Koronadan kurtuluş yok mu? Uzmanlar, Uzun Covid riskine karşı uyarıyor!

Korona hayatımızı zorlaştırmaya devam ederken uzmanlardan ciddi bir uyarı geldi! Yılda iki ila üç kez farklı CoV varyantları ile enfekte olan kişilerde, “Uzun (Long) Covid” riskinin her seferinde yüzde 10 oranında arttığına dikkat çeken uzmanlar, koruyucu aşının önemine bir kez daha vurgu yaptı.

Viyana. Korona salgını sonrası daha sık aralıklarla hastalanıp bir de bir türlü iyileşmeyen ve çok uzun süren hastalıklarla mücadele ederken, uzmanlardan çok ciddi bir uyarı geldi. Viyana Tıp Üniversitesi’nde Birinci Basamak Tıp Bölümü Başkanı ve Uzun (Long) Covid Uzmanı Kathryn Hoffmann, koronavirüsün yol açtığı uzun vadeli hasarlar konusunda daha fazla önlem alınması çağrısında bulundu. Uzun Covid’e yakalanma riskinin her enfeksiyonda daha fazla arttığına dikkat çeken Hoffmann, “Özellikle de daha önceki enfeksiyonlar nedeniyle zaten hasar oluşmuşsa, risk daha da büyüyor” dedi.

Hoffmann, enfeksiyondan sonra en az dört hafta boyunca devam eden semptomları ifade eden Uzun Covid’den etkilenen 3 grubu şu şekilde sıraladı:

  1. Şiddetli akut seyir nedeniyle uzun süreli hasar gören hastalar (pnömoni, miyokardit, pulmoner fibroz, böbrek hasarı vb.)
  2. Covid-19 enfeksiyonunun yeni hastalıklara neden olduğu veya mevcut hastalıkları kötüleştirdiği kişiler. Bunlar arasında otoimmün, akciğer, kalp ve metabolik hastalıklar, bağışıklık sistemi işlev bozuklukları ve bunama yer almaktadır.
  3. Covid sonrası akut enfeksiyon sendromunun yeniden ortaya çıkması.

Hoffmann, her üçünün de ortak noktasının „yeni bir SARS-CoV-2 enfeksiyonuna karşı iyi bir enfeksiyon korumasına ihtiyaç duymaları“ olduğunu vurguladı. İkinci grubun özellikle artan riskten etkilendiğine dikkat çeken Hoffmann, “Buna ek olarak Covid-19 bağışıklık sistemini birkaç ay boyunca zayıflatır, bu da hastaları diğer enfeksiyonlara karşı daha duyarlı hale getirir ve bu enfeksiyonların şiddeti de daha ağır olabilir” uyarısında bulundu.

“Özel tedavi merkezlerine acil ihtiyaç var”

Öte yandan Hoffmann, 3. grup için bakım durumunun yetersiz olduğunu belirterek, bu gruptaki hastalar için (tüm enfekte kişilerin yüzde 2 ila 4’ü), şu anda kamu sisteminde neredeyse hiç bulunmayan “özel tedavi merkezlerine” acil ihtiyaç olduğunu açıkladı. Hoffmann, bu tedavi merkezlerinde „post-Covid ve ME/CFS gibi akut enfeksiyon sonrası sendromlarda özel uzmanlığa sahip“ doktorların (ve diğer sağlık ve sosyal meslek mensupları) çalışması gerektiğini özellikle vurguladı. Hoffmann’a göre, burada „disiplinler arası uzmanlık bilgisi“ gerekli, çünkü bu sendromlar standart bakımda büyük ölçüde tedavi edilemiyor.

Hoffmann, Avusturya Basın Ajansı’na (APA) verdiği röportajda, „SARS-CoV-2, insanların yılda iki ila üç kez farklı varyantlarla enfekte olabildiği, her seferinde yüzde on uzun süreli Covid riski taşıyan ve onları diğer (bulaşıcı) hastalıklara karşı daha savunmasız hale getiren yüksek derecede bulaşıcı bir hastalık olduğundan, kalıcı olarak hasta olmayan bir topluma geri dönmek için açık, şeffaf, bilimsel ve mantıksal olarak anlaşılabilir koruyucu önlemlere ihtiyaç vardır“ dedi.

Temiz hava şart!

Hoffmann, özellikle kreş ve okullarda olmak üzere toplu taşıma araçlarında, açık planlı ofislerde ve sağlık tesislerinde (hastaneler, ameliyathaneler, fizyoterapi ve psikoterapi uygulamaları ile sağlık ve rehabilitasyon merkezleri) temiz hava üretmek için HEPA filtre sistemleri gibi uygun araçların temin edilmesi gerektiğini söyledi. Hoffmann, “Temiz hava sadece korona açısından bir avantaj değildir, aynı zamanda hava yoluyla bulaşan diğer hastalıklara (örneğin grip) yakalanma riskini de azaltır” dedi. (yenivatan.at)

Relevante Artikel

Back to top button
Fonds Soziales Wien
Cookie Consent mit Real Cookie Banner