlet içinde getirisi yüksek makamların paylaşılması ve yolsuzluk suçlamalarının da “muhtemel malzemeleri” oluşturacağını hatırlattı. .
KOMİSYON TOPLANTILARI NAKLEN YAYINLANSIN
Araştırma Komisyonu Avusturya Parlamento’da ki toplantılarının genelde naklen yayımlanmasından yana olduğunu belirten Hafenecker, bunun özellikle kamuoyunca ve kamuoyuna mal olmuş iyi tanınan isimler söz konusu olduğunda yapılmasını istedi. Hafenecker, gizli tutulması gereken bilgiler söz konusu olursa, bu toplantıların zaman kaydırılarak daha sonra yayına sokulabileceğini de savundu. Videolu sorgulama üzerinde düşünülebileceğini kaydeden FPÖ Meclis Grubu Başkanı, ÖVP’li Avusturya Parlementosu Başkanı ve Araştırma Komisyonu Başkanlığı adeta zorla yapan Sobotka gibi kişiliklere yönelik dava sürecinin ileride partili bir başkanla karşı karşıya gelmek için düzenlenebileceğini hatırlattı ve “sonbaharda belli şeylerin üzerinde görüşülmesinin mümkün olabileceğini” belirtti. (yenivatan.at)