ÖVP’nin Müslümanlara yönelik kışkırtıcı kampanyasına sert eleştiriler
ÖVP’nin Müslümanları hedef alan kampanyası, üç gün önce TKG’nın uyarısıyla başlayan tepkileri bugün siyasetten, medyadan ve kamuoyundan gelen sert çıkışlarla büyüttü. Sosyal Demokrat Maliye Bakanı Marterbauer “Biz böyle değiliz” diyerek özür diledi; Yeşiller kampanyayı açıkça kınadı. Buna karşın Müslüman temsilcilerden ve Türk kökenli siyasetçilerden henüz bir tepki gelmedi.
VİYANA, 21.12.2025-ÖVP’nin Instagram ve Facebook üzerinden yayımladığı, Müslümanları topluca hedef alan Integrationbarometer kaynak gösterilere yaydığı yeni sosyal medya kampanyası geniş tepki çekti. Paylaşımlarda kullanılan dilin kışkırtıcı ve ırkçı olduğu eleştirileri yükselirken, SPÖ’lü Maliye Bakanı Markus Marterbauer bile kampanyadan uzaklaştığını belirterek kamuoyundan özür diledi.
SPÖ Maliye Bakanı Marterbauer’in özrü ve Yeşiller’in kampanyayı “nefret ve kışkırtma” olarak nitelendirmesi, tartışmayı daha da büyüttü. Entegrasyon Bakanı Claudia Plakolm’un Müslümanlarla birlikte yaşamanın “kötü işlediği” yönündeki açıklamaları, yıl sonunda tanıtılan ve TKG’nın sert biçimde eleştirdiği “Integrationsbarometer” kampanyasına yönelik tepkileri artırdı.
Kampanya ve Integrationsbarometer anketine, hiçbir Müslüman temsilci, kurum veya kuruluş tepki vermezken, ilk resmi tepki kısa adı TKG olan Avusturya Türk Kültür Cemiyeti’nden geldi. ÖVP’nin resmi sosyal medya hesaplarında Integrationsbarometer verilerinden alıntılar yaparak grafikler eşliğinde yayımladığı kışkırtıcı içerikler, yalnızca gazetecilerin değil, siyasetçilerin de sert eleştirilerine neden oldu.
Kampanyada “Sıfır tolerans” sloganı altında şu ifadeler yer alıyor:
Der Standard’ın haberine göre “Müslümanlarla birlikte yaşamanın zor olduğunu düşünenlerin üçte ikisi olduğunu biliyor muydunuz?” çanak sorusuna karşı başka bir görselde ÖVP, Entegrasyon Fonu’nun verilerine atıfla “Yüzde 72 entegrasyonun kötü işlediğini söylüyor” ifadesini kullanıyor. Bir diğer başlıkta ise “Yüzde 66 Müslümanlarla birlikte yaşamayı kötü ila çok kötü buluyor” deniyor. Kampanya videosunda Plakolm kameraya sert bir ifadeyle bakarak “Entegrasyon bir teklif değil, bir zorunluluktur” mesajını veriyor.
ÖVP’nin entegrasyon sicili
ÖVP’nin entegrasyonun kötü işlediğini iddia etmesi dikkat çekiyor; zira parti 15 yıldır entegrasyon politikalarından sorumlu. Sebastian Kurz’un 2011’de entegrasyon devlet sekreteri olarak atanmasından bu yana entegrasyon dosyası kesintisiz biçimde ÖVP’nin kontrolünde.
SPÖ Maliye Bakanı Marterbauer, Bluesky’de yaptığı paylaşımda kampanyayı şu sözlerle eleştirdi:
“Savaştan önce Avusturya’ya sığınan, onlarca yıldır bakım, hastane, ticaret ve sanayi alanlarında çalışan, vergi ödeyen, çocuklarını büyüten Bosnalı meslektaşlarımın böyle bir şey okumak zorunda kalmasına üzülüyorum. Özür dilerim! Biz böyle değiliz.”
SPÖ lideri ve Başbakan Yardımcısı Andreas Babler de bu paylaşımı yeniden paylaştı.
Kampanyanın arka planı: Entegrasyon Barometresi
Müslümanlara yönelik kampanya, Plakolm’un Avrupa, Entegrasyon ve Aile Bakanı olarak sözde “Entegrasyon Barometresi”ni tanıttığı basın toplantısıyla başladı. Bu barometre, kamuoyu araştırmacısı Peter Hajek tarafından ÖIF adına düzenli olarak 1000 seçmenle yapılan bir anket. Plakolm, sonuçların aile birleşimi yasağının uzatılması kararını desteklediğini savundu. Barometreye göre katılımcıların yüzde 72’si entegrasyonun kötü işlediğini, yüzde 68’i ise Avusturya’nın göçü yönetebileceğinden şüphe duyuyor. Hajek ise verilerin halkın tamamen reddedici bir tutum içinde olduğunu göstermediğini, kurallara uyulduğu sürece birçok kişinin daha açık görüşlü olduğunu belirtti.
Plakolm, entegrasyon konusunda “havayı iyi bulmadığını” söyledi. Bunun nedeninin, birçok kişinin sosyal sistemde bazı grupların “çok rahat yaşadığı” izlenimine sahip olması olduğunu ifade etti ve bu konuda daha net olunması gerektiğini savundu.
Sosyal medyada sert tepkiler
Kampanyanın yayımlanmasının ardından sosyal medyada eleştiriler hızla arttı. İltica alanında çalışan avukat Wilfried Embacher, Plakolm’u “düşman imgeleri yaratarak toplumu bölmeye yönelik zararlı bir politika izlemekle” suçladı.
“Kasıtlı olarak nefreti körüklüyor”
Yeşiller’in eski Adalet Bakanı Alma Zadić, kampanyayı şu sözlerle eleştirdi:
“İnsanları sadece dinleri nedeniyle genel bir sorun olarak göstermek, onları değersizleştirir, insanlıktan çıkarır ve Avusturya’daki Müslümanlara karşı kasıtlı olarak nefreti körükler.”
Zadić, hükümetin görevinin barış içinde bir arada yaşamı güçlendirmek olduğunu, nefret ve kışkırtma yaymak olmadığını vurguladı.
Yeşiller Partisi lideri Leonore Gewessler ise şu açıklamayı yaptı:
“Bir nüfus grubunu toptan sorunlu ilan edenler, bilinçli olarak toplumsal bölünmeyi teşvik ediyor. Siyasetin görevi uyumu ve ortak noktaları güçlendirmektir, güvensizlik ekmek değil.”
Göç ve entegrasyon uzmanı Lukas Gahleitner‑Gertz, Entegrasyon Fonu’nun feshedilmesini tartışmaya açarak Avusturya’nın entegrasyon politikasının tamamen yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi. Fonun parti politikası için kötüye kullanıldığını ve mevcut yapının reform kapasitesine sahip olmadığını belirtti
Diğer ilgili haberler
