Tunus’ta göçmen avı: Yerli halk yasadışı ülkeye giren göçmenleri çöle attı!

Tunus'ta yerel halk ile göçmenler arasındaki çatışmalar tırmanıyor. Bir adamın ölümünün ardından yüzlerce kişi Sfax şehrini terk etmek zorunda kaldı ve otobüslerle çöle götürüldü. Sfax, Avrupa'ya geçiş için çıkış limanlarından biri olarak kabul ediliyor.

Sfax. Tunus son zamanlarda sık sık göçmen karşıtı açıklamalar ve şiddet olayları ile gündeme geliyor. Son olarak bir Tunuslunun ölümünün ardından göçmen karşıtı şiddet olayları yaşandı.

Pazartesi günü Sfax kentinin kuzeyinde Afrikalı göçmenler bir Tunusluyu bıçaklamıştı. Saldırıya ilişkin görüntüler hızlı bir şekilde bir milletvekili tarafından yayıldı. Tarik Mehdi isimli milletvekili saldırganların “Afrikalı” olduğunu belirterek, “insanlar harekete geçmeli” çağrısında bulundu. Yetkililere göre 41 yaşındaki Tunuslu Kamerun kökenli gömenlerle yaşanan kavga sırasında öldürüldü. Bu çağrıdan hemen sonra kentin birçok mahallesinde yüzlerce kişi gece saatlerinde sokaklara çıktı ve “kaçak” göçmenlerin tümünün derhal gönderilmesini istedi. Bazı göstericiler yolları kapattı ve lastikler yaktı. Sanal ağlarda yayınlanan görüntülerde Sahra Altı Afrika kökenlilere karşı şiddetli saldırılar olduğu görülüyor.  Görüntülerden birinde bir grup göçmenin, üst üste yere yatmak zorunda bırakıldıkları görülüyor. Etraflarında ise ellerinde sopalı insanlar duruyor. Yerel grup Sayeb Trottoir’ın kaçak göç sorununa ilişkin Facebook sayfasında Safakes hastanesi acil servisinde çalışan Lazhar Neji, “İnsanlık dışı ve kanlı bir gece” ifadesini kullandı.

Yerel halk göçmenleri zorla çöllük bölgelere götürdü!

Hafta başından bu yana gerilim artmıştı. Düzinelerce göçmen kaçtı ya da zorla yerlerinden edildi. Sivil toplum örgütlerine göre yüzlerce kişi otobüslerle Tunus’un güneyindeki çöllük bölgelere, bazıları Libya sınırı yakınlarına, bazıları da Cezayir sınırı yakınlarına götürüldü. İnsanların çoğu bu iki ülkeden giriş yapmıştı. Çarşamba gecesi, ellerinde sopalar ve bıçaklar bulunan genç grup, yüzlerce göçmeni Tunus’un ikinci büyük kentinde kiraladıkları evlerden zorla çıkararak gruplar halinde ana caddelere sürdüler.

Görgü tanıklarının Perşembe günü AFP haber ajansına yaptığı açıklamaya göre, yerinden edilen insanlar Tunus’un güneyindeki çöl bölgesinde felaket koşulları altında kalıyor. AFP haber ajansına konuşan 27 yaşındaki Issa Kone „Yiyecek ya da içecek hiçbir şeyimiz yok. Çöldeyiz.“ dedi. Sfax’tan Cezayir sınırı yakınlarında bir otobüse düzinelerce başka insanla birlikte bindirildiğini söyleyen Kone, „Ulusal Muhafız ajanları evimize zorla girdikten sonra bizi Sfax’ta yakaladı“ iddiasında bulundu.

(c) AFP

„Hayatlarınıza değer veriyorsanız, gidin“

Saldırganlar tarafından sosyal medyada paylaşılan videolarda, elleri havada dehşete düşmüş insanların yoldan geçenler tarafından tehdit edildiği, tren istasyonuna ve taksi duraklarına doğru sürüldüğü ve aşağılık hakaretler yağdırıldığı görülüyor. „Sfax’ı terk etmelisiniz, buradaki varlığınız artık kabul edilmeyecek. Hayatınıza değer veriyorsanız, gidin“ diyor sakallı bir adam, yere çömelmiş Fildişi Sahili’nden gelen bir gruba Fransızca olarak.

Sivil toplum kuruluşlarına göre, yüzlerce göçmen otobüslerle Tunus’un güneyinde, bazıları Libya sınırına, bazıları da Cezayir sınırına yakın çöllük bölgelere götürüldü. İnsanların çoğu bu iki ülkeden giriş yapmıştı.

Daha fazla ırkçı motivasyonlu saldırı

Kent sakinleri göçmenlerin kentteki varlığından bıktıklarını söyledi. Ülkenin ikinci büyük şehri İtalya’nın Lampedusa adasına yaklaşık 130 kilometre uzaklıkta yer alıyor ve Avrupa’ya geçiş için çıkış limanlarından biri olarak kabul ediliyor.

Tunus’ta ırkçı motifli saldırılar, Cumhurbaşkanı Kays Said’in Şubat ayında göçmenleri „suç komplosu“ kurmakla suçlamasının ardından artış gösterdi. Kaçak göçe tepki gösteren Said, göçmenlerin ülke için demografik değişim tehdidi oluşturduğunu belirtti. Said salı günü yaptığı yeni bir açıklamada Tunus’un Avrupa’ya doğru transit ülke veya bazı Afrika ülkelerinin vatandaşları için yeniden yerleşim toprağı olmasını kabul etmeyeceklerini ifade etti.

Tunus’ta göçmenler ilk kez zorla sınır dışı edilmiyor. Şubat ayında Ulusal Güvenlik Konseyi’nin generaller ve bakanlarla yaptığı bir toplantıda Kays Said, Libya’dan kaçan ya da Batı Afrika’dan ülkeye vizesiz girenleri ülkenin Arap ve İslam kültürüne karşı bir komplo olarak nitelendirdi. 2019’da ezici bir çoğunlukla seçilen cumhurbaşkanı o dönemde yasadışı göçün durdurulması gerektiğini söyledi. Bunu, birçoğu şimdiye kadar bir sığınma yeri olarak kabul edilen Sfax’a gelen göçmenlerin şiddetli bir şekilde sınır dışı edildiği ilk dalga izledi.

Pek çok Tunuslunun hayal kırıklığı nefrete dönüşüyor

Birçok göçmen kafe ya da ofislerde servis ya da temizlik işçisi olarak çalışıyor. Asgari ücretin altında ücret almaktan memnunlar ve böylece Korona pandemisinden bu yana devam eden ekonomik krizde birçok şirketin ayakta kalmasını sağlıyorlar.

Ancak Tunusluların ülkedeki siyasi ve ekonomik çıkmazdan duydukları hayal kırıklığı, ayrılıkçı Tunus Ulusal Partisi tarafından yabancılara karşı nefreti körüklemek için akıllıca kullanılıyor. Sfax’ta yaşayan Libyalı ailelerin ve Batı Afrikalı göçmenlerin sayısı önemli ölçüde artmış olsa da suç oranı neredeyse hiç artmadı. Ancak Sfax’taki pek çok kişi şiddet yoluyla yerinden edilmeyi kabul ediyor.

İtalya Başbakanı Meloni’nin planları suya düştü!  

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Hollanda Başbakanı Frank Rutte ve İtalyan mevkidaşı Giorgia Meloni’nin Haziran ortasında gerçekleştirdikleri ortak ziyaret, Avrupa’nın Tunus’tan ne beklediğini gösterdi: Sahil güvenlik ve güvenlik güçleri, Tunus’tan gelen ve bu yıl hızla artan göçmen taşıyan teknelerin sayısını kontrol altına alacak; bunun karşılığında Brüksel’den Tunus’a yakında bir milyar avro akacak.

Meloni ayrıca sığınma başvuruları reddedilen Batı Afrikalı göçmenleri Tunus’a geri gönderebilmeyi umuyordu. İnsanların Sfax’tan kanlı bir şekilde sınır dışı edilmesi Meloni’nin planını bozacak gibi görünüyor çünkü Tunus artık güvenli bir üçüncü ülke olarak görülmüyor. (yenivatan.at)

 

Relevante Artikel

Back to top button
Fonds Soziales Wien
Cookie Consent mit Real Cookie Banner